English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ J ] / Jell

Jell traducir turco

795 traducción paralela
Now, just put that bag of Jell-O over here.
Şu jöle torbasını şuraya koyun.
- Sorry, Nick, it won't jell.
- Affedersin Nick, tutmaz.
- But if that yarn about Rienzi doesn't jell
- Fakat Rienzi hikayesi tutmazsa...
I'm the first to admit it didn't jell as fast as we'd like.
Tamam, kabul ediyorum, umduğumuz kadar hızlı ve kolay olmadı.
That's just like Jell-O on springs.
Sanki yaylı yatağa konmuş bir pelteye benziyor.
You see, if it doesn't jell, it isn't aspic, and this ain't jelling.
Bir şeyler mantıklı gelmiyorsa gelmiyordur ve gelmiyor.
- Jell-o?
- Meyvalı jöle?
So anyway, I ordered the Jell-O mold.
Her neyse jöleli pasta ısmarladım.
It's gonna be a green Jell-O with cherries.
Kirazlı yeşil jöle olacak.
# Jell-O brand gelatin #
# Jell-O marka jelatin #
Hey, you want that Jell-O, man?
Hey, o Jell-O'yu istiyor musun dostum?
Jell-O.
Jöle.
Jell-o shots!
Şekerli shotlar!
Oh, God. Those jell-o shots are coming up.
Ah, şekerli shotlar geri geliyor.
Oh, you know, Jell-O, something like that.
- Anahtarı? Araba için mi diyorsun?
We got 100 chicken fricassees, 300 lime Jell-O...
100 tane tavuk yahnimiz, 300 limonjelli tatlı,
I don't want his last meal to be Jell-O.
Son yemeğinin jöle olmasını istemiyorum.
Hope you enjoy the 3,000 pounds of Jell-O. "
"Umarım 1 400 kg jöleyi seversiniz."
3,000 pounds of Jell-O?
1 400kg jöle mi?
Where would I put 3,000 pounds of Jell-O?
1 400kg jöleyi nereye koyarım?
Besides, only Clouseau would be stupid enough to send me 3,000 pounds of Jell-O.
Ayrıca ancak Clouseau bana 1 400kg'luk jöle yollayacak kadar aptal olabilir.
Wait till you get in there, you'll be Jell-O guts.
Oraya giden kadar bekle bakalım, jöle gibi olacaksın içeride.
So put some Jell-O down your pants.
O halde külotuna jöle koy.
I'm surprised I don't look like strawberry Jell-O.
Çilekli jelibon gibi görünmediğime bile şaşırdım.
If you leave it there, you get a blister and you gotta eat Jell-O all week.
Eğer orada bırakırsan, onu kabartırsın ve bütün hafta boyunca jöle yemen gerekir.
J.B. will call me at 2 in the morning and ask if you can trace fingerprints on Jell-O stuff like that. Actually, I'm working on a little story of my own right now.
Ve ayrıca şunu da biliyoruz ki, eşinizle olan evliliğiniz karşılıklı güven temellerine oturmamış çünkü kötü adamlar bizmişiz gibi şunu hala bize doğru tutuyorsunuz ki, yanlış yapıyorsunuz.
It's a Jell-O mould.
Oyun hamuru.
He's turning into jell-o.
Jell-O ( jöle )'ya dönüşmek üzere..
Jell-o!
Jell-O!
- I found you naked with Jell-O!
- Seni jöleyle çıplak yakaladım!
You have to eat this whole bowl of Jell-O.
Kavanozdaki tüm jelibonları yemen gerek.
- Hold the Jell-O.
- Jelibonları koru.
"No more Jell-O for me, Mom!"
"Bana artık jöle verme anne!" diyeceğim.
If you move back into the house, you can have a big, juicy bowl of Jell-O.
Eğer eve geri taşınırsan, büyük jöleli puding'e sahip olabilirsin.
I subscribe. It has Packard, Studebaker, Jell-O. Things from home.
Abone oldum.
And then they add some Jell-O powder and some flour... and sometimes some soap, then they dump it all over me.
ve üzerine jöle ile un ekliyorlar... bazen de biraz çorba, sonra benim üzerime döküyorlar.
Pumpkin jell-O.
Kabak tatlısı.
I was eating my jell-o when you hit me, baby.
Bana vurduğunda peltemi yiyordum, bebek.
- Green lime Jell-O for dessert.
- Tatlı olarak da ıhlamurlu yeşil jöle.
Green lime Jell-O.
- Kesinlikle 12 : 30'da! - Yeşil jöle ha?
I couldn't get myself to make one of those Jell-O molds.
Kendimi şu Jell-O pastalarından yapmaktan alıkoyamadım.
It looks like a giant Jell-O mold.
Dev birjöle gibi görünüyor.
I hate Jell-O.
Jöleden nefret ederim.
Oh, come on. There's always room for Jell-O.
Doğru söyle, jöle için her zaman yer vardır.
- You want some Jell-O?
- Jöle ister misin?
There's not gonna be much on it. My arm feels like Jell-O right now.
İyi adam değil ama şu anda kafayı yemiş durumdayım.
- That's her Jell-O mold.
- Bu jöle tatlısı.
Does your cat, by any chance, eat Jell-O?
Kedin acaba jöle yiyor mu?
I hear that they make the greatest kidney fricassee with pineapple Jell-O. It's really special. Party time.
Duyduğuma göre, en nefis... böbrek sote orada yapılıyormuş, hem de ananaslı jöleyle.
This is all Jell-O.
Bunun hepsi jöle.
- Jell-o?
- Jell-O mu?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]