English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ O ] / Open the trunk

Open the trunk traducir turco

252 traducción paralela
Open the trunk. Burn all the papers.
Valizi aç ve bütün kağıtları yak.
We're gonna open the trunk.
Bagajı açalım. Yürüsenize.
You, open the trunk.
Sen... Bagajı aç.
We'll open the trunk and Red can take a look at it.
Bagajı açacağız ki Red ona bir göz atabilsin.
My superior instructed me to stop the car in that spot, get out on the driver's side, and open the trunk.
Amirim bana aracı belli bir yerde durdurmamı araçtan çıkıp bagajı açmamı emretmişti.
- Will you open the trunk, please?
- Bagajı açar mısınız, lütfen?
Open the trunk!
Bagajı aç!
- I'll open the trunk.
- Bagajı açayım.
I've got this ghastly feeling that next week or tomorrow, I'll open the trunk of my car or my closet, and... "Peekaboo!"
İçimdeki kötü his bir gün, gelecek hafta veya yarın arabamın bagajını açacağımı ve onun "Sobe!" diyeceğini söylüyor.
KITT, open the trunk.
KITT, bagajı aç.
We'll check inside before we open the trunk. All right.
- Önce arabanın içine sonra bagaja bakalıml.
Open the trunk.
Aç!
Open the trunk
Bagajı aç.
Open the trunk.
gövde açın.
I open the trunk.
Bagajı açtım.
Air holes. Open the trunk.
Bagajı aç.
Open the trunk.
Bagajı aç.
Did they jimmy open the trunk, officer?
Bagajı kurcalayıp açmışlar mı memur bey?
Open the trunk, please.
Lütfen bagajı açın.
I bring the car down and open the trunk.
Arabayı indiriyorum bagajı açıyorum.
When I open the trunk, you pop up and rack this motherfucker.
Bagajı açtığımda da silahını ona doğrultacaksın.
I'm gonna open the trunk enough for you to drop your pistol out.
Bagajı, silahını dışarı atmana yetecek kadar aralayacağım. Tüfeğin Buddy'de.
Open the trunk.
Bagajınızı açarmısınız lütfen?
The cops stop you and say : "Open the trunk, young man." What would you say?
Polisler seni durduruyor ve "genç adam bagajı aç bakalım" diyorlar, ne dersin?
Open the trunk, please, sir.
Lütfen bagajı açın, bayım.
Please say : Open the trunk.
Bagajı aç...
- Open the trunk, please.
- Bagajı aç, lütfen.
- Open the trunk.
- Bagajı aç.
Just open the trunk.
Aç sen.
- Just open the trunk please.
Bagajı açar mısınız?
Step out of the car, please. And open the trunk.
Arabadan çıkıp bagajı açar mısınız lütfen.
You open the trunk but can't reach behind the cd changer
Böylece, bagajı açıyorsun ama CD çalara yetişemiyorsun.
Then, take his keys, open his trunk and burn the papers.
Sonra anahtarları al, valizi aç ve kağıtları yak.
Now you open the trunk.
Şimdi bagajı açın.
Is the trunk open?
Arabanın bagajı açık mı?
Pull it out, go outside the car... and I'm trying to pry open her trunk.
Aldım, arabadan çıktım ve bagajını manivelayla açmaya çalışıyorum.
Open up the trunk.
Bagajı aç.
- Open up the trunk!
- Bagajı açın!
Called the sheriff down there, going to make me open my trunk.
Şerifi arayarak, bagajımın aranmasını sağlamıştı.
The trunk popped open.
Bagaj açıldı.
Now, look, man, all I'm asking you to do is get in the trunk, hold this fuckin'shotgun, point it at these Buddha-heads when I open it, all right?
Senden tek istediğim bagaja girip... silahı elinde tutman ve bagajı açtığımda silahı o Buda kafalılara doğrultman.
I'm gonna open up the trunk.
Ben de bagajı açacağım. Hey!
Open the trunk?
Bagajı açın!
Could you open the trunk!
Açın, lütfen!
- I say, don't open the trunk!
- Açma dedim sana!
- And open up the trunk for me.
- Bagajı açın.
- Open the trunk. - No. - That's a police officer.
açarsak tıkarlar bizi içeriye.
Eddie, open the trunk.
Eddie, bagajı aç.
You want to step out of the car and open up the trunk?
Bir zahmet arabadan inip bagajı açar mısın?
Step out of the car and open up the trunk.
Arabadan inip bagajı aç.
When I go to the trunk to open it.
Sonra gelip bagajı açıyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]