I bet you traducir turco
11,363 traducción paralela
I bet you'll be moving up soon.
Yakında sen de gelirsin kesin öne.
But when all is said and done... I bet you'll give me everything I want.
Fakat tüm bunlar sona erdiğinde adım gibi eminim bana her istediğimi vereceksin.
- Oh-ho! I bet you're married to Mr. Tiger over there, eh?
Eminim şuradaki kaplanla evlisindir.
Oh, I bet you do!
Sevdiğine eminim.
I bet you do.
Sevdiğine eminim.
Mm. I bet you have a big bone.
Eminim senin büyük bir kemiğin vardır.
I bet you drove them wild.
Bence onları deliye çevirmişsindir.
I bet you'd look really cute in my apron.
Önlüğüm sana çok yakışır.
- I bet you do.
- İstersin tabii.
I bet you will.
Eminim edersin.
- I bet you can order one off a website. - I don't want to order one.
Ismarlamak istemiyorum.
Hey, I bet you know a thing or two about mechanics.
Bahse varım motor tamiri hakkında bir iki şey biliyorsundur.
I bet you have.
Eminim etmişsindir.
I bet you're keeping busy.
İşin başından aşkındır.
Well, if you redo the test, and just tell him the brand and flavor of ice cream sandwich and every single ingredient in it, ambient air temperature, the time of day, and what he had for lunch, I bet you a hundred bucks you get a normal reading then.
Testleri tekrarlarsan, dondurmalı sandviçin markasını tadını, içindekileri, ortamın hava sıcaklığını zamanı, öğlen ne yediğini söyle, o zaman eskisiden yüz kat fazla alırsın.
Yeah, I bet your brothers are helpless compared with you, huh?
Eminim kardeşlerin sürekli seninle karşılaştırılırdı değil mi?
I bet you're attracted to me.
- Ben etkilendiğini itiraf et.
I bet you I'd have a chance.
Bir şansım olduğuna bahse girerim.
I bet you 20 million bucks this guy killed our thief, or he can lead us to who did.
20 milyon dolara bahse girerim ki bu adam bizim hırsızı öldürdü. ya da katili bulmamızda bize yol gösterebilir.
I bet you 5 bucks you're wrong.
5 dolarına bahse girerim ki yanılıyorsun.
Captain, I bet you used to smoke cigars on the job all the time, right?
Başkomiserim, kalıbı basarım ki siz görevdeyken düzenli puro içiyormuşsunuzdur, değil mi?
I bet you also didn't want your-your business to suffer from the reports of your negligence.
Eminim işinizin ihmâlkarlık raporlarından kötü manada etkilenmesini de istemediniz.
I bet you are.
Eminim öyledir.
Yeah, I bet you don't.
Tabii, eminim öyledir.
I bet you'd like that, wouldn't ya?
Eminim bu hoşuna giderdi, değil mi?
I bet you've never said that before.
Bunu daha önce hiç söylemediğine bahse girerim.
I bet you're damn good at chess, Bill.
Bahse girerim ki sen satrançta çok iyisindir, Bill.
No, but I bet he'll be glad to see you.
Hayır, ama sizi gördüğüne sevineceğine eminim.
I bet the other dirtbags don't say they really mean whatever it is you're about to say, though.
Diğer pislikler, söyleyecekleri şeyi içten söylediklerini söylemiyordur eminim.
Ooh, i bet the guards loved seeing you walk their way.
Adım gibi eminim ki gardiyanlar seni yollarında yürürken görmeye bayılmışlardır.
I bet he can't tell when you're faking it.
Yalan söylediğinde yiyordur kesin.
It's so easy to talk with you, but I bet it means nothing! I hate you!
Sizinle konuşmak çok kolay ama hiç bir anlamı yok.
You bet I'm serious.
- Epey ciddiyim.
I assumed you'd lost a bet.
Bir bahsi kaybettiğinizi düşünüyordum.
Pretty sure that you're gonna think it's a terrible idea and you'll probably have 30 really smart reasons why it is but, um... bet I won't.
Bunun berbat fikir olduğunu düşüneceğinden eminim ve muhtemelen neden öyle olduğuna dair 30 tane neden sıralayacaksın ama...
I made a bet with Kubiack, you know... Juror 1.
Kubiack'la bahse girdik, bilirsiniz... 1 numaralı jüri.
I bet you were hiding.
Onu görmedim.. Bahse girerim saklanıyordun.
I bet if we took a poll around here of, "who would you rather die, Kara or Hunter?" If we pulled some sort of "American Idol" thing where you could text in your results, you... you'd go down pretty easy.
Şurada "Kimin ölmesini istersiniz, Kara'nın mı, Hunter'ın mı?" diye anket yapsak, American Idol'daki gibi sonuçları yazsak, sen bayağı aşağılara düşersin.
I'll bet you're great at this game...
Bahse girerim iyisindir de...
I'll bet you'd love it.
Çok seveceğine iddiaya varım.
You see, Lando and I were playing sabacc, and I kinda bet Chopper.
Bakın, Lando ve ben Sabacc oynuyorduk ve ben bir nevi... Chopper'ı bahis konusu yaptım.
Well, I bet this is exciting for you.
Eminim bu senin için çok heyecan verici olacak.
You bet your sweet ass I saw Lawnmower Man.
Tabii ki de izledim ulan. O filmde danışmandım.
Bet you'll still be sleeping by the time I get in.
Ben oraya girdiğimde sen uyuyor olursun.
You don't want to sell me nothing, I'll bet you for it.
Bana satmak istemiyorsan, bahse girelim.
I'll bet you a dollar... I can knock you out in one punch.
Bir dolara bahse varım ki seni bir yumrukta yere sererim.
Well, if this has anything to do with Wesen fertility, I'll bet you Monroe and Rosalee know something about it.
Wesen doğurganlığıyla ilgili bir konuysa eminim Monroe'yla Rosalee'nin haberi vardır.
I bet you did.
- Eminim duymuşsundur.
and I bet that makes you feel real bad.
Ve bahse girerim bu, sana kendini kötü hissettiriyordur.
[laughing] I'll bet you were.
- Eminim öyledir.
And once you do that, I bet the next picture will be way cuter.
Bunu yaptığında eminim sonraki fotoğraf daha tatlı görünecek.
i bet you were 16
i bet you are 71
i bet you can 17
i bet you do 133
i bet you will 20
i bet you did 66
i bet you don't 18
i bet you have 28
i bet you would 39
i bet you could 17
i bet you are 71
i bet you can 17
i bet you do 133
i bet you will 20
i bet you did 66
i bet you don't 18
i bet you have 28
i bet you would 39
i bet you could 17