Over the centuries traducir turco
200 traducción paralela
Skyscrapers are as much a part of Istanbul as St. Sophia and the Topkapi which you have come to see but the city still has that charm acquired over the centuries.
Gökdelenler, sizin görmek için geldiğiniz Ayasofya ve Topkapı Sarayı gibi İstanbul'un bir parçasıdır fakat şehir bu cazibesine yüzyıllardır sahiptir.
"Faithful over the centuries." This is me, true love.
"Yüzyıllar boyunca, Hep birlikte." İşte benim gerçek aşkım.
You just go on and on, repeating this process over the centuries.
Bu işlemi yüzyıllar boyu tekrarlarsın.
Yes, but we've changed over the centuries.
Evet, ama biz asırlar boyu değiştik.
Over the centuries, landslides have been burying this ancient town
Yüzyıllar boyunca, heyelanlar bu antik şehri toprağın altına gömdü.
As you already know, all the ideologies and religions man has invented over the centuries have all failed.
Hepinizin bildiği gibi, yüzyıllardır insanoğlunun türettiği tüm ideolojiler ve dinler... hepsi çuvalladı.
The convent was built on top of pagan temple ruins and this angered him and lots of things have happened over the centuries :
Bu manastır, eski bir pagan tapınağı üzerine inşa edilmiş. Ve bu durum onu kızdırmış.
A way of life... that has not changed over the centuries. As the years go by, new flowers blossom.
Yaşamlarının bu biçimi yüzyıllar boyunca değişmemiştir her hasat döneminde olduğu gibi.
Over the centuries, waves of conquerors converted its palaces and temples into castles and churches, then into minarets and mosques.
Yüzyillar boyunca süregelen fetihlerle tapinaklari, kalelere, kiliselere ve camilere dönüstürülmüstür.
Finished with the sweeping over the centuries as in the past.
Geçmişte olduğu gibi yüzyılları aşan bir genellemeyle biten.
Over the centuries, one develops a bit of tolerance for some of the trappings.
Asırların sonunda, bazı tuzaklara karşı biraz avantaj elde edildi.
Our way of communicating has developed over the centuries, and it's one that I find quite harmonious.
İletişim yöntemlerimiz geçen yüzyıllar boyunca çok ilerledi, ve bu, benim çok ahenkli bulduğum şeylerden biri.
He's been corrected many times, over the centuries by the world's finest geographers.
Görüşleri, geçen yüzyıllar boyunca dünyanın önde gelen coğrafyacıları tarafından düzeltilmiştir.
We've tracked them wherever Bundys have spread over the centuries.
Bundy'lerin son birkaç yüzyıl içinde nerelere yayıldıklarını bulduk
Over the centuries, many lives have been spent... searching for the legendary Double Dragon.
Yüzyıllar boyunca, pek çok insan hayatını efsanevi İkiz Ejderi aramak için yitirdi.
But over the centuries, we've sent many expeditions into Vorlon space.
Yüzyıllar boyunca, Vorlon bölgesine birçok keşif gemisi gönderdik.
But that all hinges on how you interpret an ancient text that's been translated and retranslated over the centuries.
Fakat asıl nokta yüzyıllar boyunca tekrar tekrar çevrisi yapılan metni nasıl yorumladığın.
over the centuries. The bringing of war, death, famine, and pestilence.
Yüzyıllar boyunca savaşın, ölümün, açlığın ve salgının getirdikleri...
Interfered with their genetic development, took people from their Homeworlds and adjusted them over the centuries.
Genetik yapıya müdahale ettiler, yüzyıllar boyunca insanları kaçırıp değiştirdiler.
A language lost over the centuries?
Yüzyıllar önce kaybolmuş bir dilden mi?
A language lost over the centuries?
Asırlar önce kaybolmuş bir dilde yazılmış bir kelime mi?
Over the centuries, waves of immigrants colonized these fertile islands they came from many different lands
Yüzyıllar boyunca, göçmen dalgaları bu bereketli adaları istila etti.
Over the centuries it developed in its own way now like the Bali starling it's unique
Yüzyıllar boyunca, kendine özgü bir şekilde gelişti. Artık Bali çekirge kuşu gibi eşsiz.
Whatever we can tell about the Prophet, of course, is screened through the filter of what has been preserved over the centuries and what people have wanted to preserve.
Aradan uzun yıllar geçmesine rağmen, çok farklı bir kişi olan Hz. Muhammed'in o dönemde nasılsa şimdi de aynı şekilde algılanıyor olması şaşırtıcı.
The palaces of ancient Baghdad have been lost over the centuries but in its glory it rivalled ancient Athens or Rome.
Bağdat'taki saraylar yıllar içinde kayboldular ama zamanında, Atina ve Roma'daki saraylardan daha muhteşemdi.
I've seen it happen to many women over the centuries.
Yüz yıllarca bir çok kadının bunu yaşadığını gördüm.
It's only grown more complicated over the centuries
Sadece geçen yüzyıllarla daha da karmaşık bir hale geldi
In the arc of a few centuries, over 8 million women, men and children were burned as witches.
Birkaç yüzyıl boyunca sekiz milyonun üzerinde kadın, erkek ve çocuk cadı oldukları gerekçesiyle yakılmıştır.
But during the succeeding centuries, the boiling sulphur increased in its intensity... until now, I believe, it is over 800 degrees Fahrenheit.
Yüzyıllardan bu yana kaynayan sülfür eminim... şimdiye dek 800 Fahrenheit dereceyi geçmiştir.
Right after the abolution fountain we are going to a highly interesting column over there known for centuries as the Saint Sophia wishing column.
Abdest çeşmesinin hemen ardından, şuradaki çok ilginç sütuna gideceğiz, yüzyıllardır Ayasofya dilek sütunu olarak bilinir.
Over there, in the future, where years or centuries stretch.
orada, yıllarla ve asırlarla dolu gelecek zamanında.
The acts of men carried over from past centuries will gradually destroy them logically... I, Alpha 60 am merely the logical means of this destruction
İnsanlığın geçmiş yüzyıllardan süregelen eylemleri onları aşama aşama yok edecek mantıksal olarak... Ben, Alfa 60 bu yokoluşa hizmet eden mantıksal bir aygıtım sadece.
From directly ahead, we're picking up a recorded distress signal, the call letters of a vessel which has been missing for over two centuries.
Kaydedilmiş bir tehlike sinyali alıyoruz. Çağrı, iki yüzyıl önce kaybolan bir gemi tarafından kaydedilmiş.
Then, suddenly, all over... because through the centuries... the destination chosen fair its purity.
Yüzyıllar boyunca saflık onun kaderiydi.
Over twenty years have flown by since the new era of Meiji ended three centuries of peaceful Tokugawa rule.
Meiji'nin yeni döneminin, 300 yıllık Tokugawa Yönetimini sona erdirmesinden bu yana, 20 yıldan fazla zaman geçmişti.
Did I not promise you that you should come to me at your death and enjoy centuries of life and power over the bodies and souls of others?
Ben sana ölümünün ardından başkalarının gücünü ve ruhunu alarak geçireceğin yüzyıllar boyu sürecek zevk dolu bir hayat sözü vermemiş miydim?
"Thunder over the hills. Undying through the centuries"
Savulun, biz geldik!
The USS Essex, under Capt Bryce Shumar, disappeared in this sector over two centuries ago.
Kaptan Bryce Shumar komutasındaki USS Essex iki yüz yıl önce bu sektörde kaybolmuş.
Over centuries others followed, like the Cult of Solon.
- Asirlarca, baskalari geldi. Solon kültü...
Over the last few centuries our numbers have dwindled.
Fakat son birkaç yüzyıl boyunca sayımız giderek azaldı.
Over three centuries ago Anton van Leeuwenhoek perfected the early microscope and used it to study droplets from the waterways of Holland.
3 yüzyıldan daha önce Anton van Leeuwenhoek ilk microskopu icat etti ve Hollanda'nın su kanallarından. alınan bir damlacığı inceledi
The man's saying that whites had been getting over on blacks for centuries.
Beyazların asırlarca zencileri ezdiğini söylüyor sadece.
Here you say, "The Minbari have carefully preserved... their cities over the course of centuries."
Burada demişsin ki : " Minbariler şehirlerini bozulmadan yüzyıllarca korumuşlardır.
Love, conscience, compassion they're attributes that mankind has developed over centuries ; values that have passed from one generation to the next, taught by parents to their children.
Sevgi, vicdan, şefkat bunlar birer sembol olarak insanlığın gelişimine yardım ettiler, ve bu şeyler düşüncesel olarak ailelerden çocuklarına yüzyıllar içinde geçtiler.
This holds the teachings of all ninjutsu that have been passed down over five centuries.
Beş yüzyıldır kuşaktan kuşağa geçen bu yazıtta tüm ninjutsu öğretileri var.
Their one wish is to destroy our empire which has enlightened the world for over six centuries They want Andalusia to sink back into misery and ignorance
Tek istekleri, altı asırdan beri dünyayı aydınlatan devletimizi yıkmak ve Endülüs'ü sefalet ve cehalet içine gömmek.
Small deposits washed down from the mountain over centuries.
Yüzyıllar içinde dağdan akıp gelen küçük miktarlar.
Two of the only three to escape the flames, reunited for the first time in over three centuries.
Alevlerden kurtulabilen 3 kitaptan ikisi 3. yüzyıldan sonra ilk defa bir araya geldi.
The original faculty, teaching in the wilderness could hardly have imagined that over the next three centuries it would become known throughout the world as a premier centre for teaching and research.
İlk fakülte, koloni bölgelerini öğretiyormuş. 300 yıl boyunca dünyanın öğrenim ve araştırma merkezi olacaklarını hayal bile edemezlerdi.
For centuries, we've been killing over 15 years before our wives... and all because of all the stress in the work place, right?
Yüzyıllardır, karılarımızdan 15 sene önce ölürüz... ve hepsinin nedeni yeryüzünde yarattıkları strestir, doğru mu?
- Centuries ago, no-one's quite sure when, the Bailies came down, took over the surface of the Earth...
- Asırlar önce, ne zaman tam bilen yok, Bailey'lerin ortaya çıkıp yeryüzünde kontrolü ele alarak insanoğlunu yeraltına sürdü.
over there 2200
over the years 188
over the moon 17
over the weekend 19
over the top 36
over the last 29
over the past 29
over the phone 23
over the next 26
over the hill 17
over the years 188
over the moon 17
over the weekend 19
over the top 36
over the last 29
over the past 29
over the phone 23
over the next 26
over the hill 17
over the hills and far away 16
centuries 56
centuries ago 27
over radio 116
over to you 62
over pa 22
over here 3451
over and over again 128
over and out 217
over my dead body 168
centuries 56
centuries ago 27
over radio 116
over to you 62
over pa 22
over here 3451
over and over again 128
over and out 217
over my dead body 168
over and over and over again 24
over time 161
over p 67
over it 24
over me 34
over phone 49
over dinner 25
over what 54
over and over 188
over speaker 38
over time 161
over p 67
over it 24
over me 34
over phone 49
over dinner 25
over what 54
over and over 188
over speaker 38