English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ T ] / The guys

The guys traducir turco

40,071 traducción paralela
One of the guys, Psycho, is having a party Saturday.
Çocuklardan biri, Sayko, Cumartesi günü parti veriyor.
Huh. And when I asked the guys to explain why it was funny, I got an even bigger laugh.
Neden komik olduğunu açıklayayım mı diye sorduğumda daha fazla kahkaha aldım.
The guys says, barely above a whisper- -
Ne derler, Fısıltının biraz üstünde- -
The guys here.
Buradaki insanlar.
Don't tell the guys at work about this.
İşteki çocuklara bundan bahsetme.
Guys, I am the manager of this team, and we are not taking this case, period.
Millet, bu ekibin idari yöneticisi benim ve bu vakayı almıyoruz, nokta.
Guys, I'm looking at the city grid online.
Çocuklar, çevrimiçi şehir haritasına bakıyorum.
Okay, who the hell are these guys? !
Tamam, bu herifler de kim?
You know how much planning it takes to get this many pizza guys here at the same time?
Bu pizzacıların hepsini aynı anda buraya getirtmek için nasıl plan yapmak gerekir biliyor musun?
Blended right in with the pizza guys.
Pizzacıların arasına karıştım.
What I mean is guys don't like to break up, so when they want to end a relationship, they just act like a jerk until eventually the girls break up with them.
Erkekler ayrılmaktan hoşlanmazlar ama bir ilişkiyi bitirmek istediklerinde kızlar onlardan ayrılana kadar pislik gibi davranırlar.
Hey, I know you guys saved Elia's daughter from a cartel last year, but didn't Walter also wreck his Ferrari and burn his building to the ground?
Seninkilerin geçen sene Elia'nın kızını kartelden kurtardıklarını biliyorum ama Walter bu adamın Ferrari'sini parçalayıp binasını yakıp kül etmemiş miydi?
And then they could relay a signal from the sky back down to you guys.
Sonra da gökyüzünden geri size sinyal yollayabilirler.
Guys, why didn't you tell me that Paige was in the cargo hold?
Çocuklar neden bana Paige'in ambarda olduğunu söylemediniz?
You guys got a head start if you cut through the corn.
Mısırların arasından geçerseniz öne geçersiniz.
Your parents aren't here. You guys are missing the whole point.
- Asıl konuyu gözden kaçırıyorsunuz.
_ So if you guys want to go over to the sort of white lake area.
Siz de White Lake civarına bakabilirsiniz.
- And why does he suddenly need to be on the football team? What do I have to do with you guys?
Sizinle ne yapacağım beyler?
Yeah, but you guys are never in the same room alone together.
Evet ama ikiniz, aynı odada hiç yalnız kalmadınız.
Why are you guys eating brownies in the basement?
Bodrum katta neden browni yiyorsunuz?
Now since you guys were the nearest ones to the victim and her husband, I just wanna get all the details before making a recommendation to CPD.
Kazazede ve kocasına en yakın siz olduğunuz için, Polis'e tavsiye vermeden önce tüm detayları sizden duymak istedim.
And I need you guys to cover the event.
Müsabaka için size ihtiyacım var.
You guys try emptying the chute?
- Boşaltmayı denediniz mi?
Hey, are you guys doing the polar plunge this year?
Bu yıl buza dalışa katılıyor musunuz?
While we were out looking for him, his guys were looking for the Lifeboat.
Biz onu ararken, adamları da bizim makinamızı arıyorlarmış.
I maybe have no idea who Mayfair is, but it seemed important to you, and I needed you guys to get me out of there, but the rest is totally true.
Belki Mayfair'in kim olduğunu bilmiyorum ama sizin için önemli biri gibi duruyordu. Size buradan çıkmak için ihtiyacım oldu. Ama gerisi tamamen doğru.
You want me to dredge up these guys'worst memories, make them relive the worst moments of their lives?
Benden insanların en kötü anılarını ortaya çıkarma mı istiyorsun?
You guys wanna hear the rest or...?
Devamını duymak istiyor musunuz yoksa?
Why aren't you guys at the game?
Çocuklar, neden maçta değilsiniz?
Hey, do you guys mind watching the store while I grab a taco?
Çocuklar ben tako almaya gidip gelene kadar dükkana bakar mısınız?
I got the drywall guys making me paper hand turkeys.
Bir ekibin olursa olmaz. Alçıpancılar bana kağıttan el hindisi yapacaklar.
I got to, I got to protect the good guys from the bad guys.
İyileri kötülerden korumam lazım benim.
So what if normal people, what if citizens want to protect themselves and their families from the bad guys?
Peki ya normal insanlar da, sıradan vatandaşlarda kendilerini ve sevdiklerini kötülerden korumak istiyorsa?
How about if we just don't let the bad guys have any guns?
Kötülerin silah taşımasına izin vermesek peki?
Then the good guys won't need any guns, and nobody needs any guns, how about that?
O zaman iyilerinde silah taşımasına gerek kalmaz. ve hiç kimse silaha ihtiyaç duymaz ne dersin?
Come on, guys, who's gonna ask me about the swearing-in ceremony? Over here. Seth.
Yemin törenini sormayacak mı kimse?
Not that the bad guys will ever take a day off.
Kötü adamlar izine çıktığı için değil.
I thought I was working for the good guys, doing what was right, what official channels couldn't.
İyilerin yanında olduğumu sanmıştım. Doğru olanı yaptığımı, resmi güçlerin yapmayacağı şeyi yaptığımı sanıyordum.
If the van Kirk's guys were using has a GPS system, could you use that to retrace where it's been?
Eğer Kirk'ün adamlarının kullandığı minibüste bir GPS sistemi olsaydı geriye dönük olarak yol güzergâhını bulabilir miydik?
All right, guys, I got your cell GPS signal layered over the satellite image.
Pekâlâ, çocuklar, telefonunuzun GPS sinyalini yakaladım ve uydu görüntüsünün üstüne yerleştirdim.
Guys, don't break out the cigars just yet.
Beyler, henüz sigaralarınızı yakmayın.
Guys, I hate to rain on your parade, but a few additional minutes isn't gonna be enough time for you to deliver 100 pounds of Epsom salts to the center of the cloud and get back. It's a one-way trip, Timbo.
Çocuklar, tekerinize çomak sokmak istemem ama fazladan bir kaç dakika 45 kiloluk epsom tuzunu bulutun ortasına götürüp geri gelmeye yetecek zamanı sana vermez.
Guys, a woman is trapped in her car at the bottom of the La Brea Tar Pits.
Çocuklar, kadının biri La Brea Katran Çukurunun dibinde, aracında mahsur kalmış.
Who the hell are you guys? Homeland Security.
- İç Güvenlik.
Yeah. Who were the other guys?
Diğer adamlar kimdi?
We can find and jump onto the bad guys walkie-talkie signal.
Kötü adamların telsiz sinyalini bulur ve kullanabiliriz.
I saw the three guys we know of getting ready, and the two who just showed up.
- Bildiğimiz üçünün hazırlandığını gördüm ve iki tane de şimdi ortaya çıktı.
You guys are gonna be scraping the gum off the bleachers.
Sizler de, tribünlerdeki sakızları kazıyacaksınız.
Guys, okay, Diesel, I need you to go into the Tech room and try to get the news on the TV.
Çocuklar, pekala, Diesel, atölyeye gidip TV'den haberleri almanı istiyorum.
You're only touching me because you actually might be one of the last guys on Earth.
Bana dokunan yegane kişisin, zira dünyada sağ kalan nadir erkeklerden biri olabilirsin.
G-Guys, Gail's-Gail's gonna have the fourth floor, which is, you know, it's a perfect plan.'Cause then, you know, Melissa and I, we're-we're gonna find our own, floor, you know.
Dördüncü katı Gail alıyormuş arkadaşlar harika bir plan gerçekten, çünkü Melissa ve ben başka bir kat falan buluruz işte.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]