Dollar question traducir turco
108 traducción paralela
I don't know what the 64 million dollar question was, but he's got the answer.
64 milyon dolar nasıl bulursun sorusunun cevabını ben bilmiyorum ama o iyi biliyor.
That's the million-dollar question.
- İşte milyon dolarlık soru.
And now comes the thousand-dollar question.
Şimdi de 1,000 dolarlık soru geliyor.
Here's the million-dollar question :
İşte bir milyonluk soru :
Well, that's the sixty - four thousand dollar question.
İşte altmış dört bin dolarlık soru geliyor.
So I assume the million dollar question is, \ x22How?
Şimdi en önemli sor şu : Nasıl?
That's the million dollar question.
- Milyon dolarlık soru bu işte.
Omar White is the million dollar question.
Omar White, milyon dolarlık bir soru.
That's the million-dollar question.
Büyük soru da bu zaten.
So tell me, if someone were gonna try to release this virus into the general population, how would they do it? That's the million-dollar question.
Tamam, eğer birileri bu virüsü yoğun nüfus içine bırakmayı denerse bunu nasıl yapacaklarını söyler misin?
The answer to the million-dollar question.
Cevabı bilene büyük ödül var.
Three quarter of a million dollar question, why?
750 bin dolarlık bir sorum var.
And the million-dollar question :
Ve milyon dolarlık soru...
It's a million dollar question, isn't it?
Bu milyon dolarlık bir soru, öyle değil mi?
"64,000 Dollar Question" brings in over 90,000 in sponsors and it costs one-third of what youdo.
"64.000 Dolarlık Soru", 90.000 dolarlık sponsor getiriyor ve sizin yaptığınızın 3'te 1'ine mal oluyor.
Which brings us to the hundred dollar question.
Bu da bize yüz dolarlık soruya hak kazandırır.
That is the million dollar question.
Yüz puanlık uzman sorusu.
Well, that "s the million-dollar question, isn" t it?
İşte milyon dolarlık soru, değil mi?
Million dollar question, right?
Milyon dolarlık soru, değil mi?
- That's the million-dollar question, isn't it?
Bu bir milyon dolarlık bir soru, değil mi?
That's the billion-dollar question.
- Ne yapıyorlar peki? Bu milyar dolarlık bir soru.
The milln-dollar question.
1 milyon dolarlık soru.
Happiness, love, world peace... it is the 6 million dollar question, isn't it?
Mutluluk, aşk, dünya barışı... Altı milyon dolarlık soru değil mi?
Well, that's The million-dollar question.
Evet, işte milyon dolarlık soru bu.
So, million-Dollar question - -
Peki en önemli soru.
That's the million-dollar question.
İşte milyon dolarlık soru da o.
Uh, that is the million-dollar question, isn't it?
ahh, milyon dolarlık soru değil mi?
So, let me ask the million-dollar question.
En önemli soruyu sormalıyım.
Million-dollar question... is it enough for dean to flip?
Milyon dolarlık soru Dean'in taraf değiştirmesi için yeterli mi?
I like what you're saying, so let's just go straight to the million-dollar question :
Söyledikleriniz hoşuma gitti şimdi bir milyon dolarlık soruyu soruyorum.
All right, so that's the million-dollar question.
İşte milyon dolarlık soru.
Yeah, Angie just asked me the million dollar question.
Evet, Angie bana bir milyon dolarlık soruyu sordu.
Well, that is the million dollar question, Ducky.
Bu bir milyon dolarlık soru, Ducky.
That's the million-dollar question.
Milyon dolarlık soru.
That is a 64 billion dollar question.
64 milyar dolarlık bir soru bu.
So the million dollar question, of course, is... did I ruin things for you?
Tabii, milyon dolarlık soru da... işleri senin için berbat ettim mi?
That's the million dollar question.
İşte milyon dolarlık soru da bu.
Now for the million-dollar question.
Şimdi de bir milyon dolarlık soru.
Brings us to the six-million-dollar question. Do you think we still have a chance?
Bu da bizi 6 milyon dolar ödüllü soruya getiriyor hala bir şansımız olduğunu düşünüyor musun?
Trillion-dollar question...
Tirliyon dolarlık soru...
But the million-dollar question is why are you entering a dance marathon two weeks before Nationals?
Ama milyon dolarlık soru sen ulusal yarışmalardan 2 hafta önce neden dans maratonuna katılıyorsun?
Here's the million-dollar question... anyone know what language that is?
İşte milyon dolarlık soru, bu dilin ne olduğunu bilen var mı?
That's the million-dollar question...
O milyon dolarlık soru işte...
That's the million-dollar question, ladies...
Milyon dolarlık soru da bu işte kızlar.
I mean the billion-dollar question.
Hatta milyar dolarlık soru.
There's the million-dollar question.
Milyon dolarlık soruyu sordun.
Now, apart from the fact that she's my daughter... this is a question I'm asking you as executive vice president... in charge of surveillance and security for a multibillion-dollar corporation. Do you routinely jump into bed... with women who you do not know the background of... because, if you do, that is a major breach of security.
Şimdi, onun benim kızım olduğu gerçeği bir yana sana sormak istediğim şey, milyarlar değerindeki bir şirketin takip ve güvenlikten sorumlu yardımcı başkanı olarak........ rutin olarak kim olduklarını bilmediğin kadınlarla hemen yatağa atlar mısın çünkü, eğer atlıyorsan, bu önemli bir güvenlik ihlalidir.
What, are you gonna question every dollar I give you?
Ne yapacaksın, verdiğim her doların hesabını mı soracaksın?
Your million-dollar technique, answering a question with a question.
Senin milyon dolarlik teknigin soruya soru ile cevap vermek.
Will you ask her what a question mark wedged between two dollar signs means?
Ona iki dolar işareti arasında bir soru işaretinin anlamını sorar mısın?
The million dollar question is, do you know what you're doing?
Ama asıl soru, sen ne yaptığını biliyor musun?
question 535
questions 370
questioning 24
question mark 65
question is 362
question number one 20
question two 29
question one 39
question for you 31
dollars 691
questions 370
questioning 24
question mark 65
question is 362
question number one 20
question two 29
question one 39
question for you 31
dollars 691