Yapılacak çok iş var translate Russian
98 parallel translation
Dışarıda yapılacak çok iş var.
Там полно работы.
Burada yapılacak çok iş var.
Есть над чем поработать.
Yapılacak çok iş var, elbette.
Конечно, еще не все доделано.
Saat kaç oldu ama daha yapılacak çok iş var.
Время летит, дел невпроворот...
Yapılacak çok iş var.
А это значит, что вам придется долго и усердно работать.
Tanrım, yapılacak çok iş var.
Парни, нам столько предстоит сделать.
Daha yapılacak çok iş var. Beklemedeyim.
Так что, добро пожаловать в революцию.
Yapılacak çok iş var. Ama her tür aletimiz var. Yine de teklifiniz için teşekkür ederim.
В соответствии с правилами, указанными в страховке, мы должны сами переносить свой рабочий инвентарь... но все равно спасибо.
Yapılacak çok iş var.
Там много чего надо сделать.
Bak, melek gittikten sonra, Aşağı Londra'da yapılacak çok iş var ve bunu yapabilecek yegane kişi de benim.
Знаешь, теперь, когда ангела не стало, нужно будет столько всего сделать в Под-Лондоне и сделать это смогу только я.
Yapılacak çok iş var.
Слишком много дел.
Centauri Başgezegeni'ni kurtarmak için yapılacak çok iş var daha.
У нас много работы дома, если мы собираемся спасти Центавр Прайм.
O gelmeden önce yapılacak çok iş var.
Столько всего нужно сделать до ее приезда.
Yapılacak çok iş var.
Это не так легко.
Siz, oradakiler! Yapılacak çok iş var.
Так, у вас ещё много дел.
Yapılacak çok iş var.
Многое предстоит сделать.
Yapılacak çok iş var.
И много чего еще мы сделали.
Jeanette, daha önce de dediğim gibi, yapılacak çok iş var, ve gürültülü olacak.
Что ж, Жаннет, как я уже сказал работы много, и придется пошуметь.
Bu cenaze için yapılacak çok iş var.
Слишком много работы с этими похоронами.
Herkesi özlüyorum ama evde yapılacak çok iş var.
Скучаю, но вообще-то дома так много работы.
Son dakikada oldu. Yapılacak çok iş var ve 2 saat içinde olması gerekiyor.
Это в последнюю минуту, работы много, и ее нужно закончить за два часа.
Fakat orada yapılacak çok iş var ve hepsini kırmızı kasete bağlamıyorlar.
Но там есть отличная работа, которую они не ограничивают бюрократическими препонами ( препятствиями ).
Burada yapılacak çok iş var.
Здесь еще столько работы!
Burada o oturuyor. Yapılacak çok iş var.
Поэтому у нас уже накопилась куча работы.
Yapılacak çok iş var ama Tripp tatili burada geçirmek için çok ısrar etti.
Столько всего нужно приготовить, но Трипп настаивает на том, чтобы мы провели выходные здесь.
Yapılacak çok iş var.
У нас много работы.
Yapılacak çok iş var ve çok sayıda işçi gerekiyor.
Нам немало предстоит сделать, и немало людей нанять.
Yapılacak çok iş var.
Но здесь столько много работы.
Yapılacak çok iş var.
Тут полно работы.
Olur. Ama şu an başka görüşmelerle ilgilenmem gerek. Yapılacak çok iş var.
Конечно, но я составлю список.
Annemi öldüren adamı vurduğum gece rüyamda yerde ölmek üzere olan bendim ve sen yanıma gelip "Ayağa kalk" dedin. "Çünkü daha yapılacak çok iş var"
В ту ночь, когда я застрелила убийцу моей матери, я мечтала, чтобы это я лежала, умирая, а ты пришел ко мне и велел мне подниматься, потому, что есть работа, которую надо сделать.
Yapılacak çok iş var.
Ага. Полно работы впереди.
Yapılacak çok iş var.
Надо сделать много работы.
Yapılacak çok iş var yoldaş.
Еще многое предстоит сделать, товарищ. Пойдем.
Burada yapılacak çok iş var.
Тут много дел.
Yapılacak çok iş var.
Ой, но ещё много работы.
- Yapılacak çok iş var Gibbs.
Чтобы наверстать, нужно еще чертовски много сделать, Гиббс.
Hala yapılacak çok iş var.
Еще предстоит многое сделать.
Yapılacak çok iş var, Ajan Miller.
У нас очень много работы, агент Миллер.
Çünkü tarlada yapılacak çok iş var.
Здесь у меня тоже много работы.
- Yapılacak çok iş var mı?
- А это много?
Yapılacak o kadar çok iş mi var?
Неужели у тебя столько работы?
Ofiste yapılacak bir çok iş var.
В офисе тоже полно работы.
Dogville'de kimsenin bir şeye ihtiyacı olmadığı düşünülürse yapılacak o kadar çok iş var ki.
В Догвилле слишком много дел, учитывая, что никому не нужна моя помощь.
Çünkü bu kez her nedense üst katta yapılacak daha çok iş var.
Потому что сейчас на верху нужно сделать гораздо больше по некоторым причинам. Что ты только что сделала?
sette yapılacak dah çok iş var,
Но как мы закончим наш план за два дня? Это большая работа, декорации, актерам
Eyvah, yapılacak o kadar çok iş var ki!
Еще столько всего нужно сделать!
Yapılacak çok fazla iş var.
У нас... слишком много работы.
Siz ikiniz gidin. Burada yapılacak daha çok iş var.
Ну бегите, а у меня тут еще столько дел!
Yapılacak çok şey var iş yükü anlamında.
А посему предстоит куча бумажной работы.
İkimiz de biliyoruz ki Charming'te yapılacak bir çok iş var.
Мы оба знаем, что здесь, в Чарминге, нужно сделать ещё очень многое.