English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ W ] / We've gotta go

We've gotta go traducir turco

466 traducción paralela
- We've gotta go.
- Gitmeliyiz.
We've gotta go, Tommy, but it's gonna be all right.
Gitmeliyiz, ama her şey iyi olacak.
We've gotta go back.
- Geri dönmek zorundayız.
We've gotta go some place.
Başka bir yere gitmeliyiz.
You're a little late, Mr. Ferrante, and we've gotta go on the air.
Azıcık geciktiniz, Bay Ferrante, hemen yayına girmek zorundayız.
We've gotta go!
Gitmeliyiz!
We've gotta go in one of them things?
Bu şeylerden birine mi binmek zorundayız?
Either we go to get it out of here or we've gotta go.
Araba ne olacak? Ya o arabadan kurtulmalı ya da buradan gitmeliyiz.
That's the way we've gotta go, Fritz.
Gideceğimiz yol bu taraf olmalı.
We've gotta go home to do our duty.
İşimizi görmek için eve gitmeliyiz.
We gotta go to town, bowl, and beat them back here.
Kasabaya gidip, bovling oynayacağız, ve onlardan önce evde olacağız.
We've gotta go now.
Hemen gitmeliyiz.
By midnight the channel westerly will swamp'em, we've gotta go out after them.
Kanaldaki Batı rüzgârı, gece yarısına doğru onları alabora eder. Gidelim.
I think the kid will go along to a point. We've gotta keep her thinkin'she's got a chance.
Ufaklık, bir yere kadar suyumuza gidecektir şansı olduğunu düşünmesini sağlamalıyız.
We may go up into the biggest ball of fire since the last sun exploded, but we've gotta take that 1 in 10,000 chance.
Dev bir ateş topuna dönebiliriz ama 10.000'de 1'lik şansı kullanmalıyız.
We've gotta go deep with that scalpel.
Derin bir neşter atmalıyız.
Get Hanako, we've gotta go.
Hanako'yu al, gitmeliyiz.
We've gotta go!
Gitmemiz gerek!
- Town? We've gotta go tell the Commander.
Gidip Komutan'a olanları anlatmalıyız.
We've gotta go.
Gitmemiz lazım.
We've gotta go to work.
ise gitmeliyiz.
We've gotta go, come on.
Gitmemiz lazım, çabuk.
Now, we gotta get a tape camera and a recorder. Let's go.
Kaset, kamera ve kayıt cihazına ihtiyacımız var.
We've gotta go.
Gitmeliyiz.
Well, I gotta go back to the old plane site... and tell Face and Murdock where we are.
Uçağın eskiden durduğu yere gidip Face ve Murdock'a yerimizi söylemem gerekiyor.
We've gotta go after it.
Ama nasıl?
We gotta go. Izzy and Noogie are in deep trouble.
Gitmeliyiz. lzzy ve Noogie'nin başı büyük belada.
We've gotta go into the club.
Kulübe girmeliyiz.
We've gotta go now.
Şuanda gitmeliyiz.
Come on, man, we've gotta go! Let's go. Come on!
Hadi beyler, hemen gitmemiz gerek.
Sid, we've got company. We gotta go.
Sid misafirlerimiz var.
We've gotta go.
Gitmeliyiz. Görüşürüz.
And all we gotta do is... go and get it.
Ve tek yapmamız gereken... gidip onu almak.
That's okay, we've gotta go anyway.
Önemli değil, zaten gitmemiz gerekiyor.
We've gotta go back.
Geri dönmeliyiz.
- That's why we've gotta go back.
- Bu yüzden geri dönmeliyiz. - Geri mi?
We've gotta go back to where we fell!
Düştüğümüz yere geri dönmemiz gerek!
- Oda Mae, we've gotta go.
- Oda Mae, gitmeliyiz. Hoşça kal de.
Mother of the bride. We've gotta go.
Gitmemiz lazım.
'Cause instead of looking for the Foot and the ooze... like we should... we gotta go out and look for him instead.
Çünkü Ayak'ı ve sıvıyı aramamız gerekirken bunun yerine dışarıda onu aramak zorunda kalıyoruz.
Since you're going seventh, that'll give us an opportunity to go in, do what we gotta do, and jet.
Sen yedinci olarak geldiğinde bu bize içeri girme, yapacak olduğumuzu yapma, ve kaçma fırsatı verecek.
We've gotta go pick up your father.
Gidip babanızı almamız gerekiyor.
We've gotta go. Let's see what's happening.
Biz de gidelim Gidip ne olduğuna bir bakalım.
- We've gotta go.
- Gitmek zorundayız.
- Oh, please, we've gotta go...
- Lütfen, gitmeliyiz...
I'll explain everything. But we've gotta go now.
Her şeyi açıklayacağım, ama şimdi gitmeliyiz.
So the old man bitched and moaned to Stella, and now we gotta go out and find the next hippest, hottest thing, you know, something for the kids.
Yaşlı adam Stella'nın başının etini yemiş. Ve şimdi en zamane, en moda şeyi.. .. bulmamız gerekiyor.
We've gotta go!
Gitmelisin!
- We've gotta go shoppin'anyway.
- Nasıl olsa alışveriş için gideceğiz.
We've gotta go.
Hadi.
Wake up, wake up, we've gotta go!
Uyan, uyan! Gitmeliyiz!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]