English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ H ] / Hold up

Hold up traducir turco

7,023 traducción paralela
Just a statue for you to hold up in a house you stole from a colonist.
Evin bir köşesinde dursun diye bir koloniciden çaldığın bir heykel sadece.
Hold up, hold up.
Durun bakalım.
Noah, hold up.
Noah, dur.
Hold up.
Bekle.
Whoa, hold up. [chuckling] Hold up.
Yuh, dur hele. Dur bi...
Hold up your arms.
- Kollarını kaldır.
Backstrom's job is to solve the crime, it is my job to make sure that he does so in a way that can hold up in court.
Backstrom'un işi suçu çözmek, benim işim ise mahkemede desteleyebilecek bir usulle yaptığından emin olmak.
Hold up, hold up.
Bekle.
Hold up!
Durun!
The Faith and the Crown are the two pillars that hold up this world.
Din ve Krallık, bu dünyayı ayakta tutan iki temeldir.
Wait, Edwin, hold up.
- Hayır, Edwin!
That's gonna hold up in a court of law and I know when to pick a side.
Mahkemede de desteklenecektir. Artık bir tarafı seçmem gerekiyor.
- Okay, hold up.
- Tamam, bir dur.
I don't want to hold up the line.
Sırayı bekletmek istemiyorum.
Hold up.
Dur biraz.
Hold up.
Sakin ol.
- Isaac : Hold up.
- Dur bir dakika.
Hold on, hold up.
- Dur bakalım, dur.
Hold up.
Bekle, bekle.
Hold up. What do we need peg-leg's help for?
Tahta bacaklıya neden ihtiyacımız var ki?
Hold up, who gets to sing the Sandy part?
Durun, Sandy rolünü kim aldı?
! Hey, I held up my end of the bargain! You better hold up yours!
Ben anlaşmanın kendime düşen tarafına uydum sen de aynısını yapsan iyi olur!
Okay, hold up.
Tamam, bir bekle.
I can't... wait, hold up. What was that?
Ben de... bekle, bekle.
You hold up a white piece of paper and you ask, "What's this?"
Beyaz bir kağıdı eline alır ve "Bu ne?" diye sorarsın.
Hold up.
Durun.
Hold up. Hold up!
Destek olun!
Let's hold up here.
Burada duralım.
66, we're hold up inside compound at grid...
66 konuşuyor içeride kendimize bir direnek noktası açtık..
Hold up.
Dikkat et.
Does this mean we are literally gonna hold up this pawn shop?
Bu rehin dükkanını gerçekten soyacağımız anlamına mı geliyor?
Now, hold up a second, because this is no joke.
Şimdi bir saniye bekle çünkü bu işin şakası olmaz.
Hold up.
Şimdi... tutun.
Can you hold him up?
Onu tutabilir misin?
- Hold him up.
- Sıkı tut.
Hey. When you go back in there, you hold your head up, you understand?
Oraya tekrar gittiğinde başını dik tut, anladın mı?
They had me on hold for 20 minutes and I hung up. I...
Beni 20 dakika beklemeye alınca telefonu kapatmıştım zaten.
We don't have enough men to hold the North if the other Houses rise up against us.
Diğer haneler bize karşı ayaklanırsa, Kuzey'i tutacak kadar adamımız yok.
Hold up.
Dur bakalım.
Hold it up.
Yukarıda tut.
- Hold up.
- Durun!
You waited on hold for an hour and ten minutes just for me to hang up on you mid-sentence.
Konuşmanın ortasında telefonu suratına kapatmam için tam bir saat on dakika bekledin.
We'll all just have to try and hold our heads up high and move on.
Hepimiz başımızı dik tutmaya çalışmamız ve hayatımıza devam etmemiz gerekiyor.
- I'll hold it from up here.
- Buradan tutacağım.
Now hold it up against the anterior wall.
Şimdi öndeki duvara yakın tut.
Hold on, I think I saw one right up here.
Dur bekle, sanırım hemen şurada bir tane görmüştüm.
I'm staring at a warrant for 200 crates of primo Qreshi sea salt that magically got up and walked into your hold.
Elimde büyülü bir şekilde gelip depona giren 200 sandık Primo Qreshi deniz tuzuna ait Warrant bulunuyor.
I got Finn Hudson to sign up, and he's the captain of the football team, so... who knows what our future could hold?
Finn Hudson'ı takıma aldım ve o futbol takımı kaptanı, yani geleceği kim bilebilir?
NOW RIGHT BEFORE YOU'RE GOING TO GET YOUR HAND UP TO THE TOP, HOLD IT REALLY TIGHT, SPIT IN YOUR PALM, RUB IT AROUND THE TOP, POINT IT AWAY,
Elini yukarı kaldırmadan önce bunu sıkıca tut, avucuna tükür, üstte ov, uzaklaştır, yıldızlara fırlat tamam mı?
No, you have to hold the camera high to keep your chin up.
Çenen dik çıksın diye kamerayı yüksek tut.
Hold it up, up, up. - -All right. Look away, look away.
Öbür tarafa bak, öbür tarafa.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]