Yarım saat içinde translate Russian
347 parallel translation
Hayatta yetişemezsiniz. Otobüs yarım saat içinde kalkıyor.
Вы не успеете, мы отбываем через пол-часа.
Yarım saat içinde artık Bay ve Bayan Warriner olmayacağız.
Через полчаса мы уже не будем мужем и женой.
Yarım saat içinde seni almaya gelecekmiş.
Он заедет за тобой через полчаса.
Yarım saat içinde feragat belgesini imzalamış olursun.
— А через полчаса ты бы созналась.
Yarım saat içinde oradayım.
Буду через полчаса.
Van Barth'da... yarım saat içinde buluşmamız ikimizin de menfaatine olacak.
Я думаю, это будет к нашей общей выгоде, если вы встретитесь со мной в "Ван Барде", скажем, через полчаса.
- Yemek yarım saat içinde hazır olacak!
Пусть повар подготовит замечательный обед через час.
Onlara Bay Tatum'un yarım saat içinde konuşmaya hazır olacağını söyleyin.
Скажите им, что мистер Тейтам сможет поговорить через полчаса.
Kane yarım saat içinde ölü biri olacak.
Тогда слушай. Кейн будет мертв через полчаса.
Yarım saat içinde Francesca ile Rocca'nın yerinde buluşuyorum.
У меня свидание с Франческой в "Рокке" через полчаса.
Hemen elbisemi değiştirip, yarım saat içinde orada olurum.
Ладно, наденудругой костюм и будуутебя через полчаса.
Yarım saat içinde zirvede olurlar efendim.
Они доберутся до вершины через полчаса, сэр.
- Evet efendim - Yarım saat içinde beni görsünler.
Прибыть в штаб полка через полчаса.
Yarın sabah Nice'e gidiyorum. Sandra Lee'yi tanıyor musun? Yarım saat içinde hepiniz gideceksiniz.
Завтра в 6 я еду в Ниццу... поэтому через полчаса чтобы духу вашего здесь не было.
- Yarım saat içinde 500,000.
500.000 - меньше, чем за час.
Yarım saat içinde dönerim demişti.
Она хотела сбегать в полчаса.
Yarım saat içinde kontrol bizde mi yoksa onda mı, öğreneceğiz.
" ерез 30 минут узнаем, продолжитс € эта шутка или нет.
Yakıtı dolu ve yarım saat içinde kalkacak bir uçak olmalı.
Самолёт должен быть заправлен через полчаса.
Yarım saat içinde orada olursun.
Садись на трамвай. Будешь там через полчаса.
Yarım saat içinde görüşürüz.
До встречи через полчаса.
Yarım saat içinde Cliffroad'da buluşabilir miyiz?
Как насчёт встретиться на горной дороге через полтора часа?
- Yarım saat içinde döneriz.
- Мы вернемся через 30 минут.
Yarım saat içinde bir cevap yaz.
Дайте ответ в писменном виде. У вас на это есть полчаса.
İşi yarım saat içinde bitireceğiz.
Всё сделаем за полчаса.
Uçak hazır, yarım saat içinde limuzinde burada olacak.
Самолёт я подготовил. Через полчаса будет лимузин.
Sen ona göz-kulak ol, yarım saat içinde dönerim. Jeff!
Посторожи его, я вернусь через полчаса.
Yarım saat içinde Bayan Lumley'i gönderdiğimde mükemmel olmanı bekliyorum.
Hадеюсь, когда придет мисс Ламли через полчаса, ты будешь знать все назубок.
Ben okulda kalıyorum. Yarım saat içinde yemeğe yetişmem lazım.
Я живу в школе, так что я должен вернутся к ужину через пол часа.
Yarım saat içinde çıkmalıyım.
Ладно, все равно уйду в 12-ть.
Öncelikle White'ı, ardından böcek temizleyicilerini yarım saat içinde görmezsem bu geceyarısı itibarıyla işsizsin demektir.
Если я сначала не увижу Уайта а потом дезинфекторов, не позже чем через пол часа к полуночи у тебя уже не будет работы.
Yarım saat içinde oraya gidip yemek yemem gerekiyor.
Я собираюсь туда пойти и поесть через пол часа.
Evet, yarım saat içinde.
Да, через полчаса.
Tanney'e yarım saat içinde ofisinde olacağımı söyleyin.
Передайте Тэнни, чтобы был у меня в кабинете через полчаса.
Ramon, bütün adamları yarım saat içinde ofisimde bekliyorum.
Рамон! Живо собери всех моих людей.
Bu akşam mı? Ben sizi yarım saat içinde gelip alabilirim.
Я мог бы заскочить за вами через полчаса.
Bütün bir aileyi, yarım saat içinde yiyip bitirebilirler.
Они могут съесть целую семью за полчаса.
Benim ailemi, yarım saat içinde? !
Мою семью за полчаса?
Kahvaltı yarım saat içinde sona erecek. Evet.
Завтрак будет длиться полчаса.
Yarım saat içinde orada olurum.
Я буду максимум через полчаса.
- Bekleyemeyiz, düğün yarım saat içinde başlayacak, önceden ani ve hızlı bir şekilde saldırmalıyız.
- Мы не можем ждать, свадьба состоится через полчаса, а мы должны смешаться с толпой до начала.
Yarım saat içinde şurada buluşalım.
Встретимся там через полчаса.
Yarım saat içinde gidiyoruz.
Уезжаем через полчаса.
Benimle yarım saat içinde nehrin orada buluş.
Встретимся у реки через полчаса.
Yarım saat içinde.
Еще пол часа.
Yarım saat içinde bunun tüm Hollywood'a yayılacağını biliyor musun?
Через полчаса весь Голливуд будет в курсе.
Yarım saat içinde banyoyu kullanmak gibi bir niyetin var mı, Poirot?
Вы не собираетесь пользоваться ванной в ближайшие полчаса?
Yarım saat içinde sizi ofisimde görmek istiyorum Bay Clemens.
Зaйдитe кo мнe чepeз 30 минут. Я ждy, миcтep Клeмeнc.
Bir, iki dakika içinde gelir veya yarım saat, olmadı yarın.
Может, с минуты на минуту, если не сейчас, тогда утром вернётся. Утром?
Yarım saat içinde her şey bitmiş olacak.
Мне надо подняться наверх и поговорить с Нини.
- Charles beni yarım saat içinde bekliyor.
Через полчаса меня ждет Чарлз.
Sanırım yarın iki saat içinde bu işi tamamlayıp evi kurtaracağız.
Еще часа два завтра И мы можем ехать домой Иди сюда
yarım saat 69
yarım saat sonra 44
yarım saat önce 29
yarım saat mi 17
içinde 110
içinde ne var 103
içinde ne vardı 18
yarım 17
yarım milyon 19
yarım saat sonra 44
yarım saat önce 29
yarım saat mi 17
içinde 110
içinde ne var 103
içinde ne vardı 18
yarım 17
yarım milyon 19