English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ D ] / Door

Door traducir turco

80,911 traducción paralela
Leave your inhibitions at the door.
Çekingenliğinizi kapıda bırakın.
Car door handles, a telescope and a hose.
Araç kapı kolları, bir teleskop ve bir hortum.
Plopper, meet me at the side door, the one on the east wing by the greenhouse.
Plopper, benimle yandaki kapıda buluş. Doğu kanadında, seranın bitişiğindeki kapı.
I can force open the door, but I need code for launch.
Kapıyı açılması için zorlayabilirim ama fırlatmak için koda ihtiyacım var.
We'll be out the door as soon as we land.
- İner inmez dışarı çıkacağız.
The door's too small and so are the windows.
Kapı çok küçük ve böylece pencerelerdir.
The door upstairs, how did you set the security?
Üst kattaki kapı, nasıl güvenlik kurdun?
DOOR CREAKS SHUT
KAPI creaks SHUT
DOOR OPENS
Kapı açılır
Alright, we gain access through the maintenance door on the side of the building.
Tamam, bakım kapısından giriyoruz. Binanın yanında.
Just watch the door.
Kapıyı izle sadece.
- Unlock this door.
- Bu kapıyı aç.
Wheel and door panels wiped clean according to the fingerprint boys.
Direksiyon ve kapı panellerinde parmak izi bulamamışlar.
I needed more people to lay at Powell's door, otherwise they could have brushed it under the carpet, as with Molly.
Powell'in kapısını daha çok insan çalmalıydı, Yoksa Molly gibi onu da halı altına süpüreceklerdi.
Nothing that Joan walking through the door wouldn't put right.
Joan'ın yanlış bir şey yaptığı dışında bir şey yok.
[crowing] Maybe you should go next door, see what that's about.
Belki yan tarafa gidip bir bakmalısın.
I'm just gonna give you $ 100, and that's just for opening the door.
Sana 100 dolar vereceğim. Ve bu sadece kapıyı açtığın için.
Shut the door.
Kapıyı kapat.
If you want it, open the door.
İstiyorsan, kapıyı aç.
Front door's open... I'm upstairs, first door on the right.
Ön kapı açık, yukardayım, sağdaki ilk kapı.
Why don't you close the door?
Kapıyı kapatalım.
- I'm such an idiot. I should've nailed the door shut.
Kapıyı çivilemem gerekirdi.
Yeah, Wells, he just came in screaming about something, ran upstairs to his room, and locked the door.
Evet, Wells, çığlık atarak az önce geldi, koşarak odasına çıktı ve kapısını kilitledi.
- Ma'am, you need to get in your apartment and lock the door.
- Bayan, odanıza gidip kapıyı kilitlemeniz gerekiyor.
We're gonna need you to open the door.
Kapıyı açman gerek.
Dan, if you don't open the door, we're gonna break it down.
Dan, eğer kapıyı açmazsan, onu kıracağız.
No-no-no-no-no, I can't open this door.
Yo-yo-yo-yo-yo, kapıyı açamam.
Open the door.
Aç kapıyı. Siz...
Well, did you know that his door and his windows were completely nailed shut?
Kapı ve pencerelerin çivilenmiş olduğunu biliyor muydun?
Why did you nail the windows and door shut?
Neden pencereleri ve kapını çiviledin?
When I checked the door, no sign of forced entry.
Kapıda da zorlanma izi yok.
All right, lock the door and windows, set the camera, and go to bed.
Tamam, kapı ve pencereleri kilitle. kamerayı ayarla ve yatağa git.
Door locked.
Kapı kilitli.
Her purse is by the door, probably where she dropped it, unopened.
Çantası kapının yanında, Muhtemelen bıraktığı yerde, açılmamış.
Uh, get the door behind you, please.
Ah, kapıyı arkandan kapat lütfen
I was supposed to be in bed, but I heard the front door open, so I snuck downstairs and...
Yatmış olmalıydım, ama ön kapının açık olduğunu duydum. Bu yüzden alt katta oturdum ve...
Then he shut the door.
Sonra kapıyı kapattı.
So if anyone could open the door...
Yani kapıyı kimse açamazsa...
- There, that door.
- Orası, şu kapı.
I wish she'd have dropped me and Julia off at a firehouse door the day she had us.
Keşke Julia ile beni doğurduğu gün itfaiye kapısının önüne bırakmış olsaydı.
The door was open.
Kapı açıktı.
Listen, I know this is none of my business, but, um, I do recognize the look of someone who knows the, um, best thing in his life just walked out the door.
Beni ilgilendirmediğini biliyorum ama hayatındaki en güzel şeyin kapıdan çıkıp gitmesini izleyen birinin yüzündeki bakışı iyi bilirim.
I want a percentage of the door if your girlfriend's gonna watch.
Kız arkadaşın izleyecekse kapıyı kapatalım bence.
I need you to open your door and step out of my vehicle.
Kapıyı açıp aracımı terk etmeni istiyorum.
Mom, open the door.
Anne, aç kapıyı.
Mom, open the door!
Anne, aç şu kapıyı!
134 passengers, please board from door number...
134 numaralı araç yolcuları, lütfen perona doğru...
You can't just show up on Mom's door.
Öylece gidip annemin kapısını çalamazsın.
Kevin, open the door.
Kevin, aç kapıyı.
It had to be the door.
Kapıdan olmalı.
Yo! Banging on the door.
Kapıya vuruyorlar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]