Fuck me traducir turco
9,753 traducción paralela
- Letting you fuck me?
Beni sikmene izin mi vermeliyim?
"I'm leaving," or "Please, daddy, fuck me some more?"
"Ben gidiyorum," ya da "Babacım lütfen beni birazcık daha sik?"
Oh. First you want to fuck me, and now you want to throw me away.
Önce beni sikmek istiyorsun şimdi de beni atmak istiyorsun.
You know, I'm kind of grateful to that bat now, now that you're going to fuck me.
"Bu yarasaya minnettarım aslında çünkü şimdi beni sikeceksin."
Well, fuck me.
Peki, sik beni.
You try and fuck me behind Annabella's back and now you want me to help you find her?
Annabella'nın arkasından iş çevirip beni sikmeye çalıştın şimdi de benden onu bulmana yardım etmemi mi istiyorsun?
No, so don't try to fuck me.
Hayır, öyleyse beni düdüklemeye çalışma.
Do not try to fuck me.
Beni düdüklemeye çalışma.
I know what... fuck me.
Onunla ne yapacağımı bilmiyorum.
Fuck me.
Ha siktir.
I thought you wanted to fuck me.
Beni becermek istediğini düşündüm.
- Oh, fuck me.
- Kafamı sikeyim!
Why'd you fuck me?
Peki neden benimle yattın?
But why did you fuck me?
Ama neden benimle yattın?
Fuck me.
Yap hadi.
I just want you to fuck me.
Yapmanı istiyorum.
Yeah, and fuck me!
Evet, öyledir.
Which one of you bastards is going to fuck me up the ass?
Aranızdan hangi piç gelip beni götümden sikecek?
You picked me up at a bar wearing a little black fuck-me dress.
Beni barda bulduğun gece üzerindeki elbise "beni sik" diye bağırıyordu.
I have no idea what the fuck you're talking about, but you're starting to piss me off, so why don't you turn yourself around, and go the fuck home?
Ne diyorsun bir sik anlamadım ama beni sinirlendirme çalışıyorsan, neden arkanı dönüp evine gitmiyorsun?
- Peter was protecting you, and I was just trying to help him out, so don't you come into my house, and walk over me with your "fuck-you" shoes, and tell me what I did or didn't do to your lowlife, piece of shit boyfriend.
- Peter seni koruyordu sadece ona yardım etmeye çalışıyordum, sakın bir daha evime gelip "sikeyim seni" yazan ayakkabılarınla üstüme yürüme ve senin sefil sevgiline ne yapıp ne yapmadağımı söyleme.
Tell me where the fuck she is.
Bebeğin nerede olduğunu söyle.
- Why you trying to fuck with me, man?
- Neden benimle uğraşıyorsun, dostum? - Hayır, uh- - mm-mm.
His wife pushed me to fuck her.
Karısı onunla yatmam için beni zorladı.
Or he'll choke me to death with hot pepper smoke, fuck his black soul...
Ya da beni ölünceye kadar acı biber dumanı ile boğar, onun kara ruhunu sikeyim!
Then you can take me back to Prague, Langley, whatever the fuck you wanna take me.
Sora Beni Prague'a götürürsün ya da Langley'e ya da nereye istiyorsan oraya.
It's a shit rag that idiots, and sometimes me, read so they can say, "Well, thank fuck that isn't happening to me."
Aptalların ve bazen benim okuduğum ve "iyi ki bu benim başıma gelmiyor" dedikleri boktan bir paçavra.
One night she made me fuck her in her parents'kitchen, and I'm not shitting you here, she finished off a plate of stew while I was inside her.
Bir gece beni ailesinin evinde onu becermeye zorladı ve sana samimiyetimle söylüyorum ki ben içinde gidip gelirken bir tabak yahniyi bitirdi.
What the fuck she leave me for?
Neden beni terk etti?
What the fuck are you throwing these trick questions at me for?
Neden durmuş bana bu sikik şaşırtmacalı soruları soruyorsun?
So, wherever you are, turn around, come back, and get me the fuck out of here!
Yani her neredeysen derhal geri dönüp buraya gel ve beni buradan kurtar!
'Even Katie couldn't help me un-fuck-up two sets of A-levels.'
'Katie bile iki A-level sınavını mahvetmemi geri almaya yardım edemezdi.'
Fuck, Miami can cut me.
Miami bunun için beni yedek bırakır.
Fuck me!
- Siktir!
Aw, fuck it. Let me hit that thing.
Siktir et, ver de bir fırt da ben çekeyim.
Fuck it, I feel really sorry for you boys, but it ain't just up to me.
Sizin için cidden üzülüyorum çocuklar ama bana bağlı değil.
Well, I don't give a fuck, mate! This is my gaff, you need to fucking tell me!
Burası benim evim, bana anlatmak zorundasın!
What do you want to do, kick the fuck around with me or something?
Yani... Ne yapmak istiyorsun, bana dayak falan mı atacaksın?
Yeah, does Mr. Clean want to tell me exactly what the fuck happened between you and Anderson today?
Evet, Mr. Clean bugün Anderson'la aranızda tam olarak neler geçtiğini söylemek ister mi?
Exactly what the fuck did you give me, huh, besides heartbreak?
Kırık bir kalp dışında ne bok verdin bana?
When you do, tell him to go fuck himself for me, please?
Bunu yaptığında, benim için ona kendisini bencermesini söyle, lütfen.
Me? Fuck him.
Lanet olası adam.
Fuck with me and I'll fuck with you.
Benimle dalga geçersen seni sikerim.
Get the fuck off me!
Bırak beni!
Get the fuck off me! Get off me!
Bırakın beni.
You want me to go outside to say fuck?
Sikti attı demek için dışarı çıkmamı mı istiyorsun?
Then why the fuck are you out here in the woods calling for me?
O zaman ne bok yemeye ormana gelip bana sesleniyorsun?
Can somebody explain to me, please, what the fuck is going on here?
Biri bana lütfen burada neler olduğunu diyebilir mi?
Don't fuck with me.
Sakın bana oyun oynamaya kalkma.
Let me go! Fuck!
Bırak beni!
If doesn't fuck you, I will, and you don't even have to buy me dinner.
Eğer o seni sikmezse, ben sikerim hem bana yemek alman da gerekmez.