Da değiliz translate Russian
521 parallel translation
Normandiya'da değiliz.
Вот видишь, здесь тебе не Нормандия.
Ama şuan Melford'da değiliz. Acelem var. Görelim.
Но мы не в Медфорде и торопимся.
Doğru, ama mensubu olduğun reklam ajansında da değiliz.
И не рекламное агентство, которое ты представляешь
Seçtiğin üç adam da rahatsız olduğundan, isteklerini yerine getirecek durumda değiliz.
Все выбранные вами воины отсутствуют, поэтому мы не можем вам содействовать.
Moskova'da, Leningrad'da değiliz, sınınf mücadelesi olduğu fabrikalarındayız, özgürlük için mücadele ettiğimiz sömürgelerin çöllerindeyiz.
Мы не в Москве или Ленинграде, мы на заводах, где классовая борьба продолжается,
Ve bu geceye kadar beklemek zorunda da değiliz.
И нам не нужно ждать ночи.
Düşünüyordum da tekrar buluşmak zorunda değiliz.
Я много размышлял. Я должен тебя оставить.
Orta Çağ'da değiliz artık.
Сейчас не средневековье.
Sizi sürekli gözetleyecek kadar çok sayıda değiliz.
Но нас слишком мало, чтобы постоянно следить за вами.
Elas'da değiliz. Yıldız gemimdeyiz.
Мы на моем звездолете.
Gerçekten, tamam, Meksika'da değiliz.
Ну, мы не в Мексике
- Tutsak da değiliz. - Evet öyleyiz.
оуте евхяои - маи еиласте.
Dinle. O kadar da vahim durumda değiliz.
Смотри-ка, а жизнь-то налаживается.
Diğer yandan sonsuza dek yaşayacak da değiliz, değil mi? Doğru.
Но, разумеется, мы ведь не будем жить вечно, не так ли?
Şu anda Amerika'da değiliz.
Мы не в Америке, сэр.
Anlaşılan Kamboçya'da değiliz.
Мы точно не в Камбодже.
Londralı da değiliz.
Мы не из Лондона.
Ayrıca zengin falan da değiliz.
Мы не богатые.
Maalesef yeterli sayıda değiliz. Bu gece gelen insanlara bakın.
Очевидно что наши идеи слабо доходят до людей.
Hayır orda da değiliz Lordum.
- Hи тo, ни этo.
Beraber yapabileceğimiz bir şey biliyorum... ve evden çıkmak zorunda da değiliz ve bir şey almamıza da gerek yok.
Я знаю, чем мы можем заняться вдвоем, и из дома не надо выходить, и покупать ничего не нужно.
Orada olmadığımızı da biliyoruz. Hatta burada da değiliz.
Мы не там, а с другой стороны, мы не здесь.
Biz burada Şaklabanya'da değiliz!
Вы не заслужили этот орден.
- Korkak da değiliz tabi.
- Это он преувеличивает.
Bunun içinden geçecek kadar şansızsak, ve bu da zamanda bir yırtık ise, bu da demektir ki, artık biz kendi zamanımızda değiliz, bayanlar baylar.
Если самолет залетит в это сияние, и это будет разрыв во времени, то мы окажемся тогда не в своем времени, дамы и господа.
Niye dışarıda değiliz?
Почему мы не там?
Bağımsızlığımızı ilan ettiğimizden bir şey talep edecek durumda da değiliz.
Так как Вавилон объявил о независимости мы не можем просить их о помощи
Biz Ferenginar'da değiliz.
Мы не на Ференгинаре.
Biz İskoçya'da, bazı akıllı Londralıların sandığı kadar aptal değiliz.
Мы, шотландцы, не так глупы, как думают умники из Лондона.
Gaddar ya da canavar değiliz.
Что ж, в этом есть логика.
Bu arada Cheril da oynuyor, tabii onun seviyesinde değiliz.
Черил играет, прошу заметить, но мы не дотягиваем до ее уровня.
Biz akıllı değiliz, burada, Tampico'da iş çıksın diye bekliyoruz.
- Что? Похоже, хватит нам шататься по Тампико и искать работу.
Değiliz. Bunca zaman sonra Kyoto'da olmak harika.
Да нет, после долгих лет так приятно вновь очутиться в Киото.
Biz polis değiliz ve bu da bizim işimiz değil.
Мы не блюстители порядка и это не наша работа!
Bizi kandırdığını sanıyorsun ama o kadar da enayi değiliz! Ne dolap çevirdiğini biliyorum.
{ C : $ 00FFFF } Ты решил, что задурил нам голову, но мы не такие легковерные.
Aslında olayla çok da ilgili değiliz.
Это еще не тот случай.
Gerçeklerden o kadar da emin değiliz.
Нельзя быть уверенными.
Bu adamlar da mürettebatım. Aslında buradan değiliz. Gelecekteniz.
Эти люди - члены моего экипажа.
- Neden ama, o kadar da kötü değiliz.
- " как его пон € ть, ведь мы не так уж плохи?
Hiç olmadık, hiç olmayacağız! Mecbur da değiliz!
Hе было нужно и не бyдет нужно!
Dağıtıcılara ödenen fahiş fiyatlar konusunda da uzlaşmış değiliz.
Мы не потерпим, чтобы накладные расходы включались в цену до момента сбыта.
Gelecek ay Lodz'da sizi görmek isteriz. Biz federasyonun üyesi değiliz ama.
Здесь устав Федерации, бланк заявки фильма на участие.
Birbirimizden o kadar da uzak değiliz.
Мы не так далеки друг от друга.
Babasının kim olduğundan pek de emin değiliz. Ya o, ya da...
Только кто же отец будущего ребёнка?
Zaten başından beri orada olmak istiyordum. Gördüğünüz gibi, aptalız ama o kadar da aptal değiliz.
Где я как раз и хотел быть все это время. но не настолько дураки.
Askeriye ile bir ilgimiz yok ve balinalara da bir zarar vermeye niyetli değiliz.
Мы не военные и не сделаем китам ничего плохого.
Biz aslanlar o kadar da kötü değiliz.
Уверяю вас, не все львы так уж плохи.
O an'ın filmin dışında var olup... olmadınğından da bundan böle emin değiliz.
Мы уже не можем с точностью утверждать, что тот момент когда-либо существовал вне фильма.
Kuzeyin en büyük dağına sahip değiliz belki... veya orta Galler'deki en güzel dağ da değil,
"Это были не самые большие горы, которые есть на севере "... или самые красивые,
O kadar da fakir değiliz, Lizzy.
Мы не настолько бедны, Лиззи.
Bir gün Trill'e gidersem, mutlaka ziyaret ederim ama Trillde değiliz burası da Hoobishan hamamları değil.
Если бы я была на Трилле, я бы действительно их посетила, но это не Трилл, а это не Хубичианские Бани.