Yalvardım translate Russian
537 parallel translation
Sonra, ona gitmesi için yalvardım çünkü beni arayacağına söz verdin.
Позже я попросила её уйти, потому что ты обещал позвонить мне.
Ona yalvardım.
Я его умоляла.
Doktor çağırması için ona yalvardım, ama o divana yığılıp sızdı.
Я лежала на полу. Я умоляла его позвать врача, но он не обратил на меня внимания.
Ishun'a gittim ve senin için yalvardım.
Я ходила к Исуну. Я посодействовала вашему примирению.
Ama ben, yere diz çöktüm göğe baktım ve yalvardım :
Но я упал на колени... поднял взгляд, и сказал :
Birkaç hafta izin alıp tek başına Honolulu'ya gitmesi için yalvardım, gitmeyecek.
Я умоляла его взять пару недель отпуска и съездить одному в Гонолулу, но он отказывается
Kapı kapı dolaştım. Yalvardım!
Я бросалась от чиновника к чиновнику.
Sana, beni o adamla tanıştırman için yalvardım.
Я умоляла тебя познакомить нас.
Sana restoranlarda, laboratuvarda, diz çöküp o kadar yalvardım ki.
Я просил вас в ресторане, в лаборатории, на колене, на обоих коленях.
Ona yalvardım.
Я умолял ее.
Ama ben yalnızca güldüm ve devam etsinler diye yalvardım!
Тыкали в меня шипами от кактуса, но я только смеялся и просил, чтобы они продолжали.
Efendimden şu pis kokulu adamla cinsel ilişkiye girmemek için yalvardım.
Я просила моего отца,... чтобы он позволил мне исключить вонючку,
Beni affetmesi ve koruması için O'na yalvardım. Ama O saklandı.
Я зову его, чтобы просить прощения и убежища, но он прячется.
Yalvardım... Beni öldürmeleri için...
Прошу, молю... добейте меня...
Ernestine'e yalvardım ama reddetti.
Умолял Эрнестин, но она отказалась.
Dizlerimin üzerine çöküp gerçek olmaması için yalvardım.
Я молилась, когда услышала новости. Я упала на колени и просила помощи у Господа.
- İstasyondan gittiler. - Ne? Kalmaları için yalvardım.
- Я просил их остаться.
Kasharev babamı bir dinletisine davet etmişti. Götürmesi için ona yalvardım.
Но его пригласили на выступление Кашарева, я умоляла его взять меня с собой.
Ona yalvardım.
Я ее умоляла.
Bugün geleceğini bildiğimden ona yalvardım.
Я просил его. Я знал, что ты придёшь.
- Ona yalvardım.
- Я его умолял.
Bakıcı aileme yalvardım Klingon ana gezegenine gitmek için.
Я умолял приемных родителей позволить мне посетить родной мир клингонов.
Rom onarsın diye ona yalvardım ama bana ne dedi biliyor musun?
Я умолял его дать Рому их починить, но знаешь, что он сказал?
- Sayın Yargıç, ona yazmaması için yalvardım.
Я просила ее не делать этого. Молчание!
Ona Liam'a dokunma diye yalvardım.
я упросил его не калечить Ћиама.
Yerlere kapanıp yardım etmem için yalvardı.
Упал на колени и умолял меня помочь.
Yerlere kapanıp yalvardı mı?
Умолял на коленях?
Bir anne geldi ve bize kendisine yardım etmemiz için yalvardı.
В редакцию... обратилась за помощью мать у которой четверо детей.
Yalvardım, tehdit ettim.
Я сделала все.
Yalvardım ve çırpındım.
Но это не важно.
Bana yalvardı. Bunu görmeliydin, o... fakat onu yanımda gelmeye zorladım çünkü kardeşimdi.
Не хотел, чтобы я это делал, но я заставил его пойти со мной, ведь я же его брат.
Beni affetmesi için yalvardığımı söyle, her şey için.
Я все скажу ему.
Yalvardım!
Я умоляла!
Bırakmam için yalvardı ama bırakmadım.
Он умолял меня остановиться, но я не могла.
Yalvardım.
Я умолял их.
Beni aradılar, yardım için yalvardılar, 400'ü birden.
Они связались со мной, молили о помощи. 400 человек.
Kızım kalman için sana yalvardı.
Моя дочь просила вас остаться.
Amımla ilgilenmesi için ona yalvardım, ve o da lezzetli ağzıyla öptü.
Изумительно! Я просила его не стесняться, почувствовать уверенность в себе и во мне.
Peki, diz çöküp barış için yalvardığımızda daha mı az kalabalık olacaklar?
И их станет меньше, если мы встанем на колени и будем умолять о мире?
- Sana yalvardı mı?
- Он тебя умолял?
Bize yardım için yalvardığınız söylenmişti.
Нам сказали, что вы были в отчаянии.
Çağırayım diye yalvardı.
Она просила меня колдовать.
Büyü yapayım diye yalvardı.
Она просила меня делать приворот.
Anavatan Rusya yeniden büyük bir ulus olduğunda kapitalistler Kremlin'den sürülüp sokaklarda vurulduğunda düşmanlarımız adımızı duyunca korkuyla kaçıp saklandığında ve Amerika o büyük kurtuluş gününde affetmemiz için yalvardığında ne istediğimi öğreneceksiniz.
Когда матушка Россия снова станет великой державой, когда капиталистов выставят из Кремля и расстреляют, когда наши враги станут дрожать, при одном звуке нашего имени, и Америка будет слезно молить о пощаде, в тот великий день возмездия вы поймете, какова моя цель.
Yalvardı mı?
Он просил не убивать его?
Hayatı için yalvardı mı?
Просила даровать ей жизнь?
Anlat bana, Rayden ölmeden önce hayatı için sana yalvardı mı?
Скажи мне, молил ли Райден о пощаде при этом
Söyle bana onları öldürmeden önce hayatları için yalvardılar mı?
Скажи, молили ли они о пощаде до смерти?
Ve yüzünü parçalamadan önce yalvardığını duyacağım.
И услышу, как ты умоляешь, прежде чем разбить твое лицо.
Milwaukee'deki rezil kulubünde çalmamız için yalvardı ayrıca çaldığımız gece dışarıda kar fırtınası olduğundan, kimsecikler gelmedi.
Когда мы туда приехали, там началась метель.
O silahları sustur ben de sana o yalvardığın sekizinci maddeyi uygulayayım.
Если сбросишь с холма эти пушки, отправлю тебя в отставку, как ты просил.