Good things traducir turco
5,217 traducción paralela
I've heard good things about Well Spring.
Well Spring hakkında iyi şeyler duydum.
Now... I'm about to open up an office in Hong Kong, and good things are about to happen to you.
Hong Kong'ta bir ofis açmak istiyorum.
Very good things.
Çok güzel şeyler.
Good things happen to those who do the right thing.
Doğru şeyi yapanların başına iyi şeyler gelir.
My dad said, "Work hard," you know? "Good things happen." But they don't, really.
Babam her zaman "çok çalışırsan güzel şeyler olur" derdi ama hiçbir şey olmadı.
And I know that you've done a lot of things, good things, to try to make that right, but you never will.
Ve doğru olanı yapmak için bir çok şeyi, iyi şeyleri, yapmaya çalıştığını biliyorum ama asla unutmayacaksın.
Good things.
İyi şeyler.
Life is to be celebrated, particularly when good things happen to good people.
- Hayat kutlanmak içindir. Özellikle de iyi insanların başına iyi şeyler geldiği zaman.
- Yeah? - I hear good things.
- İyi şeyler duydum.
Yes, good things happened to me in New York, but bad things happened, too.
Evet, New York'ta başıma güzel şeyler de geldi ama kötü şeyler de geldi.
And from those scars, from those dead landscapes within, can good things once again grow?
Ve o yaralardan ve ölü manzaralardan yeni ve güzel bir şey ortaya çıkarılabilir mi?
You said never give up hope and good things happen to good people, right?
Asla umudumu kaybetmememi, iyi şeylerin iyi insanların başına geleceğini söylerdin, değil mi?
I mean, I can barely sit idly by and watch good things happen.
Yani, iyi şeyler olduğunda bile zar zor boş boş oturup seyrediyorum.
Ever since I came back to Japan, there's been nothing but good things.
Japonya'ya geldiğimden beri her şey yolunda.
See. Lately nothing but good things happen to me.
Son zamanlarda başıma hep güzel şeyler geliyor.
I have not. But I hear good things.
Henüz değil ama hakkında iyi şeyler duydum.
All good things, you deserve.
Tüm güzel şeyleri hak ediyorsun.
Good things happen when you shoot the ball.
Şut attığın zaman iyi şeyler oluyor.
Now, remember the point of the interview is to highlight all of the good things you've done for this town.
Unutma röportajın amacı, bu kasaba için yaptığın onca güzel şeyi vurgulamak.
Eating good things in the palace, they all got soft.
Sarayda güzel, yumuşak yemekler yiyorsun.
Good things do happen around you.
Etrafında güzel şeyler de oluyor.
Because if there's one thing I've learned, you can't just sit around waiting for the good things in life to come to you.
Çünkü bildiğim bir şey varsa O da hayatta oturup, Gelişmelerin size gelmesini... Bekleyemezsiniz.
I've heard good things about you from several sources, which is why you are taking Danilov's place as head of the Verrat.
Birkaç farklı kaynaktan, senin hakkında güzel şeyler duydum. Ve bu yüzden de Verrat'ın başı olarak Danilov'un yerini alıyorsun.
She's got, like, ten things going on, all of them good, am I right?
Sanki o, on üzerinden on numara, haklı mıyım?
Yeah, well, I'm pretty good at messing things up, Rae.
Bazı şeyleri mahvetmekte üstüme yok, Rae.
When bad things keep happening to good people, you start to question what is right and what is wrong.
Kötü şeyler hep iyi insanlara olurken, neyin doğru neyin yanlış olduğunu sorgulamaya başlarız.
Joe's Subs has two things we don't- - money and good food.
Joe'larda bizde olmayan iki şey var para ve güzel yiyecekler.
Sometimes good people do bad things.
Bazen iyi insanlarda kötü şeyler yapabilir.
Bad things happen to good people, but you still have to be able to move through it.
Kötü şeyler iyi insanların başına gelir ama sen yine de yoluna devam etmelisin.
- And look, for what it's worth... those things I said about your job and your family... - Good. I didn't mean it.
- Dinle, ne pahasına olursa olsun işinle ve ailenle ilgili söylediğim bütün o şeyleri... onları kastetmemiştim.
This is not good... Of all things, it's gonna be this guy...
İçimizden en psikopatına denk geldi.
It's always been one of my favorite things, even when you were little, and you weren't very good.
Hep sevdiğim şeylerden biri olmuştur. Sen çok küçükken ve iyi değilken bile.
Things were really good and then she, like, suddenly pulled away.
Aramız iyiydi ama sonra birden bire uzaklaştı.
Just that things were good and then something happened.
Aranızın iyi olduğunu ama sonradan bir şey olduğunu.
Things were really good.
Her şey çok güzeldi.
I mean, some things no doctor can cure no matter how good he is, right?
Demek istediğim, ne kadar iyi olsalar da hiçbir doktorun iyileştiremeyeceği şeyler vardır de, değil mi?
Good, that makes things a lot easier.
Güzel, bu işi oldukça kolaylaştırır.
Good, because if there's one thing I'm good at, out of the million other things I'm good at, it's infiltrating the enemy with an assumed identity. Named Randy.
- Adı da Randy.
From where I'm sitting, it looks like things are playing out pretty good for you.
Benim bakış açımdan hayat senin için baya iyi gidiyor gibi.
I'm focusing on school, and things are good.
Okuluma odaklanıyorum ve her şey yolunda.
I'm not good in keeping things.
Bir şeyleri koruma konusunda pek iyi değilimdir
All things considered, good.
Olanları düşününce, iyi.
And she is with Gabe, which is a good thing, because when I'm with her, bad things happen, which is why I'm gonna stay far away, right there on that couch.
O artık Gabe ile birlikte. Bu da iyi bir şey çünkü ben onunla olduğumda kötü şeyler oluyor. Tam da bu yüzden ondan olabildiğince uzaktaki kanepemde olacağım.
One of the things you have to learn to sacrifice for the common good is heroism.
Ortak çıkar için feda etmeyi öğrenmek zorunda olduğunuz şeylerden biri kahramanlıktır.
But I'll be satisfied if you just... Finish high school without getting arrested or pregnant, but things are not looking good right now.
Liseyi hamile kalmadan ya da tutuklanmadan bitirsen de gayet memnun olurum ama durumlar hiç iyi görünmüyor.
So, er... yeah, cos life, right, it's all about good and bad things, isn't it?
Bu yüzden nazik davranırım ben, karşımdaki kötü bir gün geçiriyor olabilir veya benim kadar şanslı olmayabilirler.
Summat good happens and summat bad happens, and in my life it's mostly good things and a little bad things.
Çünkü hayatiyi ve kötü şeylerden ibarettir.
You're seeing all the memories that aren't good that are supposed to be, and realizing the things you never said that never got fixed and never will be.
Bütün anıları görüyorsun iyi olmayan, iyi olması gereken ve hiç söyleyemediğin şeyleri fark ediyorsun düzeltemediğin ve asla düzeltemeyeceğin her şeyi.
Opposite things being equally good.
- Zıt şeylerin de aynı güzellikte olmasına.
We were so good together... before I screwed things up.
Beraber bayağı iyiydik. Ben işleri mahvetmeden önce tabii ki.
Things aren't good.
İşler karışık.
things 422
things happen 87
things change 215
things will get better 22
things fall apart 17
things like 24
things to do 42
things will change 18
things have changed 201
things could be worse 16
things happen 87
things change 215
things will get better 22
things fall apart 17
things like 24
things to do 42
things will change 18
things have changed 201
things could be worse 16
things are looking up 44
things are going well 18
things are great 27
things are different 35
things are good 60
things are changing 33
things like this 16
things are bad 21
things changed 35
things are fine 21
things are going well 18
things are great 27
things are different 35
things are good 60
things are changing 33
things like this 16
things are bad 21
things changed 35
things are fine 21
things are different now 78
things like that 163
things got out of hand 38
things would be different 16
things are 35
things are going to change 16
things that 17
good night 12775
good morning 12476
good luck 6133
things like that 163
things got out of hand 38
things would be different 16
things are 35
things are going to change 16
things that 17
good night 12775
good morning 12476
good luck 6133
good evening 5411
good morning to you 106
good job 2434
good boy 1464
good luck tomorrow 38
good afternoon 2327
good morning to you too 27
good to see you 2547
good for you 2168
good to hear from you 16
good morning to you 106
good job 2434
good boy 1464
good luck tomorrow 38
good afternoon 2327
good morning to you too 27
good to see you 2547
good for you 2168
good to hear from you 16
good girl 941
good to know 481
good call 326
good work 1533
good day 1886
good one 705
good luck to you all 17
good work today 50
good on ya 17
good to hear 75
good to know 481
good call 326
good work 1533
good day 1886
good one 705
good luck to you all 17
good work today 50
good on ya 17
good to hear 75