Hearts and minds traducir turco
248 traducción paralela
We can't do such violence to our hearts and minds.
Kendimize böyle bir kötülük yapamayız.
And in your hearts and minds there is also bitterness and hate because you also have a vision of sacred hunting grounds silent and empty of buffalo, elk and beaver.
Çünkü sizin de hayallerinizde kutsal avlaklarda sessizce avlayacağınız buffalolar, geyikler ve kunduzlar var.
If I were disposed to stir your hearts and minds to mutiny and rage,
Ben yüreklerinizi, kafalarınızı azdıracak, ayaklandıracak bir insan olsaydım,..
He reigns over the hearts and minds of men in the name of justice and charity.
O adalet ve merhamet adına kalplere ve akıllara hükmediyor.
Meanwhile, the hearts and minds of all of us are focused on that tent where a baby is being born.
Şimdilik, yüreklerimiz ve aklımız bebeğin doğmakta olduğu çadıra kilitlenmiş vaziyette!
There is an epic quality about the sea which has, throughout history, stirred the hearts and minds of Englishmen of all nations.
Denizlerin destansı özelliği tarih boyunca İngilizlerin kalbini ve aklını çelmiştir.
"When you've got them by the balls... "... their hearts and minds will follow. "
"Onları taş.klarından yakalarsan kalpleri ve akılları da peşinden gelir."
Join the work brigades! We'll join our hearts and minds...
Birleştirin işçi mangalarını Birleşsin kalplerimiz ve hislerimiz...
As our opponents used to say in Vietnam : "Win their hearts and minds."
Düşmanlarımızın Vietnam'da dediği gibi ; "Önce kalplerini ve zihinlerini kazanmalıyız."
Grunts who buy toothbrushes and deodorant for gooks : "Winning of Hearts And Minds." And combat action resulting in a kill :
Kızıllar için diş fırçası ve parfüm alan askerlerimizden... yani "Kalplerini Kazanmak" tan... bir de öldürülen kızıllardan, yani "Savaşı Kazanmak" tan.
They have taken the hearts and minds of our leaders.
Liderlerimizin kalplerini ve beyinlerini aldılar. Zengini ve güçlüyü yanlarına aldılar.
Controls the hearts and minds... of these poor people.
Bu zavallı insanların yüreklerini ve akıllarını kontrol ediyor.
They have taken the hearts and minds of our leaders.
Liderlerimizin akıllarını ve yüreklerini almışlar.
I was up at 6 : 00 this morning learning lines for the rewrites... on the play I'm doing over at the Hearts and Minds Café
"Hearts and Minds Cafe" deki oyunun ezberleri için sabah altıda kalktım.
We encourage them to open their hearts and minds to our teachings,..... that they who slaughter the flesh..... slaughter their own souls, and must be taught the way.
Zihinlerini ve kalplerini, öğretilerimize açma konusunda onları cesaretlendirdik. Eti katleden kendi ruhlarını da katleder, ve bu onlara da öğretilmeli.
Vladimir seems to be winning the hearts and minds of the Russian soldiers.
Vladimir, Rus askerlerin kalplerini ve beyinlerini fethediyor gibi.
It's our own hearts and minds.
Bizi pejmürde eden aklımız ve yüreğimizdir.
It moves through the hearts and minds of people.
İnsanların kalpleri ve zihinleri boyunca hareket eder.
He can have their hearts and minds, sir.
Güvenlerini kazanmış olabilir.
These should be familiar images to everyone who remembers the USS Voyager's triumphant return to Earth after 23 years in the Delta Quadrant. Voyager captivated the hearts and minds of the people throughout the Federation, so it seems fitting that on this, the tenth anniversary of their return, we take a moment to recall the sacrifices made by the crew. Corruption charges were brought today...
- End Game ( Ve işte final )
We're in the hearts and minds of every living being.
Yalnız yaşayan her varlığın, aklında ve kalbindeyiz.
In Phase II, for which an additional 100,000 troops would be needed, allied forces would gain the initiative by June 30, 1966, pacification activities would be expanded aimed at winning the hearts and minds of the South Vietnamese peasantry.
EK OLARAK 100 BİN BİRLİK İHTİYAÇ OLACAK, DESTEK GÜÇLER HAZİRAN 30 1966 DA GİRECEK AKTİVİTELER KAZANMAYA YÖNELİK OLACAK
llluminate hearts and minds with a ray of truth.
Bir gerçek ışığıyla akılları ve yürekleri aydınlatmak istedik.
For thousands of years, the tiger has held a unique place in the hearts and minds of the Indian people.
Binlerce yıldır, kaplan Hint halkının duygularında ve yüreklinde kendine eşsiz bir yer bulmuştur.
Hearts and minds.
Kalplerde ve zihinlerde.
It's a battle for the hearts and minds of the people of South Vietnam.
Bu Güney Vietnam halkının kalpleri ve düşünceleri için bir savaştır.
She who brought us up from the mud and molded us into what we are has given me sight into the hearts and minds of others.
Bizi çamurken alıp şimdiki şeklimize sokan efendimiz bana diğerlerinin kalbini ve düşüncelerini görme yetisini verdi.
But here I am, trying to work my way back to the hearts and minds of this practice.
Ama işte buradayım, bu kliniği yeniden fethetmenin yolunu bulmak için.
They thought that would capture the hearts and minds of of the Muslim masses that people would realize that the strength and victory were on the side of the jihadis.
Bunun Müslüman kitlelerin gönüllerine ve zihinlerine yerleşeceğini halkın güç ve zaferin, cihatçıların yanında olduğunu fark edeceklerini düşünüyorlardı.
Don't give yourselves to these men, machine men with machine minds and machine hearts.
Kendinizi makine kalpli, makine... düşünceli bu makine insanlara teslim etmeyin.
- We're out of our minds. - And into our hearts.
- Mike, çıldırmış olmalıyız.
Who'd open their minds and hearts... to the real glories of the human spirit past and present.
İnsan ruhunun geçmişteki ve şu anki gerçek ihtişamına onların akıllarını ve yüreklerini kim açacak?
That this heritage would ever be applied towards destruction was farthest from their minds and hearts.
Biz daha bitmedik. Dikkatli ol, Yüzbaşı. General babanız olabilir, ama ben İmparator'un danışmayım.
We're out of our minds. And into our hearts, though.
Ve kalplerimize girdik.
Then let us go forth to the mountain of God, that he may write his commandments in our minds and upon our hearts forever.
O halde Tanrı'nın dağına gidelim, böylece emirlerin sonsuza dek beynimize ve kalbimize işlesin.
I think it is time that we opened up our frontiers... our minds, and our hearts.
Bence artık sınırlarımızı, zihinlerimizi, kalplerimizi açmanın vakti geldi.
But such a thing is inconceivable, you see... because we're given such a long time... to make up our minds... and our hearts.
Ama öyle birşey imkansız. Çünkü aklen ve kalben emin olmamız için yeterince zaman veriyorlar bize.
The Oracle knows the minds and the hearts of all the people.
Kahin tüm insanların düşüncelerini ve kalplerindekini bilir.
So we must be ready to fight in Vietnam, but the ultimate victory will depend upon the hearts... and the minds of the people who actually live out there.
Yani Vietnam'da savaşmaya hazır olmalıyız ancak nihai zafer orada yaşayan insanların kalplerinde zihinlerinde yatmaktadır.
The moment I set that in motion, it'll cause a few hearts to flutter and a few minds to get busy.
Bunu eyleme geçirdiğim anda, kimi yürekler pırpır edecek, inan bana kimilerinin kafasında kırk tilki faaliyete geçecek.
Those who confuse our students, their passionate minds and hearts.
Öğrencilerimizin aklını karıştırıp ihtiraslı fikirlerinin önüne geçmek istiyorlar.
Do whatever you have to to transform and transmogrify this school into a special place, where the hearts and souls and minds of the young can rise, where they can grow tall and blossom out from under the shadows of the past,
Bu okulu, gençlerin kalplerinin ve ruhlarının büyüyebileceği geçmişin gölgesinden kurtularak, serpilecekleri ve filizlenebilecekleri fikri hür insanlar hâline dönüşebilecekleri özel bir yer hâline dönüştürmek için, ne gerekiyorsa yap.
Lord, let your wisdom cleanse our hearts and guide our minds so that our actions are free from fornication, lies, debauchery, lust and all manner of sin and damnation.
Tanrım, hikmetin kalplerimizi temizlesin ve akıllarımızı rehberlesin... öyle ki, yaptıklarımız zinadan, yalanlardan, sefahatten, şehvetten, ve her türlü günah ve beladan uzak olsun.
We have to force these companies to operate safely and responsibly with all our best interests in mind, so that when they don't we can take back our resources and our hearts and our minds, and do what's right.
Bu şirketleri güvenli ve sorumlu bir biçimde, bizim çıkarlarımızı gözeterek... çalışmaları için zorlamalıyız, öyle ki buna uymadıklarında... kaynaklarımızı, yüreklerimizi ve zihinlerimizi geri alıp doğru olanı yapabilelim.
So until that day we have a duty under God to seek the truth not with our minds where fear and hate turn commonality into prejudice but with our hearts but we don't know better.
Bu yüzden, o güne kadar... Tanrı'nın huzurunda, gerçeği... korku ve nefretin ön yargılara dönüştüğü... beyinlerimizle değil... ama kalplerimizle... aramak gibi bir yükümlülüğümüz var.
It will always live in our minds and hearts.
Kalplerimiz ve akıllarımızda yaşamaya devam edecek.
When Dusty Miller died, something in the hearts... and minds ofevery man died with him.
Dusty Miller öldüğünde herkesin aklındaki ve kalbindeki bazı şeyler de öldü.
- Hearts and minds. - Sir?
Komutanım.
You feed our hearts And you free our minds
You feed our hearts And you free our minds
Young man, you've opened our minds and swayed our hearts.
Genç adam, görüşümüzü değiştirdin ve gönlümüzü çeldin.
Ladies and gentlemen, open up your hearts and prepare your minds... for a supersensory experience the likes of which you have never known.
Bayanlar ve baylar, hiç bilmediğiniz, olağanüstü önsezi tecrübesi için kalplerinizi açın ve beyinlerinizi hazırlayın.
heart 404
heartbeat 33
heartless 34
heartbreak 27
hearts 66
hearted 198
heartbreaker 20
heartburn 19
heart rate 87
heart beating 18
heartbeat 33
heartless 34
heartbreak 27
hearts 66
hearted 198
heartbreaker 20
heartburn 19
heart rate 87
heart beating 18
heartbreaking 30
heart attack 174
heart failure 23
heart surgery 35
heartedly 17
heart disease 37
heartbroken 26
heart rate's 34
heart attack 174
heart failure 23
heart surgery 35
heartedly 17
heart disease 37
heartbroken 26
heart rate's 34