Alır mısın translate Russian
2,204 parallel translation
- Şampanya alır mısın?
- Шампанского?
Abed, bize içki alır mısın?
Эбед, можешь принести нам пунша?
Bir hafta sonra doğum günüm var, bana bir tane alır mısın?
Через неделю у меня будет день рождения, можете купить мне одну такую?
İçecek bir şeyler alır mısın Larry?
Могу я тебе предложить газировки или еще чего-то?
Bir içki alır mısın yoksa Samira'yı mı çağırayım?
Бокал или позвать Самиру?
Bana Popsicle alır mısın, lütfen?
пожалуйста.
Kahvemi sen alır mısın?
Можешь взять мне кофе?
Satış makinasından, bana enerji içeceği ve naneli şeker alır mısın?
Можешь сгонять к торговому автомату и притащить мне шоколадный батончик и мятные конфеты?
İçeri alır mısınız beni lütfen?
Можешь меня впустить, пожалуйста?
Tony, salataları alır mısın?
Тони, почему бы вам не забрать салаты?
- Kahve alır mısınız?
- Еще кофе?
Gidip bir rulo alır mısın?
Сбегай, возьми рулончик.
Çamaşırlarımı benim için evden alır mısın?
Можешь забрать для меня чистую одежду из квартиры?
Gelip eşyalarını kendin alır mısın?
Ты придешь за вещами сам. Хорошо?
Doktor, valizi alır mısınız, lütfen!
Форд "Сидящий бык"! У папы был такой же!
Bana da atıştıracak bir şeyle alır mısın?
О, возьмешь мне перекусить?
- Bir şey alır mısın?
Вам что-нибудь принести? Латте с корицей на соевом молоке.
İçecek bir şey alır mısın?
Хочешь что-нибудь выпить?
- Buz alır mısın?
- Положить льда?
- Çantamı da alır mısın?
- И захвати мою сумочку, дорогой.
El ilanı alır mısın?
Возьмете листовку?
Yorgunluğunu atmak için bir kupa sıcak çikolata alır mısın?
Кружку горячего какао, чтобы расслабиться?
Jelly Baby alır mısın?
Голосом Четвёртого Доктора : Хочешь мармеладку?
- Siz de bir şey alır mısınız?
- Вам взять что-нибудь?
- Bir içki alır mısın?
Не хотите выпить?
- Biraz daha cips alır mısın lütfen?
Возбми еще чипсов, пожалуйста.
Biraz İtalyan pidesi alır mısın?
Захвати пирог с курятиной.
Lily, bana mojito alır mısın?
Эй, Лили, захвати мне мохито?
- Pekâlâ, 60 alır mısın?
- Ладно, 60 тебе подойдет?
Baştan beri olmasa da öyle diyelim. Su alır mısın?
Хоть и не прямо с самого начала, но можно сказать и так.
- İncir reçeli alır mısınız?
- Не желаете инжирное варенье?
Alır mısın, Frank?
Ты это сделаешь, Фрэнк?
Kahve alır mısınız?
Вам принести кофе?
Dur, hazır dışarıdayken biraz kâğıt havlu ve çikolata şurubu alır mısınız?
Подожди, не клади трубку, ты не мог бы купить бумажные полотенца и сироп?
Alır mısın?
Держи.
Gelip beni alır mısın?
Забери меня отсюда, а?
Kahve falan alır mısınız?
Вы будете кофе или что-нибудь другое?
Kahve alır mısınız?
А пока кофе?
Alır mısın benden?
У меня они не последние. - Ну что, возьмёшь?
Biraz daha şarap alır mısın?
Хочешь еще выпить?
Bir bardak çay alır mısınız?
Чая хотите?
Biraz daha şarap alır mısınız majesteleri?
Еще вина, Ваша Милость?
Biraz daha şarap alır mısınız majesteleri?
Ещё вина, Ваша Милость?
Şimdi bir tane benzodiazepin alır mısın?
Все ещё не хочешь чего-нибудь бензодиазепинового?
İçeri alır mısın?
Впустишь его?
Bundan böyle ganimetin yarısını alırım yoksa foyanı ortaya çıkarırım.
С этого момента, ты отдаешь мне половину, или я уничтожу твою легенду.
İnsanların bana iyi davranmasına alışık olmadığımdan sanırım.
Похоже, я разучился верить, что люди могут быть добры ко мне.
"Eğer, koyu bir siyahlığın içindeyseniz..." "... tüm yapabileceğiniz sım sıkı oturmak ise... " "... gözleriniz karanlığa alışır. "
"Если ты в полной темноте, нужно просто сидеть спокойно, пока твои глаза не привыкнут к этой темноте".
Amerika'nın dış politikasını örnek alıyoruz sanırım.
Полагаю, мы просто берём пример с внешней политики Америки.
Sanırım, ahlaksızlık ve zina sınıfında yer alıyoruz.
Мне кажется, мы - просто живая иллюстрация к параграфу об аморальном поведении и блуде.
Bir içki alır mısın?
- Не хочешь выпить?