English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ P ] / Problem

Problem translate Russian

4,730 parallel translation
Bir problem olacağını düşünmedim.
Не думал, что это будет проблемой.
- Peki bu bir problem mi?
Короче... это что... это разве проблема?
Şu anki işletme ile bir problem gibi geldi bana. 15 saniye.
Похоже, у тебя проблемы с текущим управлением. 15 секунд.
Tek problem...
Единственное что... ай...
Ki bunlar bir problem teşkil etmez çünkü kumsaldaki en harika günümüzü yaşıyoruz!
Что совсем не проблема, так как у нас лучший день на пляже! Yay!
Ama sanırım sunucularımızda bir problem var.
Завтра утром. Но у меня тут какие-то проблемы с сервером.
Başka problem çıkartmayacağız.
И мы от нас больше не будет неприятностей.
Sanırım bir problem var.
Внимание, господа, у нас возникла проблема.
Hayır, hayır, hayır. Sorun değil. Problem yok, gerçekten.
Итак...
Problem de bu ya işte.
В этом-то и проблема.
Problem neyse bir daha olmayacak.
Что бы там ни было, это не повторится.
Şüphesiz bu sadece fiziksel bir problem değil.
- Очевидно, что проблема не просто физическая.
Performansla alakalı hiçbir problem yaşamamıştı ama o gece, annesinin mendilini minderlerin arasına tıkılmış biçimde buldu, annesinin parfümü kokuyordu ve bunun sonu oldu.
У него никогда не было никаких проблем с этим делом. Но в этот вечер он нашел платок своей матери между подушками сиденья. От него пахло ее духами, и это был конец всему той ночью.
Yani bu senin için problem mi? Bunun etrafında olmak?
- Тебе тяжело здесь находиться?
Sinirine dokunabilmesi özel bir problem.
Такая проблема сильно ранит.
Yine lafınızı böldüğüm için özür dilerim, doktor. - Ama "orgazm" problem.
- Простите, что перебиваю, но с оргазмом проблема.
Bunu bir problem olarak görmüyor musun?
Вы не считаете это проблемой?
Hayır, sorun değil. Seni kabulleniyorum, problem ne olursa olsun...
- Я принимаю тебя такая, какая ты есть.
Tatlım, problem sen değilsin, onlar.
- Дело не в тебе, а в них.
Blair artık ikimiz için de bir problem.
Блэр - это проблема для нас обоих.
Bu hepimiz için ciddi bir problem teşkil eder.
Это всем сулит проблемы.
Problem değil.
Да все нормально.
- Evet. Çok büyük bir problem.
- Размером с эту гору
Problem ne bilmiyorum ama Glee Club'ın ihtiyacı olan parayı, Ben ayarlayacağım.
Не понимаю, в чем проблема, но, если хору нужны деньги, я могу помочь.
Bir problem mi var?
— Какие-то проблемы?
Ama iş mevzusunu hiç problem etmemiştik.
Но работа никогда не была проблемой для нас.
Sana çözmek için bir problem buldum,... yaptığın herşeye rağmen... uyarmaya devam ediyor.
Ты для меня словно вызов, тот самый, который несмотря на все, что ты сделала, продолжает меня стимулировать.
"Zor" derken problem çözmek anlamında demedim.
Под "тяжело" я имела в виду не решение проблемы.
Problem değil.
Ничего страшного.
Sana bir şey daha söyleyeyim mi, problem yankilerle ilgili.
И тебе скажу, знаешь в чем проблема янки?
Kırmızı ise "telsiz irtibatı yok ve problem var" demek.
Красный означает нет радио, и не все в порядке.
Problem, odaklanma eksikliğinde.
Проблема в том, что ты не сосредоточен.
Problem nedir?
Проблемы?
Şu anda bize para vereceksin yoksa problem çıkaracağız.
Ты дашь нам денег прямо сейчас, или у нас возникнет проблема.
Problem de bu senin gibi bir adamla uyumlu olmam.
Вот в этом и проблема. Что у меня могла быть связь с таким человеком, как вы.
Anlayabileceğin gibi bu bizim için büyük bir problem.
И, сам понимаешь, это для нас - большая проблема.
Asıl problem Eastal Lortları.
Проблема сейчас в лордах Истель.
Problem?
Проблема?
Belki de sadece bir problemin üzerinde yoğunlaşmalısın, mesela siniri.
Well, maybe if you just concentrate on one problem, like his temper.
Çift hareketli tetik problem olmuyor mu?
Нет проблем с двойным спуском?
Yetkililerle ufak bir problem çıktı.
Небольшое недоразумение с местными властями.
Bu yeni mallarla çok büyük bir problem olmamalı.
Ну, это не должно быть большой проблемой, со всеми нашими игрушками.
Efendim, sanırım problem infaz şeklinden kaynaklanıyor olabilir.
Эм, сэр, я думаю, что проблема кроется в его исполнении, её нужно, эм, устранить.
Sorun bende mi, keşif yapamamanızda mı?
Is the problem with me, or in your lack of discovery?
- Sorun nedir, Ajan Booth?
Hey, Agent Booth, what's the problem here?
- Evet, oğlunu bırakmak problem değil ama.
Да, но оставить своего сына... тут все в порядке.
Hiç problem olmaz dostum.
Не проблема, дружище.
- Bir problem mi var?
- Что-то случилось?
Tek problem bunu yaparken yaşlanıp öleceğiz.
Всего одна проблема : мы умрем от старости до того, как ты закончишь.
Evet ama küçük bir problem var.
Только есть одна проблема :
Bir problem yok.
– Нет, нет, ничего.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]