Is that a joke traducir turco
502 traducción paralela
Is that a joke?
Bu bir şakamı?
Is that a joke?
Bu bir şaka mı?
- Is that a joke, Uncle?
- Bu bir şaka mı amca?
- Is that a joke?
- Şaka mı ediyorsun?
Is that a joke?
Sizce bir şaka mı bu?
Is that a joke?
Bu bir espri miydi?
- Hey, is that a joke about Houdini?
- Hey, Houdini hakkında söylediklerin şaka mıydı?
Is that a joke?
Şaka mı?
- Is that a joke?
Şaka mı bu?
Is that a joke?
- Evet canım.
- Is that a joke?
- Şaka mıydı bu?
is that a joke?
Şaka mı bu?
Is that a joke at my expense?
Benimle alay etmek için mi yapılmış bir şakaydı bu?
That's not a bad ending for a practical joke, is it?
Fena sonuçlanmadı ha?
And another is to see a boy panic when I joke that I might kiss him.
Bir de, öpeceği dedim diye, bir gencin paniğe kapılması.
I can make a joke that this whole sorry business... is worth it for the trouble I've caused you.
Sana çektirdiğim onca çile için özür dilesem şaka gibi gelecektir kulağa.
Do we tell the man who jumps that the parachute doesn't work... or is it a sort of practical joke that he finds out on the way down?
O açılmayacak paraşütle atlayan adama durumu önceden söyleyecek miyiz yoksa bu soğuk şakayı aşağıya inerken mi anlamış olacak?
For a critic, that first step is his first joke.
Bir eleştirmenin ilk şakası onun ilk adımıdır.
Then along comes a joke that shouldn't be made because the show he's reviewing is a good show.
Sonra yapılmaması gereken bir şaka yapar çünkü eleştirdiği oyun iyi bir oyundur.
That illness is a joke.
Hastalık hikayesinin tek kelimesine bile inanmıyorum.
His quip has become a sort of motto that I quote as a joke but it is for me the most serious definition of intelligence.
Şaka gibi alıntıladığım esprileri bir slogan olmaya başlıyordu ama benim için aklın anlamı çok önemlidir.
It's just a joke, that's all it is.
Sadece bir mizah, hepsi bu.
A feeling that some sort of macabre joke is being played on us.
Bir tür eşek şakası bizim üzerimizde deneniyor.
- Is that an offer or a joke?
- Bu bir teklif mi yoksa bir şaka mı?
That's the kind of joke made by a man who is trying to hide his feelings.
Bu, duygularını saklamaya çalışan bir adamın yaptığı bir şaka.
But what a hideous joke when you consider that man's only driving passion is to destroy.
İnsanın en güçlü içgüdüsünün yok etmek olduğunu düşününce ne iğrenç bir şaka!
A joke? Lovers resting in peace, side by side? Is that your idea of a joke?
Sevgililerin yan yana, huzur içinde yatmasını şaka olarak mı görüyorsunuz?
Is there anything that isn't a joke?
Sizin için ciddi birşey var mı?
Is it the old Groucho Marx joke... that I don't want to belong to any club that would have me for a member?
Şu eski Groucho Marx esprisindeki gibi... Benim gibi birini bile üyeliğe kabul edecek bir derneğe asla üye olmazdım.
You know that old joke, how you can tell when a junkie is lying?
O eski fıkrayı bilirsin, eroinmanın yalan söylediğini nasıl anlarsın?
And the fact that I've gotten it is just basically a joke.
Ve elime geçmiş olması sadece basit bir tesadüf.
What is that, a joke?
Nedir bu, bir şaka mı?
- That is a joke.
- Şaka yapıyor.
Is that your idea of a joke?
Şaka anlayışın bu mu?
See, this is the part where you're supposed to make a joke about Al being quick in the sack so I can laugh and see that you're not really mad or anything.
Burası senin, Al'ın iş bitirmesi hakkında espri yapacağın kısım. Böylelikle ben de gülerim ve senin kızmadığını anlarım.
That letter is a joke.
O kart, saçma bir saka gibi.
We used to joke that being in the army is not a matter of life and death.
Askeriyenin ölüm kalım meselesi olmadığına dair espri yapıyorduk.
That is a joke.
İşte bu bir şaka.
Whoever played that joke is playing in a league they're just not ready for.
Bu ligde, bu şakayı her kim oynarsa oynasın, hiç hazır değildir.
To say that Nissan is anywhere close to this car is a joke.
Nissan ile bu arabayı kıyaslamak şaka gibidir.
Is that a joke?
Şaka, değil mi?
- Bye, bye. That's it. - This is a joke already.
Dalga mı geçiyorsunuz?
Thank you. I know that's a silly joke, but it does illustrate our central thesis today, which is "Here and Now in the Fast-Moving Computer Age."
Biliyorum, bu kötü bir fıkraydı, ama bugünkü ana konumuzla ilgili.
Is that some kind of a joke? !
Bir tür şaka mı bu?
A joke is something that makes people laugh.
Şey, espri insanı güldüren birşeydir.
And frankly, in Memphis we think that other sauce is kind of a joke.
Ve dürüst olayım, biz Memphis'te..,... o diğer sosun, çok komik olduğunu düşünürüz.
If that is a joke, I am not amused.
Şayet bu bir şakaysa, hoşlanmadım.
Is that supposed to be a joke?
Bunun şaka olduğunu mu sanıyorsun?
You know something? That's a fucking practical joke. - That's what that is.
Biliyor musun... bu iş şaka gibi.
- Is that supposed to be a joke?
- Şaka mı bu şimdi?
- That life is a joke!
Şu hayat bir şaka!
is that you 2352
is that it 2484
is that so 1463
is that right 2297
is that your dog 17
is that your sister 22
is that okay with you 61
is that 1576
is that all you can say 40
is that all there is 18
is that it 2484
is that so 1463
is that right 2297
is that your dog 17
is that your sister 22
is that okay with you 61
is that 1576
is that all you can say 40
is that all there is 18
is that understood 245
is that your car 43
is that your daughter 28
is that all you care about 23
is that all you got 152
is that a threat 163
is that what you want 740
is that all 744
is that a 177
is that clear 774
is that your car 43
is that your daughter 28
is that all you care about 23
is that all you got 152
is that a threat 163
is that what you want 740
is that all 744
is that a 177
is that clear 774