English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ D ] / Don't call the police

Don't call the police traducir turco

384 traducción paralela
Don't call the police.
Polis çağırmayın.
Who don't you call the police?
Neden aramıyorsunuz?
Well, call the police, why don't you?
Polise niye haber vermiyorsun?
If you don't go away, I'll call the police.
Eğer gitmezsen polisi çağıracağım.
Why don't they try the police, call out some bloodhounds or Indian guides?
Niye polisi aramamışlar? Kızılderili bir rehber de aranabilir.
Mister, if you don't get my kids, I call the police.
Çocuklarım bulunmazsa polisi arayacağım.
Please don't let your wife call the police.
Lütfen karın polisi aramasın.
If you don't get out at once, I'm going to call the police.
Derhal çıkmazsanız, polis çağıracağım.
But even if I'm longer than that, don't worry. Don't get panicky and call the police, because I promise you I'll be back.
Ama daha fazla geç kalırsam da sakın endişelenme.
- No, you don't. Somebody call the police.
- Biri polisi çağırsın.
Did you hear that? If you don't produce those bodies, I'm going to call the police!
Eğer o cesetleri ortaya çıkarmazsanız polisi arayacağım!
If you don't get out of here, I shall call the Police.
Çıkmazsanız polis çağıracağım!
And I don't have to call campus police every time I walk home from the library so that I don't get raped.
Ve her kütüphane dönüşü tecavüze uğramamak için kampus poIisini... ... aramak zorunda da değiIim.
Stanley, if you don't call the police, I will.
Stanley, eğer polis çağırmazsan, ben çağıracağım.
Don't call the police!
Polisi arama!
Now, don't you want to call the police?
Şimdi, polis çağırmak istemiyor musun?
If you don't stop that phonograph right this minute, I'm going to call the police department!
Şu müziği hemen kapatmazsanız polis çağıracağım!
If you don't get out of this house, I'll call the police, I will.
Eğer bu evden çıkmazsanız polisi ararım, bunu yaparım.
If the police, or anyone, call, tell them you don't know anything about it.
Polis ya da başka biri arayacak olursa hiçbir şey bilmediğini söyle.
Ms. Blanche, I'll tell you right now, if that sister of yours has gone and given you sleeping pills to keep you quiet while she's out doin I don't know what I'm sure as hell gonna call the police on her.
Size hemen söyleyeyimki Bayan Blanche, eğer şu kardeşiniz... sizi susturmak için uyku hapları vererek dışarı çıktıysa... Kendisi dışarıda kimbilir ne yaparken... Yemin ederim polis çağıracak ve yaptıklarını anlatacağım.
Don't make me call the police.
Polisi arattırma bana.
If you don't stop following me, I'll call the police.
Beni takip etmeye devam ederseniz, Polis çağıracağım.
If you love your son, don't call the police.
Eğer oğlunu seviyorsan, sakın polisi arama.
Look, don't call the police.
Bakın, polisi aramayın.
Don't call the police.
Sakın polisi arama.
You don't want to call the police?
Polisi aramak istemiyor musun?
No, don't call the police.
Hayır, polise haber vermeyin.
Don't call the police
Polisi arama.
Yes, the police are outside, but don't try to call them.
Evet, polisler dışarıda, ama onlara seslenmeye kalkma.
What I'm thinking now is, why don't we just tear this note up... and we don't call the police.
Şimdi düşünüyorum da, bu notu yırtıp atalım... polisi de aramayalım.
Why don't you call the police?
Neden polisi aramıyorsun?
I don't know whether to shoot you or call the police.
Sizi vurayım mı, polise mi vereyim karar veremedim.
If you don't hand them over, I'II call the police!
Onları bırakmazsan, polisi ararım!
Don't come around here, because I'll call the police!
Buralarda dolaşırsan, polis çağırırım!
If you don't leave, madam, I shall call the police.
- Hemen gitmezseniz, madam...
So you don't think I should call the police?
- Polisi aramayayım mı yani?
Now, why don't you go call the police, and this time I want to talk to them.
Şimdi, neden gidip polisi çağırmıyorsunuz, bu sefer ben onlarla konuşmak istiyorum.
Why don't you call the police?
Neden polis çağırmıyorsunuz?
Don't call the police over that.
Polisi aramam gerek.
Don't call the police.
Polise haber vermeyin.
But if you don't stop that noise this minute, I'll... I'll call the police!
Ama bu gürültüyü bu dakika kesmezseniz, polis çağırırım!
I don't know where he is, but I think we should call the police right now.
Nerede olduğunu bilmiyorum ama sanırım polisi aramalıyız. - Hemen şimdi!
If you don't go away, I shall call the police.
Gitmezsen, polis çağıracağım.
Now, I don't want to be forced to call the police.
Şimdi, beni polisi aramaya zorlamayın.
Why don't you call the police?
Polisi arayacak mısın? !
- Why don't we call the police?
- Neden polisi aramıyoruz?
Listen, don't call the police.
Polisi arama.
While you're here why don't you call the police?
Buradayken neden polisleri çağırmıyorsun?
- If you don't leave, we'll call the police.
- Eğer gitmezseniz polis çağıracağız.
I don't really think it's a good idea, to call the police right now.
Bakın Dr. Newald dediğim gibi... Bence polisi şu an polisi aramak iyi bir fikir değil.
Don't bother to call the police.
Polis çağırmak için gerek yok.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]