English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ Q ] / Quit while you're ahead

Quit while you're ahead traducir turco

81 traducción paralela
Why don't you quit while you're still ahead?
Bu işi zirvedeyken neden bırakmıyorsun?
And you better quit while you're still ahead.
Henüz vakit varken, bıraksan iyi olur.
Quit while you're ahead.
Zaten kazanmışken parayı alın.
You quit while you're ahead?
Öndeyken kaçıyor musun?
Miss Chen, quit while you're ahead.
Bayan Chen, daha fazla bela çıkmadan teklifimizi kabul edin. Evet deseniz iyi olur.
Quit while you're ahead.
Henüz başındayken teslim ol.
Quit while you're ahead.
Kazanıyorken bırak.
You better quit while you're ahead.
Gidiyorsun, hiç üsteleme! Götürün şunu!
- Quit while you're ahead, partner.
- Bu kadar yeter, adamım.
Why don't you quit while you're ahead?
Hala öndeyken neden bırakmıyorsun?
Quit while you're ahead.
İyi espri yapmışken kes.
Quit while you're ahead.
Sağlam bir şekilde bitir.
Quit while you're ahead, understand? You gotta leave!
Hadi oğlum otur!
Quit while you're ahead, understand? You gotta leave! - I have to get enough for everybody.
beni kasıyorsun evlat hazır kazanmışken çıkmalısın, anlıyor musun?
Better quit while you're ahead.
Hazır yolun başındayken vazgeç.
You have $ 69, 500. Do you want to take it and quit while you're ahead or risk it by playing against him?
Öndeyken bırakmak mı istersin?
Maybe you oughta quit while you're ahead.
Daha fazla ileri gitmeden vazgeçin.
- The trick is to quit while you're ahead.
- İşin sırrı, öndeyken bırakmaktır.
Why not quit now, while you're ahead?
Neden fırsat varken bırakmıyorsun?
Quit while you're ahead.
Artık rahat ol.
Maybe you should quit while you're ahead.
Hazır en tepedeyken belki de bırakmalısın.
Quit while you're ahead.
Fazla zorlama istersen.
Place your hormones back in the box... and quit while you're ahead, OK?
Hormonlarını kontrol altına al... ve kafanı çalıştır, tamam mı?
You'd better quit while you're ahead.
Daha başlamadan bitirsen iyi olur.
Quit while you're ahead.
Kazanırken bırakın.
Woody, for the love of God, quit while you're ahead.
Woody, Tanrı Aşkına, artıdayken bırak.
Why don't you quit while you're ahead, Willis?
Neden ileri gitmeden önce, bitirmiyorsun Willis?
Look, the FBI is here now. Quit while you're ahead!
FBI şimdi burada.
Quit while you're ahead.
Şansınız varken bu işi bitirin.
If quitters never win, why are you supposed to quit while you're ahead?
Eğer vazgeçenler hiç kazanmıyorlarsa, hala öndeyken ne diye bırakacaksın ki?
Quit while you're ahead Miles, just stop.
Yeterince konuştun Miles. Dur biraz.
Why don't you just quit while you're ahead?
- Hazır öne geçmişken neden vazgeçmiyorsun?
Why don't you quit while you're ahead. Before you end up as a security guard working the night shift at some strip mall.
Bir alışveriş merkezinde gece vardiyasında çalışan güvenlikçi olmadan önce neden bırakmıyorsun?
Why don't you quit while you're ahead?
Neden kazançlıyken bırakmıyorsun?
You may wanna quit while you're ahead.
Devam ettikçe durmak isteyeceksin.
Quit while you're ahead.
Durum böyleyken uzak dur bence.
Quit it now while you're ahead. Don't go making innocent people into fools like yourself!
Başındayken bırak da, masum insanları da kendin gibi aptal durumuna düşürme!
May as well quit while you're still ahead.
Hala öndeyken vazgeçsen iyi olur.
Quit while you're ahead, Tom.
Fırsatın varken bırak Tom.
So maybe you should quit while you're ahead.
Bu da demektir ki bu yarış burada sona erdi.
- Daddy. - Honey, quit while you're ahead.
- Şansını zorlama, tatlım.
Quit while you're ahead.
Zirvedeyken bırak.
Quit while you're ahead.
Hala ilerideyken bırakmak.
"Quit while you're ahead."
"En tepedeyken bırakmaktır."
You should quit while you're ahead.
Ayrıca öndeyken oyundan çekilmelisin.
Let's quit while you're ahead.
Hazır kazanmışken bırakalım.
Quit while you're ahead, you know?
Öndeyken bırak o zaman.
All right, quit while you're ahead.
Tamam, zirvede bırak.
So, why don't you quit while you're ahead. Seal the deal before he comes to his senses and realizes there's a lot of other pretty girls out here who are not so high-maintenance.
O yüzden hazır beraberken okulu bırak Lewis'in aklı başına gelip ortalık bu kadar zahmetli olmayan kızla dolu olduğunu fark etmeden işi bağla.
- Quit while you're ahead, dad.
- Vaktin varken vazgeç baba.
Oh, quit while you're ahead, Deeks.
Hazır öndeyken pes et Deeks.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]