Şarap ister misin translate Portuguese
202 parallel translation
Şarap ister misin?
- Gostaria de beber uma cidra?
Biraz şarap ister misin? Hayır.
- Gostaria de beber vinho?
- Biraz daha şarap ister misin?
- Quer mais vinho?
- Biraz şarap ister misin?
Quer um pouco de vinho?
- Biraz daha şarap ister misin?
- Queres mais? - Não, obrigado.
- Şarap ister misin? Seni havaya sokar.
Queres vinho?
- Biraz şarap ister misin? - Hayır.
Alfredo, dá-me um beijo.
Biraz şarap ister misin?
Queres vinho?
Şarap ister misin? Hayır mı?
Queres vinho?
Şarap ister misin?
Queres vinho?
Bizi kamp yapmaya götürürdü. Şarap ister misin?
Costumava levar-nos a acampar.
Biraz kırmızı şarap ister misin?
Queres vinho tinto?
- Biraz şarap ister misin? - Teşekkürler, az birşey alayım.
- Sím, bem-haja, um pouquinho.
Burnunun... peynirin yanında şarap ister misin?
Quer vinho com o nariz... com o queijo?
Bir kadeh daha şarap ister misin, Wendy?
- Queres mais um copo? - Venha ele.
- Biraz şarap ister misin?
- Queres vinho? - O quê?
Şarap ister misin?
Quer um copo de vinho?
- Şarap ister misin?
- Queres vinho?
- Şarap ister misin?
- Vinho?
şarap ister misin?
Gostaria de algum xerez?
Biraz şarap ister misin, tatlım?
Queres vinho, querida?
- Biraz şarap ister misin?
Apetece-me vinho, e tu?
Bela, bir şarap ister misin?
Bela, quer um vinho?
Şarap ister misin?
Quer vinho?
Şarap ister misin, tatlım?
Mais vinho?
- Sülün mü? - Şarap ister misin?
Minha boca?
Biraz daha şarap ister misin, Binbaşı?
Mais vinho, Major?
- Şarap ister misin, Left?
- Queres uma spritzer?
Bir bardak şarap ister misin?
Uma taça de vinho?
Biraz şarap ister misin?
Deseja um pouco do meu vinho?
Şarap ister misin?
Quer um pouco de vinho com o seu jantar?
Bir bardak şarap ister misin?
Diz a quem está contigo que deixou a mochila no sofá.
- Biraz şarap ister misin?
- Quer vinho? - Bem, você sabe...
Ölmeden önce şarap ister misin?
Quer um pouco vinho com sua morte?
- Biraz şarap ister misin? Evet.
- Queres vinho?
Biraz şarap ister misin papaz?
Bebeis um vinho, abade?
Biraz şarap ister misin bebeğim?
Queres um pouco de vinho, querido?
Bir bardak şarap ister misin, Lenora? - Lorena.
- Quer uma taça de vinho, Lenora?
- Şarap içmek ister misin?
- Queres trazer o vinho?
Yemekle birlikte biraz şarap ister misin?
- Quer beber vinho?
Yukarı gelip şarap falan içmek ister misin?
Quer subir para tomar alguma coisa, um copo de vinho ou assim?
Bir kadeh sarap ister misin?
Quer um copo de vinho? Não, obrigado.
Şarap içmek ister misin?
Queres um copo de vinho?
- Şarap.İster misin?
Podes dizê-lo! Queres um gole?
Bir kadeh şarap ister misin, Wendy?
- Queres um copo de vinho, Wendy?
Şarap listesini görmek ister misin?
- Queres ver a carta de vinhos?
Biraz şarap veya başka bir şey ister misin?
Ainda bem que não. Queres tomar um copo de vinho ou outra coisa?
Biraz şarap ister misin?
- Queres beber vinho?
Şarap getirdim. İster misin?
Trouxe vinho.
Bir bardak şarap filan ister misin?
Quer uma taça de vinho ou algo assim?
Bu akşam bana gelmek ister misin diye soracaktım, şarap içeriz, belki film de izleriz.
Estava a pensar se querias aparecer hoje à noite, abrir uma garrafa de vinho, talvez ver um vídeo?