English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ K ] / Karmasık

Karmasık translate Russian

3,712 parallel translation
Bu Katherine için teknolojik açıdan çok karmaşık.
это очень умно для Кэтрин.
- Bu biraz karmaşık bir durum.
Все не так просто.
Karmaşık bir problemdi.
- Там была сложная задачка.
Karmaşık biri değil, bunun için gerekli dikkat süresi yok.
Он не такой сложный. У него просто не такой объем внимания.
- Biliyorum, sadece, şey göründüğünden çok daha karmaşık.
Знаю, но просто.. это.. намного сложнее, чем кажется.
Kızımı bana getirebilirdin ama seni ilgilendirmeyen şeyleri araştırıp anlaşmayı karmaşık hale getirmeyi seçtin.
Ты мог бы привести мою дочь мне, но вместо этого ты решил усложнить нашу договоренность, копаясь в том, что тебя не касается.
Evet, uh, karmaşık.
Ну, сложно.
Narin parçaların karmaşık bir derlemesi. Her birinin bir amacı var.
Такой комплекс собранных изящных частей, у каждой из которых своя цель.
Ama çocukla ve çocuğun annesiyle olan ilişkim hep karmaşık olacak.
Но мои отношения с мальчиком — с его матерью — всегда были сложными.
Eminim ki onun çok karmaşık bir insan olduğunu, şimdiye kadar anlamışsınızdır.
Думаю, вы уже заметили, она очень сложный человек.
Tek ihtiyacımız olan şey karmaşık bir lazer ve nasıl yapılacağını hiç bilmiyorum.
Нужен только навороченный лазер, только я не знаю, как его сделать.
Ama onunla, işler biraz daha karmaşık vardır.
Но с ней дела немного осложнее.
Anne, bu olay biraz daha karmaşık.
Мама, это все очень... сложно.
Düşündüğümden daha da karmaşık.
Все намного серьезнее, чем я думала.
Jason, Normandiya Çıkarması'nda yaklaşık 200.000 müttefik hayatını kaybetti.
Джейсон, при битве за Нормандию погибло более 200 000 солдат сил союзников.
Bu iş bu kadar karmaşık olmamalı.
Не может быть так сложно.
- Karmaşık biri. - Evet.
- Сложный человек.
Kesinlikle ev yapımı, ama yapısı karmaşık.
Определённо самодельная, но довольно сложная.
Ayrıca çok da karmaşık bir şekilleri var.
У них к тому же очень сложная форма.
Çok karmaşık.
Я... смутно помню.
Karmaşık mesajlar alıyorum şu an.
Так, вот тут я что-то не догоняю.
- Göründüğümden daha karmaşık birisiyimdir.
Я немного запутаннее, чем кажусь. Мы это еще посмотрим.
- Yani, bana bir şey söylemedi ama üzerindeki kıyafetleri çıkarmasından bu anlamı çıkarttım.
Ну не так дословно. Но это подразумевалось отсутствием на ней одежды.
Çok daha karmaşık olabilecek bir soruşturmanın hemen başındayız.
Мы в самом начале того, что может оказаться сложным расследованием.
Hitler'in, dünyanın diğer ucundaki savaş uçaklarının yerlerini bulabilen, çok karmaşık bir radar sistemi.
Это очень сложная радиолокационная система, которая может засечь самолёты Гитлера с другого конца мира.
Tekrarlıyorum, karmaşıklık.
Снова кроличья нора.
Sonra işler karmaşık bir hal almaya başlamış.
А затем все пошло наперекосяк.
Dünyadaki en karmaşık yapı hakkında, kapsamlı bilgilere ulaşmaya çalışıyoruz. Beynimiz hakkında.
Мы пытаемся полностью изучить и понять самую сложную вещь в мире - наш мозг.
Onlar robotlar yerine bikiniyi, karmaşık yerine basit olanı seçtiler.
Они предпочли бикини роботам, простое сложному.
- O kadar karmaşık değil Stewie.
Это не сложно, Стьюи.
Gördüğüm en gelişmiş, en karmaşık sistemdi.
Это была самая сложная система которую я когда либо видел.
Bazen insanlar daha karmaşık olabiliyor.
Иногда люди могут быть довольно сложными.
Gördüğüm en karmaşık tasarımdı.
Это был самый сложный Макет из тех, что я когда-либо видел.
Bu durumda, kadeh kanadı çok karmaşık olabilir.
В таком случае "веер в бокале" выглядит слишком вычурно.
Bu karmaşık bir durum.
Это сложно.
Evet, napalım karmaşık biriyim.
Да, я сложная.
Bu durum kemoterapi neticesini daha da karmaşık hale getiriyor.
Поэтому подобрать химию будет сложнее.
Kocaman, karmaşık bir askeri proje.
Это огромный сложный военный проект.
karmaşık karakterli, zeki ve güzelsin.
утонченная, умная, красивая..
İşte, bu çok karmaşık sanki.
А вот как будто закорючки.
Biliyorum durum karmaşık ve ikimiz de farklı yerlerden bu noktaya geliyoruz.
Я понимаю, все сложно и мы подходим к этому с двух совершенно разных сторон.
- Çünkü buradaki sistem çok karmaşık.
Потому что она очень сложная, система, созданная для тебя.
Sonra çocuklar olur ve kendini daha karmaşık bir şeyin içinde bulursun- -
Брак это тяжело. А потом пойдут дети, а потом все перемешается...
Bu karmaşık bir soru.
Это сложный вопрос.
Çok karmaşık.
Это... Это слишком сложно.
Aşk çok karmaşık bir şey. İş çok karmaşık. Hayat çok karmaşık.
Ч Ћюбовь Ч сложна € штука. – абота Ч сложна € штука. ∆ изнь Ч сложна € штука.
Gerçek, çok daha karmaşık bir kavramdır.
Правда - это гораздо более сложная вещь.
Çok karmaşık bir adamsınız, Bay Mactavish.
Вы очень сложный человек, м-р Мактавиш.
Bu, hiç umulmayan bir karmaşıklık oldu.
Это абсолютно неожиданное осложнение.
Karmaşık bir durum bu.
— Все сложно.
Bunun ne kadar karmaşık olduğunu biliyor musun?
Ты хоть представляешь себе, насколько это сложно?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]