Çalışacağım translate Portuguese
4,808 parallel translation
- Buradan çıkman gerekiyor. Geri gelirse, onu durdurmaya çalışacağım.
Se ela voltar vou tentar segurá-la.
Onlara rüşvet vermeye çalışacağım.
Vou tentar aliciá-los.
Becerebilecek miyim bilmiyorum..... ama sana gerçeği açıklamaya çalışacağım.
E não sei se sou capaz disso. Mas vou tentar explicar a verdade.
- Onları evden uzaklaştırmaya çalışacağım.
Vou tentar atraí-los para longe da casa.
Gidip bir telefon bulmaya çalışacağım.
Vou ver se encontro um telefone.
bu arada ben gözlerimi senden uzak tutmaya çalışacağım ve umuyorum ki bu güzel kafanın içinde bir beyin vardı. MINA :
Mas, entretanto, continuava a tentar tirar os meus olhos de ti... e na esperança que houvesse um cérebro dentro dessa cabeça bonita.
Ben biraz uyumaya çalışacağım.
Vou tentar dormir um bocado.
Bunun üzerinde çalışacağım.
Eu vou trabalhar nisso.
Onlarla gün boyu nasıl çalışacağım?
Como vou conviver com eles o dia inteiro?
Akıllıca bir tavsiye. Aklımda tutmaya çalışacağım. Fakat şimdilik ikinci bölüm!
É um conselho sábio que estou a tentar recordar, mas, por agora, vamos à segunda parte.
Bundan sonra daha az çalışacağım.
Bem, devia trabalhar menos.
Tom, en kısa sürede alarmı aktif hale getirmeye çalışacağım.
Tom, eu vou estar de volta o mais rápido possível, alerte.
Ofisten çalışacağım.
Vou ficar no escritório.
Bir gün üniversitede yan yana çalışacağımızı hayal ederdim.
- Muito. Imaginei-nos um dia a trabalhar juntos lado a lado na universidade.
Eğer bir dahaki sefer diye bir şey varsa daha iyisini yapmaya çalışacağım.
Se houver uma próxima vez, farei melhor.
Şimdi, bir trans durumuna, erişmeye çalışacağım,
E agora... Tentarei entrar num estado de transe.
Galoise'da çalışırken birkaç mekân beni kapmaya çalışmıştı. Haftaya birkaç mülakat ayarlamaya çalışacağım.
Já tenho umas entrevistas alinhavadas para a próxima semana.
Önce güzellikle anahtar karşılığı nakit anlaşmasını kabul ettirmeye çalışacağım.
Vou começar com um acordo agressivo pelas chaves.
Teslim olması için ikna etmeye çalışacağım.
Vou tentar fazê-lo render-se.
Seni tekrar görmek için gelmeye çalışacağım tamam mı?
Vou tentar vir visitar-te outra vez, sim?
Ofiste tüm akşam yoğun çalışacağım dedim. İyi.
Disse-lhes que estaria a trabalhar no escritório a noite toda.
Yılın babası balosu için çalışacağım.
Vou votar em ti, para o pai do ano.
Erken gelmeye çalışacağım.
Volto assim que puder.
Seni bulmaya çalışacağım.
Estou aqui perto, vou ver se te encontro.
Ben Mr. Burns için sonsuza dek çalışacağım.
Vou trabalhar para o Mr. Burns para sempre.
Bu kahrolası geceyi uyuyarak geçirmeye çalışacağım.
Vou tentar passar este maldito feriado a dormir.
Artık daha fazla öldürmeden yeni dönemi meydana getirmeye çalışanların zarar görmesini elgellemeye çalışacağım.
Ao não matar mais, vou tentar preservar aqueles que procuram trazer uma nova era.
Sanırım ben bir süreliğine evden çalışacağım.
Eu acho que vou... Vou trabalhar por um tempo em casa.
Bayan DiLaurentis için çalışacağım.
Vou trabalhar para Mrs. DiLaurentis.
Karanlık Hado'yu ele geçirmek için onunla tek vücut olana dek Satsui no Hado çalışacağım.
Para dominar o Dark Hado... devo entrar num estado de Satsui no Hado até nos tornarmos um.
- Kime çalışacağım peki?
E para quem é que irei trabalhar?
İstediğiniz zaman arayabilirsiniz. Şimdi izin verirseniz kendi teorim üzerinde çalışacağım.
Sinta-se á vontade para nos ligar.Se me dá licença, estou a trabalhar numa teoria minha.
Oraya gidip onunla konuşmaya çalışacağım.
Vou lá tentar falar com ele.
Jewel'i aramaya çalışacağım.
Vou tentar ligar à Jewel.
Eğer sorun olmazsa yarın da ölmemeye çalışacağım.
Tentarei não morrer amanhã também, se não te importas.
Gerçek şu ki... Aranıza ilk katılığımda sizin ve kocanızın adına çalışacağımı sanmıştım.
A verdade é que... quando comecei, achei que ia trabalhar para si e para o seu marido.
Beni yanlış anlamayın, sizin adınıza çalışmak büyük bir onur ama Seth ile çalışacağımı hiç düşünmemiştim.
Não me interprete mal, foi uma honra trabalhar para si, mas não pensei que tivesse de trabalhar com o Seth.
Yarın oldukça zor bir sınavım var, gidip ders çalışacağım.
Eu tenho um teste difícil amanhã, portanto, vou estudar.
- Senin için mi çalışacağım?
Trabalhar para ti?
Onu oyalamaya filan çalışacağım galiba?
Provavelmente... devia tentar empatar ou algo assim?
Bunu bulmaya çalışacağım.
É isso que quero descobrir.
Mümkün olduğunca çabuk bir şekilde ve morfin bulup geri dönmeye çalışacağım.
Volto assim que conseguir, com mais morfina.
Buradan çalışacağım.
Ainda não está pronto.
Tam burada, bu odada beraber çalışacağımıza anlaştık. Sözümüzün eri olarak anlaştık. Sen beni terk edene kadar pazarlıkta kendi payımı yerine getirdim.
Concordámos, bem aqui, que trabalharíamos juntos.
Sıkı dur, onları püskürtmeye çalışacağım.
Vou desviá-los.
Burdan çıkmanın yolunu bulmaya çalışacağım.
Ok.
Hikaye fikirleri üzerinde çalışacağım.
Vou trabalhar numas ideias para histórias.
Bizimle çalışacağına dair Mendoza'nın onayını aldın mı?
Tens a garantia que o Mendoza vai trabalhar connosco?
Senin için çalışacağını mı düşünüyorsun?
Achas que ele te será útil?
Oraya gidip çalışacağım.
Trabalho pela passagem.
Telsizden yardım çağırmaya çalışacağım, tamam mı?
Vou tentar pedir ajuda, tudo bem?
çalışıyorum 310
çalışma 18
çalışıyor 250
çalışmak 46
çalışıyorsun 24
çalış 161
çalıştım 51
çalışıyordum 70
çalışmıyor 158
çalıştı 29
çalışma 18
çalışıyor 250
çalışmak 46
çalışıyorsun 24
çalış 161
çalıştım 51
çalışıyordum 70
çalışmıyor 158
çalıştı 29
çalışıyoruz 40
çalışıyor musun 55
çalıştır 90
çalışkan 20
çalışmaya 17
çalışırım 44
çalışın 67
çalışmaya devam 20
çalışmıyorum 33
çalışıyor musunuz 18
çalışıyor musun 55
çalıştır 90
çalışkan 20
çalışmaya 17
çalışırım 44
çalışın 67
çalışmaya devam 20
çalışmıyorum 33
çalışıyor musunuz 18