Remember when traducir turco
11,633 traducción paralela
Remember when you called me a nerd before?
Bana inek dediğini hatırlıyor musun?
I'll remember when your favorite band is in town, and I'll always bring you soup when you're sick.
En sevdiğin grup şehre geldiğinde bunu hatırlayacağım ve her hasta olduğunda sana çorba getireceğim.
I remember when I first went to ask Grandfather James if I could take your mother out.
Büyükbaban James ile görüşmeye gittiğim ilk günü hatırlıyorum anneni dışarı çıkarabilir miyim diye.
I remember when I was a little girl in my aunt's kitchen, and she started chopping the cilantro really loud so that we couldn't hear the noise.
Hatırlıyorum da, küçükken teyzemin mutfağındaydım ve biz silah seslerini duymayalım diye yüksek sesle kişnişleri doğramaya başlamıştı.
I remember when I had everyone in the palm of my hand with a two-foot putt like "pasghetti."
Ben de herkesi "pasgetti" gibi iki kuruşluk numaralarla avucumun içine alırdım bir zamanlar.
Do you remember when you were watching Vines of explosions and I was learning how to hack?
Senin patlama Vineları izlediğin, benim de hacklemeyi öğrendiğim zamanı hatırlıyor musun?
Remember when we first moved in here, and she'd keep sneaking out in the middle of the night?
Buraya ilk taşındığımızda gecenin bir yarısı bir yerlere gitmelerini hatırlıyor musunuz?
Remember when we all went to see Aerosmith - back in 2001?
- 2011'de Aerosmith'i görmeye gittiğimiz zamanı hatırlıyor musun?
Listen, I remember when Axl decided he wanted to be more like Johnny Depp.
Axl'ın Johhny Depp gibi olmaya karar verdiğini hatırlıyorum.
Remember when we thought this parking lot was big?
Otoparkın çok büyük olduğunu düşündüğümüz zamanı hatırlıyor musunuz?
Remember when Tseebo told you he knew what happened to your parents?
Tseebo'nun sana ailene olanları bildiğini söylediği zamanı hatırlıyor musun?
I don't remember when he got divorced.
Ne zaman boşandıklarını hatırlamıyorum.
Yeah man, I know you're scared of Jackie but, you remember when we all went and saw "Guardians of the Galaxy"?
Jackie'den korktuğunu biliyorum ama Galaksinin Koruyucuları'nı izlemeye gittiğimiz günü hatırlıyor musun?
Remember when we went scuba diving?
Dalış yaptığımız günü hatırlıyor musun?
Remember when you ran out of air?
Oksijeninin bittiğini hatırlıyor musun?
Do you remember when we went to my grandmother's house, that we went to my room,
Hatırlıyor musun büyükannemin evine gittiğimizde odamdayken...
And I remember when I went to see Steven, I said, "I've been told that there's more to our relationship."
Steven'la görüşmeye gittiğimde, ona "İlişkimizin arkadaşlıktan öte olduğunu düşünüyorlar" dediğimi hatırlıyorum.
- My God. I remember when we watched Girl with a Pearl Earring, and you said how pretty you thought the girl's pearl earring was.
- İnci Küpeli Kız'ı izlediğimizde kızın inci küpelerini ne kadar beğendiğini söylemeni hatırladım.
Do you remember when we had dinner with my mother?
Annemle ne zaman yediğimizi hatırlıyor musun?
Remember when I brought you that cookie?
Hani kurabiye getirmiştim ya?
Put it up, so I can remember when you looked alive.
Hayattayken nasıl göründüğünü hatırlarım.
I remember when you bought those.
Onları aldığın zamanı hatırlıyorum.
I remember when we won the election.
Seçimi kazandığımız zamanı hatırlıyorum.
I'm cooler than a pack of peppermints And I haven't been this excited Since I can't remember when
Bir kutu naneli şekerden daha havalıyım ve ne zamandır bu kadar heyecanlı olmamıştım hatırlamıyorum bile.
Don't be unhappy, can't remember when I last saw you laughing
Mutsuz olma, hatırlayamıyorum ne zaman gördüm o gülümsemeni
I remember when I told him I was going into politics he said :
Politikaya gireceğimi söylediğimde bana şunu demişti :
Remember when I won you that blue dog?
Sana o mavi köpeği kazandığım zamanı hatırlıyor musun?
Do you remember when I told you about patience?
Sabır hakkında söylediğim şeyi hatırlıyor musun?
Because it's just that I remember when you were in high school, you told me how much you wanted to be a photographer, travel the world.
Oysa sen lisedeyken bana en çok istediğinin..... fotoğrafçı olup, dünyayı gezmektir demiştin.
You remember when I got you that subscription to Time magazine?
Hatırlarsan seni Time dergisi abonesi yapmıştım.
But remember that time, like, three weeks ago, when you were languishing in prison? And how I got you out and stuff?
Ben de seni oradan kurtardım falan?
Remember what happened when you tripped and fell right before we got here?
Biz gelmeden önce ayağının takılıp düştüğünü hatırlıyor musun?
You have to remember so much stuff, like when anyone's gonna be there.
Mesela kimin ne zaman evi görmeye geleceği gibi bir sürü şeyi aklında tutman lazım.
Do you remember how much Gordon and I fought when we first met?
Gordon'la nasıl ilk tanıştığımızda nasıl kavga ederdik hatırlıyor musun? Kedi köpek gibiydik.
All right, well, remember, when the bullet comes out...
Tamam, unutma kurşun çıkınca...
When you wear it, remember the values of our profession - -
Giydiğin zaman mesleğimizin değer yargılarını hatırla.
I get that you're upset, but remember, I even liked you when you were fat.
Üzülmeni anlıyorum ama unutma ki ben seni şişmanken bile seviyordum.
When your heart is weak, take one pill when you have almost finished them remember to invite me to the capital.
Her çarpıntıya bir hap. Bitmeye yakınken beni başkente davet edersin artık.
Do you remember, seven years ago, when you were supposed to go on that cruise?
Yedi yıl önce çıkman gereken deniz gezisini hatırlıyor musun?
In 1985, do you remember the morning in January when you were forced off the road by Steven?
1985 yılının Ocak ayında Steven tarafından yoldan çıkarıldığınız o sabahı hatırlıyor musunuz?
That was when they came up here, remember?
O gün buraya geldiler ya hani?
And do you remember what you told them then about when you got home from the hospital?
O gün onlara hastaneden eve saat kaçta geldiğinizi söylediğinizi hatırlıyor musunuz?
During the week that began on Monday, October 31, 2005, do you remember seeing anything that, you know, you remembered later when you dropped the Dassey boys off Monday that week?
31 Ekim 2005 Pazartesi günüyle başlayan o hafta ile ilgili Dassey Kardeşleri bıraktığınız sırada gördüğünüz ve aklınızda kalan bir şey var mıydı?
Remember this wonderful day, because there might be a time when you're older and we're not getting along so good, and you'll remember that the most important thing in life is that I'll always be your father.
Bu harika günü hatırlıyorum...,... çünkü büyümüş olduğun zaman gelmiş olabilir ve iyi vakit geçiremiyoruzdur ve sen her daim baban olduğum hayatının bu en önemli anını hatırlııyorsun.
When I was at school, I remember one of my chaplains saying,
Okuldayken papazlardan birisinin " Tanrı vardır, çünkü o bir uçurtma gibi.
I remember one time when these kids took my lunch and spilled it all over my lap.
Bir keresinde çocukların yemeğimi alıp kucağıma döktüklerini hatırlıyorum.
When you get backed into a corner, remember your compliments, boomerang, random words.
Ne zaman köşeye sıkışırsan hatırla, iltifatlar, ters teptir, rastgele kelimeler.
And you remember the best thing that ever happened to me was when I was thinking about quitting medical school.
Ve şunu asla unutma ; ... başıma gelen en güzel şey Tıp Okulundan istifa etmeyi düşünmek -
You remember the spring when you were in 5th grade,
Sen beşinci sınıftayken, baharda ben bir aylığına
Do you remember that thing we used to do when I was a kid?
Çocukluğumda ne yapardık hatırlıyor musun?
When I was a kid, I remember laughing so hard at you.
Çocukluğumda, sana çok güldüğünü hatırlıyorum.
remember when we were kids 18
when 5291
when they 28
whenever 118
when we first met 137
when you 160
when the saints go marching in 18
when were you born 26
when i was younger 134
when are you leaving 116
when 5291
when they 28
whenever 118
when we first met 137
when you 160
when the saints go marching in 18
when were you born 26
when i was younger 134
when are you leaving 116
when i was a child 198
when you're gone 25
whenever you want 91
when i'm gone 52
when he died 111
whenever you're ready 215
when i 169
when it comes to you 25
when it rains 55
when you're ready 256
when you're gone 25
whenever you want 91
when i'm gone 52
when he died 111
whenever you're ready 215
when i 169
when it comes to you 25
when it rains 55
when you're ready 256