English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ K ] / Koşuyorum

Koşuyorum translate Russian

243 parallel translation
Ölüme koşuyorum, ve ölüm beni bulduğunda tüm zevklerim dünde kalacak.
"I run to death and death meets me as fast. And all my pleasures are like yesterday." * * * *
Sence neden hep bir şeylerin peşinde koşuyorum?
Зачем ещё я бы бегал вот так, искал что-то?
"Gel Melankolik Bebeğim" in ilk notaları canıma yetiyor. Tüylerim diken diken oluyor ve onlara koşuyorum.
Достаточно им сыграть восемь тактов Иди ко мне, моя грустная малышка, у меня кожа покрывается мурашками, и я иду к ним.
Birkaç rol peşinde koşuyorum.
Ну, у меня есть на примете пара ролей.
İleri koşuyorum!
Пас вперед!
Ancak sana bir şart koşuyorum...
Но если ты не сделаешь, о чем я прошу...
Ancak, davranışlarına göz yummuyorum, ve tahliye için Sosyal Hizmetler'e 326.41 dolar tazminat ödemelerini şart koşuyorum.
Вина с них не снимается, и в качестве условия освобождения они должны возместить органам собеса убытки в размере $ 326.41.
- O zaman ben çıkıp yardımlarına koşuyorum.
- Так что мне приходиться вмешиваться и помогать.
- Yok. Maratonda koşuyorum da.
Понимаете, я бегу марафон.
- Aslında ben de maratonda koşuyorum.
- Я на самом деле тоже бегу марафон.
1200 için bile peşinden koşuyorum.
Я должен бегать за тобой из-за 12 сотен.
- Tamam, koşuyorum.
- Ок, я бегу.
Parkta koşuyorum, kilo verdim..
Я бегаю в парке. Я похудел...
Senyor Pablo Cabrales'in ayak işlerine koşuyorum.
- ƒа. " ачем ты с ним св € залс €.
Bir tarlada koşuyorum, bir beygir görüyorum.
Я бегу по полю, вижу жеребца.
- Tüm gücümle koşuyorum zaten, seni pislik!
- Быстрее, глупышка! Я бегу так же быстро, как ты!
Bu tarihi anı kutlamak için koşuyorum.
Чтобы отпраздновать этот исторический момент, я отправился на пробежку.
Size anlatsam herhalde inanmazdınız ama rüzgar gibi koşuyorum.
Вы можете мне не поверить, но... я бежал быстро как ветер.
Gömleğim açık, koşuyorum.
Ты вошла, я в расстегнутой рубашке
- Rüyamda, ağaçların arasında koşuyorum... Sonra önüme bir ok çıkıyor.
Вот, я бегу по лесу, и передо мной вдруг появляется стрела.
- Washington caddesine koşuyorum.
Иду к Вашингтон стрит.
Koşuyorum!
Я бегу!
Bu gerçek olamaz! Bir Nazi-komüniste âşık oldum ve peşinden koşuyorum.
Любить фашиста-коммуниста...
Rekora koşuyorum!
Иду на рекорд!
Ben çocukken koştuğum gibi koşuyorum çünkü sadece böyle keyifli oluyor.
А я более раскованная. Я бегаю так с детства... потому что это забавно.
Evet! Koşmalıyım, değil mi? Tamam, koşuyorum!
Ах да, я должна бежать, верно?
Koşuyorum! Yardım edin!
Хорошо, я убегаю, помогите!
Koşuyorum!
Бегу.
Bazen radyoda çalıyorlar ben de dinletmek için koşuyorum fakat bir türlü yetişemiyorum.
Я бежал сюда,.. чтобы радио поиграло ей,.. но песня слишком короткая... или могила слишком далеко.
- Bn. "Eve Babama Koşuyorum" eve babasına koştu.
- А где Джейни? - Мисс Бегу-Домой-К-Папочке убежала домой к своему папочке.
Genellikle yorgun, terlemiş bir şekilde ikincilik için koşuyorum.
Больше всего усталости и еще изматывающей беготни на второе.
Patron. Deminden beri koşuyorum.
Шеф, я сделал их так быстро, как только мог
Koşuyorum.
Я бегу.
- Koşuyorlar. - Ben koşuyorum.
Они бегут.
Beni kovalamaya çalışıyrolar ve ben koşuyorum.
Они пытаются настигнуть меня, и я бегу.
Ben fırsatlardan kaçmıyorum. Onlara doğru koşuyorum.
Я бегу навстречу своим обязанностям.
Çünkü ayakkabısız daha hızlı koşuyorum.
- Я без нее быстрее бегаю.
Git al şunu! - Koşuyorum!
- Я бегу!
Aşkından kaçtım, şimdi de ona koşuyorum.
Я сбежал от твоей любви, а теперь бегу ей навстречу!
Muhtemelen öyledir çünkü koşuyorum.
А я на пробежке.
Belki de çok çalışıyorum. Her gün 16 km koşuyorum ama kilo veremiyorum.
Может быть, я слишком много тренируюсь, я бегу марафон, десять миль в день, но никак не могу согнать вес.
Bir şeye doğru koşuyorum.
Я бегу кое-куда.
Koşuyorum, ateş ediyorum, kötü adamların söylediklerini çeviriyorum.
Я бегу, стреляю, перевожу, что говорят плохие парни, ну и все такое.
Sağlıklı bir yaşam için koşuyorum.
Моя оздоровительная пробежка в самом разгаре.
Bir büyük işin peşinden koşuyorum ama neredeyse bitti.
Я думал, это большое дело, но оно почти закончилось.
Bir işten diğerine koşuyorum.
Ты вчера была?
Farz et ki seni at gibi koşuyorum!
Продолжай.
- Koşuyorum ya.
- Не, да, я бегу, да.
Sadece koşuyorum koşuyorum, hayvanlarla beraber karanlıkta koşuyorum.
Я бегу вместе с животными в темноте.
Yarin kosuyorum.
Я побегу завтра.
- Ben koşuyorum.
Я побегу.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]