English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ W ] / When he died

When he died traducir turco

1,863 traducción paralela
I cared for him during his illness, and I was with him when he died.
Hastayken ona baktım. Öldüğünde yanındaydım.
You know when he died?
O öldüğü zaman.
And when he died, so did brennidon's future.
O ölünce Brennidon'un geleceği de yok oldu.
eh... it was all i had, and when he died, i thought, "well, you know what? why not give the coin a shot?"
Bendeydi ve o öldüğünde düşündüm ki neden bir kere denemiyorum?
How do you know when he died?
Theresa o mesajları Sergei öldükten sonra bıraktı. Ne zaman öldüğünü nereden biliyorsunuz?
You know, it just seems so weird though, why would Steven Howell be fighting off a bunch of women when he died?
Yine de çok garip. Steven Howell ölürken niye birkaç kadınla boğuşsun ki?
BUT WHATEVER CONNECTION YOU HAD WITH CORTLAND WAS SEVERED WHEN HE DIED.
Ama Cortland'la olan bağınız o ölünce koptu.
Your coworker Jack had a bad infection when he died.
İş arkadaşın Jack öldüğünde kötü bir enfeksiyonu vardı.
Unless hew as there when he died.
- tabii öldüğünde oradaysa...
She didn't even tell me when he died.
- Öldüğünü bile söylemedi bana.
When he died my hands felt his heart stop beating.
Öldüğünde ellerimle kalbinin durduğunu hissettim.
That he was lying here when he died
Öldüğünde burada yattığını.
When he died and I took you into my care, you fought me from the beginning.
Onun öldüğü yani seni himayeme aldığım zamandan beri benimle mücadele ediyorsun.
When he died, uh...
Öldüğünde...
Grandson of legendary industrialist and diplomat Tyler Prentiss, son of controversial Senator Eleanor Prentiss Shaw, who took over the seat vacated by her husband, the esteemed John Shaw, when he died tragically over 20 years ago.
Efsanevi sanayici ve diplomat Tyler Prentiss'in torunu, kocası, saygıdeğer John Shaw'un 20 yıl önce trajik ölümünden sonra ondan boşalan koltuğa oturan tartışmalı Senatör Eleanor Prentiss Shaw'un oğlu.
Your dad said... she was only ever interested in one man and when he died, she didn't want anybody else.
Baban derdi ki sadece bir adama ilgi duyuyordu ve o da öldüğünde, başka birini istemedi.
Well, when he died... I found a garden slug.
O öldüğü zaman bahçede bir sümüklü böcek bulmuştum.
I believe I'm the reason he was in Australia when he died.
oldugunde Avustralya'da olmasinin nedeni sanirim benim.
Possession of Charles Dickens when he died.
Charles Dickens'a ait mallar.
What was it like when he died
Onu kaybetmek nasıl hissettirdi?
He was with Chance when he died.
Chance öldüğünde yanındaydı.
Our act really didn't change much when he died.
Şovumuz o öldüğünde bile pek değişmedi.
- I was there when he died.
- Öldüğünde yanındaydım.
He was involved back then, in all a this shit when he died.
O öldüğünde, bütün pisliği arkasına yapışmıştı.
When Eric was shot, he almost died.
Eric vurulduğunda, az kalsın ölüyormuş.
When he came looking for his biological mother, he found me, unaware that she had died.
Öz annesini ararken beni buldu. Claire'in öldüğünden haberi yoktu.
I Mean, He Could Tell You How Your Dad Died, When, Where He's Buried, Even.
Yani, babanın nasıl, ne zaman öldüğünü, hatta nereye gömüldüğünü bile sana söyleyebilir.
I know that you spoke to my Dad the day that he died, so I want to know what was said in that conversation and I want to know what you're gonna say when you testify.
Babamın öldüğü gün onunla konuştuğunu biliyorum onunla neler konuştuğunu bilmek istiyorum ve ifadeni verirken ne söyleyeceğini bilmek istiyorum.
She was a he when she died, so she deserves the respect due to him or her... okay, person!
O kadın öldüğünde o kadın bir erkekti, yani o kadın, saygıyı hak ediyor erkekliğine ya da kadınlığına... Tamam, kişiliğine!
When I was 11, my sister bought our father a "World's Greatest Dad" coffee mug and, frankly, the man coasted until the day he died.
Ben 11 yaşımdayken kız kardeşim babama "Dünya'nın En Harika Babası" kupası aldı ve dürüst olmak gerekirse, adam ölene kadar beleşten yaşadı.
And then when he finally showed up again, he said his mother had died,
Bir gün geri dönüp annesinin öldüğünü ve...
Well, he must have been around when i started the job. Before he died, i mean.
Ölmeden önce ben çalışırken buralarda olmalıydı.
He died almost two years ago, when I was with him.
Yaklaşık iki yıl önce, onunla birlikteyken öldü.
He died when I was 21.
Ben 21 yaşındayken öldü.
and when she died, he vowed he would always look after me.
Annem öldüğünde, bana göz kulak olacağına dair ant içti.
She was a he when she died, so she deserves the respect due to him or her, okay, person!
O kadın öldüğünde o kadın bir erkekti, yani o kadın, saygıyı hak ediyor erkekliğine ya da kadınlığına... Tamam, kişiliğine!
He was so... but when his father died, he changed. He got, um, cold.
O çok... fakat babası öldüğünde değişti, soğuklaştı.
Look, I can't... he had that dog for ten years, and he... he didn't shed a tear when it died.
Bak, ben... 10 yıldır köpek onunlaydı ve o... öldüğünde bir damla gözyaşı dökmedi.
When Gorlois died, I lost the truest friend I ever had, for he was as fearless in questioning my judgment as he was in defending my kingdom.
Gorlois öldüğü zaman tek gerçek dostumu kaybettim. Kararlarıma karşı çıkarken sahip olduğu cesareti krallığımı savunurken de gösteriyordu.
The day when I first met you was the day he died a year ago.
Seni ilk gördüğüm gün, Ölümünün birinci yıldönümüydü.
He died when I was six.
Ben altı yaşındayken ölmüştü.
He died when I was a kid.
O ben bir çocukken öldü.
He died when I was five.
Ben beş yaşındayken ölmüş.
The thing frigging died when he put his hands on it.
Adam üzerine elini koyduğunda, o şey yavaş yavaş öldü.
He died when your dad was very young.
O öldüğünde baban daha çok küçükmüş.
He was there when the woman died.
Kadın öldüğünde o da oradaydı.
She died when he was a baby.
O daha bebekken öldü
He died on the last day of the war when his gun exploded.
Savaşın son gününde silahı geri teptiğinde öldü.
He died when I was just a baby.
Ben bebekken ölmüş.
When Mama died, he went to America.
Annem öldüğünde Amerika'ya zengin olmaya gitti.
He died when he was thirty one years old.
31 yaşındayken öldü.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]