Not hers traducir turco
439 traducción paralela
Fingerprint on card not hers.
Karttaki iz onun değil.
No, not hers!
Hayır, onun değil!
The diamond watch on her wrist is not hers.
Kolundaki elmas saat onun değil.
Miss Wilkinson's brother was called down from London, you see, and he has just told my assistant that the body at the mortuary positively is not hers.
Bayan Wilkinson'un kardeşi Lonra'dan çağırıldı, görüyorsun, ve biraz önce asistanıma morgdaki cesedin kesinlikle ona ait olmadığını söyledi.
She acts as if the boy were mine and not hers.
Çocuk benimmiş de onun değilmiş gibi davranıyor.
- It's not hers.
- Kadının değil.
It was his line, not hers. That's right. "My dear Audrey," he said "you'll get spots on your nose if you drink when it's hot."
Evet. "Sevgili Audrey" dedi "sıcak içersen burnunda çil çıkar."
My God, he is my son, not hers.
Tanrım, o benim oğlum, onun değil.
It is undignified for a woman to play servant to a man who is not hers.
Bir kadının, onun olmayan bir erkeğe hizmet etmesi ahlaksızlıktır.
- No boy. He's not hers.
- Ne demek çocuk yok?
It's not hers.
Ona ait değil.
- I was savin'my ass, not hers.
- Kıçımı kurtarıyordum, onunkini değil.
He was my dog... my dog... not hers.
O benim köğeğimdi... benim köpeğim... onun değil.
Well, I feel... I should want to see her It's been 6 months since we've been down there but she'll just ruin my birthday and it's my day, not hers.
Sanırım onu görmeyi istemem gerek.
You realize, we celebrate our day, not hers.
Düşünsene, kendi günümüzü kutluyoruz, onunkini değil.
It's not hers either.
Ona da ait değil.
It's not hers
0nun değilmiş.
- You're not hers.
- Ama aslında onun değilsin.
It was my error, not hers.
Bu benim hatam, onun değil.
When a Mustang engine purrs And the bathroom is not hers
Mustang motorunun homurtusuna Kadına ait olmayan banyoya
It's not hers.
Televizyon onun deği ki.
She had taken something that was not hers to take.
Almaya hakkı olmadığı bir şeyi almıştı.
Some blood was found in her apartment, not hers.
Ve dairesinde, kadına ait olmayan kan örneği bulunmuş.
And Miss Cuq... - Have you read anything of hers? - I'm afraid not.
Matmazel Cuq'a gelince... yazdıklarını okudunuz mu?
Yet I'll not shed her blood, nor scar that whiter skin of hers than snow and smooth as monumental alabaster.
"Yine de kanını akıtmayacağım, " Anıtsal bir mermer gibi düz, Kardan daha beyaz tenini de " Yaralamak istemiyorum.
If you did, I should not need to tell you that only Almighty God or the black devil himself knows what's going on in that head of hers.
Tanıdıysanız anlatmama gerek yok. Kafasından neler geçtiğini bir Tanrı bir de kör şeytan bilir.
It's not my idea, it's hers.
Bu benim değil, onun fikri.
It was nice of you not to want to be present... when she came in with that boyfriend of hers.
Onun erkek arkadaşlarıyla geldiği zamanlarda burada olmak istememeniz çok hoş
It's hers and not ours.
Para onun, bizim değil.
Catherine wanted hers to be cast to the wind... but that was not permitted.
Catherine, hep küllerinin tepeden rüzgara savrulmasını istemişti ama bu yasaktı.
They're destroying my house but they're not touching hers.
Evimi mahvediyorlar ama onun evine dokunan yok.
Fred, darling, I had to loan him your terry. He's soaking wet. This is hers, not his.
Hayatım, ona senin kıyafetini ödünç vermek zorunda kaldım.
From what we know of the specific gravity and other environmental factors of this planet, a life form such as hers could not evolve here.
Bu gezegenin yer çekiminden ve diğer faktörlerden anladığımız kadarıyla, onunki gibi yaşam formları burada gelişemez.
If not for your sake, at least for hers.
Kendin için olmasa bile en azından kız için.
- Enterprise is not his, it is hers.
- Müteşebbis olan şu kadın.
To tell you the truth, I'm not a friend of hers at all.
Doğrusu, yakını değilim.
Not me. She and that group of parasites of hers have taken away everything that ever meant anything to me.
O ve parazit arkadaşları sahip olduğum her şeyi aldılar ; kocamı, işimi, evimi.
Yet I'll not shed her blood, nor scar that whiter skin of hers than snow.
Gene de onun kanını dökmeyeceğim ya da kardan beyaz teninde yara izi bırakmayacağım.
If she had read my diary, then hers was not a real sleep. A play to please me. A cover for her complicity.
sen benim günlüğümü okudun, ondan sonra uyku numarasımı yapıyorsun lütfen oyna benimle.
Not at all. I'll leave you the feathers because they're hers.
Tüyleri size bırakıyorum, çünkü annesinin.
We're not sure if it's hers or not
0na ait olup olmadığını bilmiyorlar!
- They're not my perks. They're hers.
- Hayır, bunlar benim değil, onun.
She said these things so she would not wish for something that was no longer hers.
Artık kendine ait olmayan şeyler için dilekte bulunmadığından söyledi bunları.
Not just hers.
Sadece o değil.
Yet I'll not shed her blood nor scar that whiter skin of hers than snow and smooth as monumental alabaster.
Ama dökmeyeceğim kanını ne de kardan beyaz, mermerden pürüzsüz teninde bir iz kalacak.
He's not mine. He's hers.
Benim değil.
Not for my ears, but hers.
Benim için değil, ama onun için.
I guarantee you, she's not wearing hers while she's digging postholes in bed with what's-his-name.
Garanti ederim ki, o kendininkini giymiyor o adamla yatağında yeni oyuklar açarken.
I'm not saying she wants it to be a flop... but she doesn't want it to be better than hers.
Bunu istiyor demedim... ama kendi yapacağından iyi olmasını da istemiyor.
Please do not shatter this illusion of hers.
Lütfen onun bu illüzyonunu kırma.
Not that I wouldn't climb the Space Needle to hear her play that banjo of hers.
Banjo çalışını dinlemek için Space Needla'a bile çıkarım aslında.
hers 94
herself 49
hershey 18
hershel 63
herschel 23
not here 1304
not him 617
not happy 41
not human 40
not hungry 106
herself 49
hershey 18
hershel 63
herschel 23
not here 1304
not him 617
not happy 41
not human 40
not hungry 106
not hot 16
not hate 17
not home 29
not her 370
not helping 116
not happening 151
not hard 17
not hard enough 26
not half 21
not his 124
not hate 17
not home 29
not her 370
not helping 116
not happening 151
not hard 17
not hard enough 26
not half 21
not his 124