Tall man traducir turco
491 traducción paralela
Armed suspect, tall man, Caucasian, wearing a dark suit and soft hat.
Şüpheli silahlı, uzun boylu, beyaz, koyu takım elbise giyiyor ve şapkası var.
The tall man was soft-spoken and sort of polite.
Uzun boylu olan tatlı dilli, kibar biri.
We need a nice tall man to play maypole.
Bizimle sırık oynayacak uzun boylu birine ihtiyacımız var.
I do not believe I heard your name, tall man.
Adınızı söylediğinizi hatırlamıyorum, uzun adam.
There's something about a tall man makes people sit up and take notice.
Böyle kalıplı adamlar herkesin dikkatini çeker.
Well, then I think mostly I'd like to get married... to a tall man with brown hair, and I'd like to live in San Francisco.
Kumral uzun boylu bir adamla evlenmek... ve San Francisco'da yaşamak isterdim.
He's a tall man.
O uzun boylu bir erkek.
He was a big, tall man.
İrice, uzun boylu bir adamdı.
- You see that tall man over there?
- Oradaki uzun boylu adamı gördün mü?
A tall man, rather slim, middle age.
Uzun bir adam, oldukça zayıf, orta yaşlı.
Your husband must be a tall man.
Kocan uzun biri olmalı.
But that Garrison woman said he was a big, tall man with dark clothes and a light handkerchief to his face.
Fakat Bayan Garrison iri, uzun kapkara giyinmiş ve yüzünü beyaz bir mendille kapatmış biriydi demiş.
Is he a tall man?
Uzun bir adam mı?
Quite a tall man.
Oldukça uzun boylu bir bey..
Tall man?
Uzun boylu mu?
A tall man in a corduroy suit.
Kadife takım elbiseli uzun adam.
- Was he that tall man with that very big...?
- Uzun boylu...
He was a big tall man, and there was a woman too.
İri yarı uzun bir adamdı, bir de kadın vardı.
Your father's a very tall man, six foot or better.
- Babanın boyu 1.80'den uzundu.
He's the handsomest man in the Russian court, tall and formed like a Greek god... a model in fashion and deportment which all of us strive to follow.
Rus sarayının en yakışıklı erkeğidir, bir Yunan tanrısı gibi uzun boyu ve harika bir vücudu vardır moda konusunda ve davranışlarıyla hepimizin takip etmeye çabaladığı bir insan.
Hmm, he was a man about 29 to 30... six feet tall, maybe more.
29, 30 yaşlarında bir adamdı 1,80 belki daha uzun.
"Entrust your life to a tall, dark man, excruciatingly handsome"?
"Hayatını, yakışıklı, uzun boylu, esmer bir adamın ellerine emanet et." mi?
And then I saw the proprietor again, the man in the mask. He was hiding behind a tall chimney and he had a small wheel in his hand.
Sonra evi işleten adamı, maskeli adamı tekrar gördüm elinde küçük bir tekerlek vardı ve yüksek bir bacanın ardına saklanmıştı.
The man that didn't grow very tall.
Boyu pek uzamamış olan adam.
They indicate a marriage very soon. to a tall, fair-haired young man with a very lovely father.
Yakında uzun boylu, çok iyi bir babası olan yakışıklı bir çocukla evleneceğini işaret ediyorlar.
Funny. I thought that tall, handsome man who came to see her last week was her boyfriend.
Geçen hafta gelen uzun boylu, yakışıklı adamın onun erkek arkadaşı olduğunu sanıyordum.
A tall, gaunt man who worked a drill.
Uzun, sıska, matkap kullanıyordu.
The man who wore this stuff is about 5 feet, 10 or 11 inches tall blond curly hair, weighs around 175 pounds wears a size-9C shoe.
Bunu giyen adam en az 1,75 m boyunda... sarı dalgalı saçlı, yaklaşık 78-80 kg ayakkabı numarası 40.
Seek for the patronage of some great man and like a creeping vine on a tall tree crawl upward where I cannot stand alone?
Sağlam bir dayı bulup çatmak sırnaşık gibi, bir ağaç gövdesini tıpkı sarmaşık gibi, yerden etekleyerek velinimet sanmak mı?
When I was a young man like yourselves I could jump nine feet tall, and with an Indian under each arm.
Sizin gibi gençken, üç metre atlayabilirdim, üstelik her iki kolumda bir Kızılderili varken.
That tall, saintly-looking man.
Uzun boylu, aziz görünüşlü adam.
A tall, handsome man, as I was passin'that chapel.
İri ve yakışıklı bir adam. Kilisenin oradan geçiyordum.
A man's got to do his own growing, no matter how tall his father was.
Bir erkek geleceğini kendi başına kurmalı. Babasına güvenemez.
I dreamt I was asleep in the street, and a young man came, he was tall and strong.
Rüyamda bir sokakta uyuyakalmışım, genç bir adam geliyor, uzun boylu ve güçlü.
Mr Dodd, who is that tall, gloomy man that hangs around backstage?
Bay Dodd, kuliste takılan uzun boylu, kasvetli adam kim?
If I remember well, it was a tall thin man, dark hair... with a bamboo cigarette holder.
Yanlış hatırlamıyorsam, uzun, zayıf, siyah saçlı bambu sigara kutusu olan biriydi.
From all them tall tales about you, I somehow figured you to be a bigger man.
Tüm anlatılanları dinleyince seni olduğundan daha iri biri sanmıştım.
Well, this... Can you remember how tall he was, approximately, the number one man?
Birinci adamın boyu ne kadardı, anımsıyor musunuz?
Now it is tall, nearly as tall as a man.
Şimdiyse bir insan kadar uzun.
Did a man ride in today - tall, sort of heavyset?
Bugün uzun boylu ve yapılı bir adam geldi mi?
He was a tall, interesting man.
Uzun boylu, ilginç bir adamdı.
A tall man.
Genelde tabanca taşımaz.
A tall, handsome man came up to her in full evening dress.
Smokin giymiş, uzun, yakışıklı bir adam kadının yanına sokuldu.
- A tall young man, very good-looking.
Çok yakışıklı. Benim hoşuma gitmez.
You're a tall, strong man.
Uzun boylu, güçIüsün...
I see a tall, handsome man.
Uzun, yakışıklı bir adam görüyorum.
- A tall, handsome man.
- Yakışıklı, uzun bir adam.
Working girl, 25, slender, seeks tall, gentle, young man... with view to matrimony. Box number 3771.
Yaş 38, boşanmış EDF'te görevli erkek ciddi namuslu 30-36 yaşta bir hanımla evlenecek.
It would take a man 7 feet tall to peek through that window.
Bu pencereden birinin ona bakabilmesi için boyunun iki metre olması lazım.
It's terrible when a short man marries a tall woman.
Kısa boylu bir erkekle uzun boylu bir kadının evlenmesi gerçekten çok kötü.
He was a man in his thirties, about an inch or so under six foot tall.
Otuz yaşlarında, yaklaşık 1.82 boyunda.