English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ J ] / Just come over

Just come over traducir turco

946 traducción paralela
Stop fighting and just come over here!
Bırak kavgayı, buraya gel! Yanımıza gel!
- I just come over here to apologize.
- Buraya özür dilemeye geldim.
- No, no. We've just come over for a warm.
- Hayır, sadece ısınmaya geldik.
Now, you just come over here and make yourself comfortable.
Şimdi gelin şöyle, rahat edin.
- The guy just come over and said :
- Evet, adam gelip dedi ki :
Or did you just come over to add interesting items to your diary? Like the name and description of that French girl you swam out to.
Ajandana o genç Fransız kızın ismi gibi, şeyleri eklemek için mi geldin?
In case you're both wondering why I'm here... I've just come over to start looking through the family estate.
Neden burada olduğumu merak ettiğinize göre sadece malikanenin durumunu görmeye geldiğimi söyleyebilirim.
JUST COME OVER WITH THE DEATH CERTIFICATE.
Direkt ölüm belgesiyle gelin. Burada imzalayabilirsiniz.
Or why couldn't you just come over to the house?
Ya da neden sadece eve gelmedin?
Well, I just come over to ask you fellas kind of hold it down a bit.
Şey, ben sadece siz beylerin biraz daha sakin olmanızı rica etmeye geldim.
Please, just come over here.
Lütfen. Buraya gel.
Why don't you just come over here where you should be?
Sadece nereye aitseniz orada durun lütfen.
I just thought I'd come over and patch things up from last night.
Buraya uğrarsam, dün akşam aramızda geçen tatsızlığı gideririz dedim.
I just wanted to tell you, if you get out west, come look the place over.
Bilmeni isterimki eğer yolun batıya düşerse gel bir uğra, mekana bir göz at.
We just come back from rowing our mail over to the Jennie Cushman.
Biz de şimdi göndereceklerimizi Jennie Cushman'a götürmüştük.
Just a minute. Folks, come over.
Millet, buraya gelin.
- She might just as well come in and stay till after the rain's over.
- Yağmur dinene kadar gelip içeride durabilir.
# Just like a symphony... # What's come over you?
Canını sıkan ne?
Sweetheart, please, please come over Just this once, please, please.
Tatlım lütfen, lütfen sadece bir kez olsun buraya gel. Lütfen, lütfen.
Let's just be grateful it's over for you at last, and you can come home.
Sonunda bitmiş olmasından dolayı minnettar olmalısın artık eve dönebilirsin.
If you'll just tell me what size police badge you wear, I'll come over and pin it on your chest.
Taktığın polis rozetinin büyüklüğünü söyle de gelip göğsüne iliştireyim.
Just as it may seem the best would come to pass and that I might triumph over the sun, the rain, I was threatened by a new enemy.
Tam işler iyi gidiyordu ki, güneşli ve yağmurlu havalardan sonra başarmak üzereydim ki, ortaya yeni düşman çıktı.
Rhoda, you just come right over here and see me.
Rhoda, gel de yanıma otur bakalım.
Well, I was just saying that the only thing that can help the Allies is for the Americans to come over here and come over quick.
Sadece diyordum ki, müttefiklere yardım edebilecek tek şey Amerikalıların buraya gelmesi, hem de çabuk.
The folks went to bed, so I thought I should just come on over.
Bizimkiler yattı, ve ben de gelmem gerektiğini düşündüm.
Just the man I want to see. Come on over.
Tam da görmek istediğim kişisin.
So I just let her think I come over in a cab.
Bu nedenle bir taksi ile geldiğimi düşünsün istiyorum.
He just said for me to tell you and to call Mr Diamond to come over.
Sadece, sana söylememi ve Bay Diamond'ı çağırmanı istedi.
Just pass the notes over to me as they come in.
Sadece geldikçe kağıtları bana yolla.
I just locked the door and took my two babies and come over here to Granma.
ve iki çocuğumu alıp büyükannemin yanına geldim.
Oh, you mean seasickness. Just get the car and come right over.
Arabaya atla ve hemen buraya gel.
I could come right back here and take over your ranch just south of town.
Geri dönünce de, güneydeki çiftliğini yönetmek istiyorum.
- Yes, come over just in case.
- Tamam, sen yine de gel.
Just like the Germans, you come and take over.
Almanlar gibisin, gelip yönetimi devralıyorsun.
So if you want this dollar you just come right on over here and get it, sonny boy.
Eğer bu parayı istiyorsan o zaman buraya gel ve al evlat.
Our organisation did not arrange for you to come over from the Russians just for amusement, Number Three.
Örgütümüz sizin Ruslardan bize gelmenizi eğlence için ayarlamadı Üç Numara.
I come from over there... just around the corner from you.
Ben oradan geldim. Tam sizin köşebaşınızdan.
They figured we couldn't get over this, so we'd come to them. Just like the others done.
Burayı aşamıyacağımızı ve tıpkı diğerleri gibi kucaklarına düşeceğimizi düşüneceklerdir.
Ike's place is right over here, you just go right down here, around, and come right up back of it.
Ike'ın yeri tam şuradadır. Dosdoğru buraya gideceksiniz çevresinden dolanacaksınız ve tam arkasına çıkacaksınız.
Hey, listen, anytime you want a free ride you just come right on over.
Hey, dinle, ne zaman bedava bir tur istersen... oraya gel. Benim için zevktir.
They may have come from our parts, or just flown over there.
Bizim oralardan gelmiş ya da geçmiş olabilirler.
So you just, uh, leave all her things packed up, and I'll get them to come over and collect her in the morning.
Yani sen her şeyini topla ve buradan git... ben sabah oraya gider onlara durumu anlatırım.
Can't I just come over?
Öylesine uğrayamaz mıyım?
Why did you come over here after just getting home?
- Neden evden hemen sonra buraya geldiniz?
Wait till you see it. We want you to come over, whenever you like. If you're alone, just come on over.
Kendini yalnız filan hissettiğinde, ne zaman istersen gelmeni istiyoruz.
Just thought I'd come over and say hello to you.
Gelip sana merhaba demek istedim.
We just don't want to come over for dinner.
Yalnızca yemeğe gelmek istemiyoruz.
Come on. Just get to me over here.
Haydi, sadece beni oraya al.
I don't mean the whole show... I'd just like to come on, make some brief farewell statement and then turn the show over to Jack Snowden.
Programın tamamını kastetmiyorum sadece çıkıp kısa bir veda konuşması yapmak ve programı Jack Snowden'e devretmek istiyorum.
NOW, YOU JUST COME ON OVER HERE.
Artık buraya gel.
Just stay there. I'll come right over.
Birazdan orada olurum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]