English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ M ] / Micheal

Micheal translate Russian

331 parallel translation
Rafael Gabriel Micheal Uriel!
Рафаэль Габриэль Михаэль Уриэль!
Dr. Micheal Kilbourne kim?
Кто такой доктор Майкл Киллборн?
Micheal şampuanını bile değiştirmeni sağlayamamıştı.
Майкл тебя не смог уговорить даже шампунь сменить.
Micheal "Mikey" Palmice Çete Başı.
МАЙКЛ "МАЙКИ" ПАЛМИСИ - СОЛДАТ
Çünkü hayatımda ilk defa bir şeyi çok istediğim zaman Micheal'ı istemiştim ve elde ettim.
Помню, первым, кого я по-настоящему захотела и стала добиваться, был Майкл.
Micheal'in kızı olmayı da, Jonathan'ın bana "anne" demesini de istemedim.
Я не хотела быть дочерью для Майкла или чтобы Джонатан звал меня мамой.
Brain Micheal
Брайн Митчел.
Ama, aklında olsun, Micheal iri bir herif.
Майкл - большой парень.
Micheal, şu an biraz meşgul değil misin?
Майкл, ты сейчас немного занят.
- Michealı getirebilir miyim? - Michael?
- Можно пригласить Майкла?
Hayır, Micheal.
Нет, Майкл.
Micheal ben hapishaneye gidersem ne olur, biliyor musun?
Я в порядке. Так. На сегодня я от вас отстану.
Tamam, Micheal, babamı ziyarete giderim ama sen de annemizi sürpriz parti için restorana getireceksin.
Не будем мы этого делать, и всё. - Вы что, правда записываете два часа? - Нет, делаю заметки по нашему делу.
Micheal yine annesini bir yere götürüyor numarası yaparak restorana getirmişti.
Там будет моя мама. А Джордж Майкл старался казаться -... более мускулистым, чем был на самом деле.
- Evet az da olsa severim. - Evet. - Micheal, sana ihtiyacım var.
Твоя мать на свидании?
Ama Micheal'ın kız kardeşiyle arası iyiydi ki bu birlikteliğin ona karşı kullanılacağından korkan annesi için bu hiç de iyi bir haber sayılmazdı.
Мы все любим двухсотлетия, мам, но вечеринки не будет. Моя соседка Люсиль Остеро постоянно устраивает праздники.
- Unut bu işi. İyi ben de Micheal'dan isterim. O bana verir.
Спасибо, что собралась с мужеством и пришла сюда.
Bu konuyu patronuma açamam. Ama Micheal'ın kör talihi, bulabildiği tek kaset de pek işine yaramıyordu.
Но мир был неправ.
Bu arada, Buster Adem rolünü George Micheal'a vermeye çalışıyordu.
Хочешь, я поведу машину? Всё лучше, чем сидеть тут с дурацким булыжником Бастера за спиной.
Hayır, Micheal, ben gün boyunca yatmam.
Ты же не вылезаешь из маминой квартиры.
Aslında Lindsey Micheal'a o kadar çok kızmıştı ki meditasyon yapıp sakinleşmek istemişti ama sonunda kızgınlığını arttıran iki saatlik bir uyku çekmişti.
На самом деле Бастер боялся столкнуться со второй Люсиль. Поэтому не вылезал из маминой квартиры. Вторая Люсиль тоже хотела пойти, но ждала, когда появится Бастер.
Yapma Micheal.
у себя или у меня?
Hayır, George Micheal, seninle konuşacaktım.
- Ты же за рулём, нет?
- Micheal İspanyolca öğreniyor.
- Я не помню, чтобы ты когда-то была такой великодушной.
Micheal senin aksine her zaman olduğu gibi yardımıma koştu.
- Стой! Дядя Джоб, я невовремя? Что за глупости?
Daha sonra Micheal Wayne ile görüşürken.
И, если можно, французские.
Böylece Micheal'ın Lindsay'e söz verdiği parayla babalarını festival için hapisten çıkarmaya karar verdiler.
Женщины любят, когда их развлекают. Знаешь, как это здорово - не чувствовать мамину железную хватку.
Beni Micheal'la kanepede birlikte gördü, fakat birşey olduğu yoktu.
Он увидел нас с Майклом на диване, но ничего не было.
Benle Micheal arasında her ne olduğunu düşünüyorsan, o olmadı, tamam mı?
Чтобы ты не подумал о том, что было у нас с Майклом - этого не было, ты понял?
Hayır, Benim konserden Micheal.
Нет, это я Майкл с концерта.
Micheal, The Hub'dayken bana bunun zor olduğunu söylemişti. Bilmez miyim?
Да, Я знаю.
Micheal Roa Baldamjohon.
Михаэль Роа Вальдамьорг.
Şöyle söylediğini hatırlıyorum " Çavuş Micheal Pedersen'in annesi...
Ты должен помочь мне вынести это. Мне позвонили из армии, и я помню, как я взяла трубку, а он спросил, я ли Лайла Липском, я ответила "да",
"Micheal olması şart mıydı?" Diye haykırdığımı hatırlıyorum.
Зачем тебе понадобился мой сын? Почему это был именно мой сын?
Micheal Bluth abisinin sevgilisi olan pembe dizi yıIdızı Marta'ya sırıIsıklam aşık olmuştu.
Майкл Блут был влюблён в Марту, подружку своего брата и звезду испанских мыльных опер.
Böylece Micheal önceki geceki yanlış anlaşıIma hakkında konuşmak için Marta'ya gitti.
И Майкл отправился обсудить с Мартой недоразумение, случившееся прошлым вечером.
Açma Micheal. Marta olabilir.
Майкл, не бери, это наверняка Марта.
- Micheal.
- Майкл?
- Kafan nerede Micheal?
- Где твоя голова, Майкл?
Bu arada, George Micheal Tobias ile konuşmaya gitmiştir.
Тем временем, Джордж Майкл решил поговорить с Тобиасом.
Micheal onu kovalarken Gob, Tio ile karşılaşmak için sabırsızlanıyordu.
Джоб, преследуемый Майклом, мчался на разборку с Тио.
George Micheal, kimseden alamadığı bilgiyi almak için çok büyük bir fedakarlıkta bulunarak ailenin tüm sırlarına sahip kişiye gitti.
Джордж Майкл, не сумев получить нужную ему информацию, пошёл на крайнюю жертву и отправился к хранительнице всех семейных секретов.
Micheal, sen iyi bir adamsın.
Майкл, ты отличный парень.
George Micheal o an, ailesi onu ne kadar üzerse üzsün onları ayırmak istemediğini farketti.
Джордж Майкл осознал, что, как бы грустно ни было, он ни за что не отнимет у Мейби её семью.
Marta, Micheal ile ilgileniyor.
Марте нравится Майкл.
- Micheal.
- Майкл.
- Micheal. -... olay yerinde tutuklanmaya direnme.
Сопротивление аресту на сцене.
İşin aslı Micheal kıymetini bilecek birileri derken kendini kastediyordu.
Бастер, ты каждый год заводишь свою шарманку, а потом каждый год благодаришь меня :
Biliyorum, Micheal, bu yüzden sürpriz parti verebiliriz işte.
Нет. Бастер, ради бога.
Bu arada Gob'un ziyaretine Micheal'ın oğlu George Micheal gelmişti.
Решил помочь твоему браку с мужем-гимнофобом?
Ama tablodaki tek problem George Micheal değildi.
- Да мы ещё даже не отплыли.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]