The law's the law traducir turco
5,644 traducción paralela
It's not difficult to track her movements, nor is it unreasonable to speculate that she may have broken the law during her sabbatical.
Hareketlerini takip etmek zor değil, veya bu mantıksız yasaları çiğneyen speküle hayatını düşünmek.
Mike works down the hall from me, and Stuart's his brother-in-law.
Mike'la ofislerimiz aynı koridorda Stuart da onun kayınbiraderi.
Yeah, but it's not gonna work like that here, James Bond, because I'm representing the Justice Department to make sure you obey the law.
Evet ama burada onlar sökmez, James Bond çünkü kanuna uymanızı sağlamak için Adalet Bakanlığı'nı temsil ediyorum.
For 200 years since gathered a group of men in Eidsvoll to make the law...
Birkaç adamın, kanunları uygulamak için toplanışının üstünden iki yüz yıl geçti...
It's not that Isaac Newton had gotten the Law of Gravity wrong ;
Isaac Newton, Kütleçekim Yasası'nı yanlış anlamış falan değildi.
That he's violated council law by killing the Kehrseite, which is a capital crime.
Kehrseite'yi öldürerek Konsey kanunlarına karşı geldiğini. Öldürmenin cezası da malum. Onu öldürmemi istiyorsun.
Sir... it's against the law for us to read this.
Efendim... bizim bunu okumamız kanunlara aykırı.
It's the only time I've ever been in trouble with the law.
Mm. Kanunla başımın belaya girdiği tek seferdi.
You can't stay anymore, that's the law!
Daha fazla kalamazsın, kanun böyle!
My task force, in conjunction with the district attorney's office, has every intention of trying Mr. acosta to the fullest extent of the law.
Birlikte benim görev gücü, bölge avukatlık ile ofis, Her niyeti yoktur Sayın Acosta çalışıyor verdiği ölçüde Hukukun.
I know it's unfair, Daniel, but it's the law.
Ben, o, Daniel haksız olduğunu biliyorum ama bu yasa.
If we don't get this rascal's paperwork right he'll find a loophole to escape from the law.
Eğer bu alçakları hemen kayıt altına almazsak kaçmak için bir yolunu bulurlar.
In India, if 50 people take the law in their hands and kill someone, then it's not called a murder.
Hindistan'da, eğer 50 kişi kanun namına elini kaldırıp birini öldürürse, buna cinayet denmez.
The law requires an appropriate adult - to be present during your custody. - Not her.
Kanunlara göre gözaltın sırasında uygun bir yetişkinin yanında bulunması gerekiyor.
Paul Spector, you are charged that on the 10th day of December, 2011, in the County Court Division of Belfast, you did murder Fiona Gallagher contrary to Common Law. That you, on the 15th day of March, 2012, in the County Court Division of Belfast, did murder Alice Parker Monroe contrary to Common Law. That you, on the 16th day of April, 2012, in the County Court Division of Belfast, did murder Sarah Kay contrary to Common Law.
Paul Spector Belfast İl Mahkemesi sınırları içinde 10 Aralık 2011'de Fiona Gallagher'ı öldürmekten 15 Mart 2012 günü Belfast İl Mahkemesi sınırları içinde genel ahlaka aykırı biçimde Alice Parker Monroe'yu öldürmekten 16 Nisan 2012 günü Belfasy İl Mahkemesi sınırları içinde genel ahlaka aykırı biçimde Srah Kay'i öldürmekten 20 Nisan 2012 günü Belfast İl Mahkemesi sınırları içinde genel ahlaka aykırı biçimde Joseph Brawley'i öldürmekten 20 Nisan 2012 günü Belfast İl Mahkemesi sınırları içinde Ann Brawley'i öldürmeye teşebbüsten 20 Mayıs 2012 günü Belfast İl Mahkemesi sınırları içinde Rose Stagg'i yasalara aykırı ve zarar verici şekilde hapsetmekten ve Rose Stagg'i zorla alıkoymakla suçlanıyorsun.
Law is a moving target, and with this worldwide pandemic thing the government's looking into ways to take advantage.
Hukuk hareketli bir hedef tahtası gibi ve tüm dünyadaki bu salgınla beraber hükümet bundan çıkar sağlama yolları arıyor.
Now, as an officer of the law, it is my job to get her back to where it's safe for her.
Şimdi, bir kanun adamı olarak benim işim, onu güvende olacağı yere geri göndermek.
I'm super dan, Scourge of brooklyn's underworld, And I need to talk to an officer of the law.
- Ben süper Dan Brooklyn'nin yeraltı dünyasının belası ve bir memurla konuşmam gerek.
Some piece of shit rapes my daughter-in-law, has my son watch the whole goddamn thing, and he's walkin'around free for seven fuckin'months?
Bu dosyadaki bazı piç kuruları, benim gelinime tecavüz edip,... öz oğlumun saatini ve değerli neyi varsa alıp götürecek ve yedi aydır da hiçbir şey olmamış gibi sokakta dolaşabilecek öyle mi?
You beat a man, and that's against the law.
Siz bir adamı dövdünüz, bu da kanunlara aykırı.
Newton's law of cooling is still the gold standard, but it only gives a range.
Newton'un soğutma kanunu hala altın standart, ama sadece çeşitlilik veriyor.
There's an in-law next to the garage.
Garajın bitişiğinde bir kulübe var.
It's hard to be a lawkeeper unless you follow the law.
Kanunlara uymazsan polislik çok zordur.
You know my knowledge of the law is limited to TV shows and that time we went to jury duty just to pick up girls.
Çok iyi bilirsin ki benim hukuk bilgim TV dizileri ve kız tavlamak için jüri görevi yaptığımız anla sınırlıdır.
The rest is up to you and the law - You don't need to remind us of that.
Gerisi size ve kanunlara kalmış
Guns are the only law when this counts as justice.
Silahların yanı sıra atları da mı çalıyorsunuz?
He's a law-and-order type, so... my guess is when he heard about the wiretaps, it didn't sit well.
Tam bir kanun ve düzen hastası,... benim tahminin telefon dinlemelerini duyunca, pek rahat edemedi.
So, yeah, if that's breaking the law, I'm guilty as charged.
Evet, bu kanunları çiğnemekse ben suçluyum.
Since when is it against the law to dislike somebody's politics?
Ne zamandır birinin politikalarından hoşlanmamak kanunlara aykırı?
You're spying on me. That's against the law.
Beni takip ediyorsun!
That's against the law.
Bu kanunlara aykırı.
Me! I'm about to become the number one law enforcement officer in the U.S. Hell, in the fucking free world, Mick.
Amerika'nın, hatta dünyanın bir numaralı kanun adamı olmak üzereyim lan ben!
That's the law
Yasa böyle.
H-h-he's been suffering for so long, a-and when the law was passed, he was so happy.
Çok uzun zamandır acı çekiyordu. Yasa yürürlüğe girdiği zaman çok sevindi.
If by some miracle you succeed in wounding or killing this officer, I will personally prosecute you to the full extent of His Majesty's law!
Şans eseri bu memuru yaralayıp öldürmeyi başarırsan eğer Majestelerinin yasası el verdikçe sana kişisel olarak dava açacağım!
That's what the law says.
Yasaların söylediği bu.
Yeah, but it's against the law.
Evet ama bu kanuna aykırı.
That's kidnapping in the eyes of the law.
Yasalara göre buna adam kaçırma denir.
That's what the law is for.
Yasalar bu yüzden var.
Robert Rogers showed no discipline, no respect for the rule of law.
Robert Rogers hiçbir disiplin göstermedi ve hukukun üstünlüğüne saygısı yok.
He had pilikia with the law a while back, but he's a good kid.
Bir süre önce başı kanunla derde girmiş ama iyi çocuktur.
My belief, sir, is that you are looking at a man, as lives his entire life outside of the law.
İnanıyorum ki, efendim, gördüğünüz adam hayatı boyunca yasalardan uzakta yaşamış.
The law cannot constrain you.
Yasalar sizi sınırlayamaz.
Last time I had red wine, I bit my father-in-law on the ankle.
En son kırmızı şarap içtiğimde, üvey babamın ayak bileğini ısırmıştım.
His favorite quote is "for the law to work, there must be honor in one's word."
En sevdiği laf : "Hukuktan işe kadar her kişinin sözü onurlu olmalıdır."
Robert Greg's asked the, the Poor Law commission to send workers from the south under this new, this new migrant labour scheme.
Robert Greg bu yeni göçmen işgücü tasarısı altında komisyondan güneyden işçi göndermelerini istedi.
It's the law now, we're all bound by rules and regulations.
Artık kanun böyle, hepimiz kurallara uymalıyız.
I'm sorry, that's the law.
Kusura bakma, yasalar böyle.
You're a victim of the poor law.
- Kötü kanunların bir kurbanısın.
And what's the connection to Zaretsky or his law firm?
- Zaretsky ve hukuk bürosuyla ne bağlantısı var?
You think that's why he broke into the law offices? To get a Hi8 tape?
Bu yüzden mi hukuk bürosuna girdi, eski kaseti almak için?
the lawyer 96
the law 124
the lawyers 23
the law is the law 30
the lord is my shepherd 76
the little mermaid 17
the lights are on 28
the lord be with you 29
the leg 22
the line 46
the law 124
the lawyers 23
the law is the law 30
the lord is my shepherd 76
the little mermaid 17
the lights are on 28
the lord be with you 29
the leg 22
the line 46
the last one 115
the liar 16
the last few days 25
the lights went out 23
the lord works in mysterious ways 23
the legend 36
the last 153
the last time you were here 18
the letter 112
the love of my life 42
the liar 16
the last few days 25
the lights went out 23
the lord works in mysterious ways 23
the legend 36
the last 153
the last time you were here 18
the letter 112
the love of my life 42