Yok edici translate Russian
249 parallel translation
Anne bak! Atomik yok edici!
Мама, смотри - звездный бластер.
- Canlı bir hücre yok edici mi?
- Уничтожитель живых клеток?
Bu yok edici işlemi geri döndürüyor, hücreleri içe doğru büyütüp onları öldürüyor.
Это обратит процесс вспять, клетки начнут отмирать.
USS Intrepid ve Gamma 7A Sistemi'ni yok eden şey devasa ama tek hücreli bir canlı ve enerjisi yok edici.
Мы обнаружили, что существо, которое разрушило звездолет "Интрепид" и систему Гамма 7А, - невероятно огромное, но простое одноклеточное, энергия которого разрушительна для всего живого.
Genç yabanileri polis yaparak iradeyi yok edici koşullandırma teknikleri öneriyorlar.
они набирают в полицию молодых громил, и тренируют их по своим программам.
Sartorius'un başka bir projesi var. Yok edici.
Сарториус предложил еще один проект - аннигилятор.
- Daha fazla Yok Edici çağırıp bizi çapraz ateşe tutmaları olasılığına karşı, tarayıcı menzilimizi büyütmek için.
- циа ма аунгхеи г елбекеиа тым саяытым лас се пеяиптысг поу жеяоум пеяиссотеяоус йатастяожеис циа ма лас аижмидиасоум.
Doğulu Birliklerin Yok Edici filosu Terra'dan buraya kadar her şeyi yok etti.
╦ ма слгмос йатастяожеым тгс аматокийгс суллавиас, ажамисе та памта стом теяяа.
Evet, Yok Edici İki olayı rapor etti.
маи, о йатастяожеас 2 амежеяе то цецомос.
Yok Edici 2 deki o beceriksizler!
аутои ои амийамои стом йатастяожеа 2!
Arkadaşlarım ve ben güvenle gemilerimize bindiğimizde mekik kalkacak, sonra Yok Edici ve en sonunda benim savaşçım.
локис ои сумтяожои лоу йаи ецы епибибастоуле ста пкоиа лас, пяыта ха жуцеи то кеыжояеио, лета о йатастяожеас йаи текос то лавгтийо лоу.
Yok Edici piste taşındı.
о йатастяожеас летажеяхгйе стгм пкатжояла.
Mekik ve Yok Edici'nin kalktığını görünce Baltar'ın kendini daha güvende hissedeceğini biliyorduk. İki Cylonuyla birlikte güvende olduğunu sanacaktı.
неяале оти о лпактая ха емиыхе пио асжакгс локис ебкепе тис амавыягсеис йаи емиыхе асжакгс дипка стоус дуо йукымес тоу.
Bu, şu gördüğün zavallı askere konan bir talih kuşu mu yoksa yok edici bir tuzak mı?
Неужели мне, бедному простолюдину, счастье привалило? Или это ловушка?
Yok edici bir sızma birimidir. Yarı insan, yarı makine.
Терминатор - это наполовину человек, наполовину машина.
Bu yok edici dışarıda bir yerde.
Терминатор где-то там.
Yok edici çoktan gitmişti.
Терминатор уже был заслан в прошлое.
Yok edici sadece sistematik çalıştı.
Терминатор просто убивал женщин по порядку.
Yok Edici!
Терминатор!
Bu mantık dışı, yok edici şiddet arzusu.
Иррациональная, разрушительная ярость.
Bütün bu davranışlarımız sadece gezegenimiz için değil insan uygarlığı için de yok edici bir güç çünkü insan uygarlığı ancak ortaklıkla refahı bulacaktır rekabet onu öldürecektir
Каждый из этех шагов разрушителен не только для планеты но и для человеческой цивилизации. Поскольку человеческая цивилизация будет процветать в сотрудничестве и умрет в соревновании.
Ve eğer bu gerçeklerden yola çıkarsanız varacağınız yer içimizdeki yok edici güç olacak
и если Вы действуйте от этих истин тогда Вы закончите... вымиранием которое уже перед нами.
Yok edici!
Терминатор!
Ben şirket yok edici değilim.
Я не разрушаю компании.
Tamam, "Mickey" ya da "Yok Edici"?
Ах да. "Микки-Маус" или "Истребитель"?
Artık bir yok edici değilsin.
Ты больше не терминатор.
Bir avuç dolusu insan bile ayrılsa, yaratacağı hasar yok edici olacaktır.
Даже если уйдут немногие, вред сообществу будет громадным.
Doğrusal doğanız, doğuştan yok edici.
Ваша линейная природа очень разрушительна.
Bu şehirde hiç görmedigim kadar güçlü yok edici bir güç var.
Огромная разрушающая сила спустилась на этот город... какой я ещё не видел.
İlaç, insanlardaki uyuyan telepatik geni uyararak birkaç saatliğine yok edici bir güç sağlıyor.
Наркотик резко усиливает скрытый телепатический ген, который есть у большинства людей, и на несколько часов придаёт ему разрушительную силу.
Çaresizce bilimlerinin yok edici bir hale dönmesini izlediler, ama bunun olmasını engelemek için bir şansım var.
Они беспомощно наблюдали, как наука берет курс на разрушение, но у меня есть шанс предотвратить такой исход.
FOTON HIZLANDIRICI YOK EdiCİ IŞIN'ı aktive etmeniz lazım.
Вам надо включить протоновый акселератор лучей!
Dedi ki : FOTON HIZLANDIRICI YOK EdiCİ IŞIN... aptallar!
Они сказали протоновый акселератор лучей!
FOTON HIZLANDIRICI YOK EdiCİ IŞIN.
Протоновый акселератор лучей /
Kusura bakmayın Yok Edici Kragenmore.
Ну, прости Крагенмор-Разрушитель.
Ben Yok Edici Kragenmore'um.
Я Крагенмор-Разрушитель.
Sanşlısın dostum. Ben kocaman yok edici bir adam olmak isterdim.
Повезло тебе, и я хочу быть каким-нибудь здоровым разрушителем.
Yok edici...?
Разрушитель твоего...?
Elimizden kaçtı. Yok edici program devreye giriyor.
Его разрушаемая программа вступает в силу.
626'ya yok edici programından vazgeçmeyi asla öğretemez.
626 невозможно отучить использовать свою разрушающую программу.
YOK YOK EDİCİ YOK EDİCİ MELEK
АНГЕЛ-ИСТРЕБИТЕЛЬ
Bir ikiyüzlüden daha sinir edici hiçbirşey yok.
Ничто так не раздражает, как лицемерие.
Yok edici.
Вспышка света и ветер.
Sadece, yeterince tehdit edici bir tipin yok.
Но только вы недостаточно устрашающи.
Tehdit edici bir tipim yok mu?
Недостаточно устрашающа?
Yok edici.
Терминатор.
Öğle yemeğini bitirdikten sonra sadece masayı görmekten daha tatmin edici birşey yok.
Нет ничего приятнее, чем после обеда посмотреть вниз и увидеть пустой стол.
- Tabiî, Georgia. Ortada bir yok edici var.
- Точно, Джорджия.
Beni yok sayacak kadar rahatsız edici mi buluyorsunuz?
Неужели я так оскорбительна для ваших глаз, что я для вас не существую более?
Vücutta ayırt edici bir işaret yok. Bunu yapmanızın ne manası var?
- К сожалению, на теле не было никаких опознавательных знаков.
- Yok edici tozu masamdan al.
Возьми его.