New life traducir turco
4,859 traducción paralela
I want to start a new life here, but that doesn't mean there has to be this kind of distance between us.
Burada yeni bir hayata başlamak istiyorum ama bu aramızda mesafe olacak demek değil.
You have to start a new life where no one can find you, or else you're dead, and Maisey's doomed to a life of misery.
Kimsenin seni bulamayacağı yeni bir hayata başlaman gerek yoksa öleceksin ve Maisey'nin ıstırap dlu bir hayatı olacak.
And I saw new life.
Ve sonrasında yeni bir hayat gördüm.
New life.
Yeni bir hayat.
I came to Hamburg to make a new life.
- Hamburg'a yeni bir hayat kurmak için geldim.
This could be, like, a doorway to a whole new life, where we have it all.
Bu yeni hayatımıza bir başlangıç kapısı olabilir.
Grace Kelly... now Her Serene Highness, the Princess of Monaco... has left behind everything she's ever known for a new life in a new world, destined to live happily ever after with her charming prince.
Grace Kelly... şimdi Yüce Majesteleri, Monako Prensesi kaderindeki çekici Prensiyle yeni bir dünyada, yeni bir hayat için sonsuza değin mutlu yaşamak üzere, bildiği herşeyi geride bıraktı.
So I have a gift for you, as to help you on your way in your new life.
Yeni hayatında sana yardımcı olacak bir hediye vermek istiyorum.
Go to Mexico. Maybe even start a new life.
Meksika ya da gidcegiz. belki yeni bir hayat da kurariz.
I want to be the one... who makes him start a new life because I took it away from him.
Elinden aldığım için, onu yeni bir hayata başlatmak zorunda bırakan kişinin ben olmasını istiyorum.
Don't ever be afraid of your new life.
Yeni hayatından asla korkma.
Yeah, I was just trying to get a new life.
Biliyorum, sadece kendime yeni bir hayat edinmeye çalışıyordum.
I got a whole new path, a whole new life.
Artık başka bir yol çizdim kendime, bambaşka bir hayat.
But we thank you so much... For supporting us in our new life together, for forgiving Nick.
Ama yeni hayatımızda... bize destek olduğunuz ve onu affettiğiniz için size müteşekkiriz.
What about school and football and your wonderful new life?
ya, okul, futbol ve mükemmel bir hayat yaratmaya ne oldu?
A new life is beginning for us and I think I'm ready.
Bizi yepyeni bir hayat bekliyor ve hazır olduğuma inanıyorum.
It took them some time to get used to their new life.
Yeni hayatlarına alışmaları için biraz zamana ihtiyaçları varmış.
I have a new life now.
Artık yeni bir hayatım var.
Perhaps our death could give her a new life.
'Belki de ölmemiz onun için yeni bir hayat olabilirdi.'
Here you are at the beginning of your new life.
Buyrun Yeni hayatın başında.
Has given me a new life.
Bana yeni bir hayat verdi.
The corrupt world rises to a new life.
Yozlaşmış dünya yeni bir hayata başlıyor.
- We got a brand new life.
- Yepyeni bir hayatımız var.
- A new year for our new life.
- Yeni hayatımız için yeni bir yıl.
Yeah, it will be like a new life.
Evet, yeni bir hayat gibi olacak.
So take this opportunity, Joe, and make the most of a new life, the life I know you want.
O yüzden bu sorumluluğu üstlen, Joe,... yeni bir hayatın tadını çıkar, çok istediğini bildiğim bir hayatın.
Do human beings ever dream a whole new life and make it come true?
İnsanlar her zaman yeni bir hayatın hayalini kurar ve bunu gerçekleştirebilirler mi?
To a new life, to a place where no one knows who I am, or what I survived.
Yeni bir hayata hiç kimsenin beni tanıdadığı, ne yaşadığımı bilmediği yeni bir yere.
Would this new country give them a new life?
Bu yeni ülke onlara yeni bir hayat verebilecek mi?
Now, your mom is bringing a brand new life into the world and she needs your help and she needs your support.
Şimdi, annen, dünyaya yeni bir hayat getiriyor..
Now, your mom is bringing a brand new life into the world
ve onun senin yardımına ihtiyacı ve desteğine ihtiyacı var.
Today's the day I begin a new life.
Bugün yeni bir hayata başladığım gündür.
A new life.
Yeni bir hayat.
- You too can have a new life. "
- Sizin de yeni bir hayatınız olabilir. "
- New life.
- Yeni bir hayat.
" And as I begin my new life,
" Ve yeni hayatıma başlarken,
A toast to Alice and her new life.
Alice ve yeni hayatının şerefine.
Good luck with your new life. - You too, Max.
Yeni hayatında başarılar.
That is the essence of a new way of life.
Bu yeni hayatın özü.
If your eyes can talk and if it has life... You'll be the foundation stone to new history written...
Gözlerin konuşuyorsa ve onlarda hayat varsa yazılan tarihte temel taş olacaksın...
The De La Salle Spartans have a new lease on life... as they go into league games in Northern California.
De La Salle Spartalılar Kuzey California ligine giderken sil baştan yaptılar.
Just chosen a new way of life, that's all.
Sadece yeni bir hayat seçtim, hepsi bu.
We need a new business venture, which means I will be the motivational life coach.
Yeni bir iş girişimine ihtiyacımız var. Bu da motive edici hayat koçu olacağım anlamına geliyor.
As a film critic, he was somebody who gave life to new voices, gave life to new visions, that reflected all the diversity of this nation.
Bir film eleştirmeni olarak, yeni seslere hayat veren bu ulusun farklı unsurlarını yansıtan görüşleri hayata geçiren biriydi.
My attention is focused on my new website, which will provide a home for my life's work and has an enduring life of its own.
Dikkatim tamamen yeni internet siteme odaklandı. Site, hayatımın tüm çalışmasına ev sahipliği yapacak ve kalıcı, uzun bir ömrü olacak.
In New York, the crime boss John Gotti has been sentenced to life in prison, with no parole.
New York'ta, suç patronu John Gotti şartlı tahliye olmaksızın, ömür boyu hapse mahkum edildi.
I REALLY WANTED TO OPEN MY LIFE UP TO NEW POSSIBILITIES. SO I SET A REALLY CLEAR INTENTION,
30 yaşımdayken hayatımı yeni fırsatlara açmayı çok istemiştim.
Now, for those of you who are new at this... which looks like everybody except Cal, tonight could change your life.
Sahneye ilk defa çıkacak olanlara şunu söyleyeyim ki Karl dışındaki herkes öyle sanırım bu akşam hayatınızı değiştirebilir.
To be able to finally marry Benjamin Hull... my partner of almost 40 years, in a small ceremony here in New York... was one of the happiest moments of my life.
Neredeyse 40 yıllık partnerim Benjamin Hull ile Burada ; New York'ta küçük bir kutlama ile nihayet evlenebilmek...
Like an invisible bridge their memory connects our old life with our new.
Onların hatıraları görünmez bir köprü gibi eski ve yeni hayatımızı birbirine bağlıyor.
Now you take these and buy as much gym suits you have a new set for each fucking gymnastics lesson in his life.
Şu paraları al da hayatı boyunca alacağı jimnastik dersleri için ayrı ayrı yeni eşofman satın alabilesin.
life 1101
lifetime 19
life is but a dream 17
life is good 62
life is beautiful 34
life goes on 120
life is short 124
life isn't fair 26
life sucks 30
life is too short 32
lifetime 19
life is but a dream 17
life is good 62
life is beautiful 34
life goes on 120
life is short 124
life isn't fair 26
life sucks 30
life is too short 32