When we're done here traducir turco
121 traducción paralela
Tell you what. When we're done here... I'll go fetch Jane and we'll meet you back at the hotel.
Bak, burada işimiz bitince... gidip Jane'i alayım ve beraber otele gelelim.
The autopsy hasn't been done yet, but I'll take you down to the morgue when we're finished here.
Otopsi henüz yapılmadı. Ama işimiz bitince sizi aşağıya, morga götüreceğim.
When we're done here, we'll run a full diagnostic, alright?
Buradaki işimiz bittiğinde tam bir analiz yaparız tamam mı?
This piece goes here when we're done, and we'll drive someplace where you won't get sick anymore.
Paylaşacağımız tek şey huzur olur. Ve artık zarar görmeyeceğimiz başka bir yer deneriz.
Tell you what- - when we're done here I'll take you to the holodeck.
Burada işimiz bittiğinde, seni sanal güverteye götüreceğim.
Can we take a look at Bronty's foal when we're done here, Dad?
İşin bittiği zaman Bronty'nin yavrusuna bakabilir miyiz Baba? Tabii.
When we're done here, our people's revolutionary army will start a war.
Burada işimiz bitince bizim insanımızın devrimci ordusu bir savaş başlatacak.
Pheebs, when you're done over there, we've got a situation over here too.
Pheebs, Orada işin bittiğinde buraya da bir el atmalısın.
With your permission, I'd like to fill in a complaint report for his assault on you, and when we're done here, I'll send these two over to arrest him, assuming he can be found.
Şimdi izninizle size yapılan saldırı için şikayet raporu dolduracağım ve burada işimiz bittiğinde iki arkadaşımı, bulunabilmesi umuduyla, onu tutuklamaya göndereceğim.
Remember - we meet back here when you're done.
Unutmayın. İşiniz bittiğinde burada buluşacağız.
When we're done here we'll be right with you
Burayı bitirdiğimiz zaman, sizinle hemen ilgileneceğiz.
Believe me, when we're done here, you'll be thanking me for giving you the answers.
İnanın bana, burada işimiz bitince size bu cevapları verdiğim için bana teşekkür edeceksiniz.
I mean, because when we're done with this job, after 36 hours, of course, assuming we're still here, we could...
Bu iş bitince, yani 36 saat sonra hayatta olursak belki gidip birlikte....
Maybe when we're done here, we should go back to Fiji.
Buradaki işimiz bitince Fiji'ye dönmeliyiz.
Fine, we'll be right here when you're done.
- Evet, Emily, lütfen. - Tamam.
I say when we're done here!
Burada işimizin ne zaman bittiğini ben söylerim.
We'll dispose of these mementos when we're done here.
İşlem bitince bu nesneleri yok edeceğiz.
So why don't we meet back somewhere over here, when you're done with the funeral home, huh?
- Tamam. Cenaze işleri bitince seninle burada buluşalım o zaman.
Maybe when we're done here, I could buy you a steak.
Belki işimiz bittiği zaman, sana bir biftek satın alabilirim.
I think I can speak for everyone here when we say how impressed we are with all the work you've done for us on the "Justice For All" bill... our re-naming it "Rachel's Law" will help with your constituents back home.
Sanırım buradaki herkes adına şunu söyleyebilirim, "Herkes İçin Adalet" kanun önergesi kampanyası yaptıkların konusunda etkilendiğimiz konusunda. ismini "Rachel'ın Kanunu" olarak değiştirmek seçmenlerini geri kazanmana yardım edebilir.
- When we're done here.
- Burada işimiz bitsin anlatırım.
I say when we're done here.
Buradaki işimizin ne zaman biteceğini ben söylerim.
All right? I'll hang out here... and when you're done with your date, we'll get married.
Seninle burada durayım ve çıktığın adamla işin bittiğinde evleniriz.
When you're done here, roll by. - We'll ink them.
Hey, burdaki işiniz biterse, hemen gelin.
When we're done here, maybe we could get some dinner?
Burada işimiz bittiğin, belki akşam yemeği yeriz?
Later, uh, when we're done here, if you're not too busy, maybe, um, we could -
Buradaki işimiz bittikten sonra Eğer vaktin varsa Belki, um, biz...
Are you assuming he's gonna just run out of here when we're done and bang everyone he sees just to infect them?
Onun, bizim işimiz biter bitmez buradan çıkacağını ve gördüğü herkese virüs bulaştırmak için beraber olacağını mı düşünüyorsun?
So when we're done here, you guys could go over to the Antler Lodge, sample some deer, and talk about my raise.
O yüzden burda işiniz bitince... siz bence en iyisi Antler Lodge'a gidin ve.. biraz geyik eti yiyip benim zam işini konuşun.
When we're done here, you two peel off, pick up Tretiak and his lieutenant.
Bu iş bittiğinde, ikiniz ayrılır, Tretiak ve yardımcısını yakalarsınız.
When we're done here, I want you to prep Cain.
Burada işin bitince, Cain'i hazırla.
When we're done here, somebody will take you back.
Burada işimiz bitince biri seni geri götürür.
Feel free to have a look at them when we're done here.
Bu iş bitince bakarsın.
Well, when you're done here with Dent, we're done.
Dent'le işin bitince bizim buradaki işimiz biter
Might be able to push things through when we're done here
- Belki buradaki işimiz bitince o tarafı azıcık kurcalayabilir.
When we're done here I want you to head over to the edge of that dam, okay?
Burada işimiz bittiğinde barajın kenarına gitmeni istiyorum, tamam mı?
When we're done here, we're gonna look younger than the Olsen twins.
Buradaki işimiz bittiğinde, Olsen ikizlerinden bile genç görüneceğiz.
And when we're done here, there won't be much to play for.
Bu işi bitirdiğimizde son ayakta kalan ben olacağım.
When we get done here, you're gonna have a beautiful home, all right?
İşimiz bitince çok güzel bir eviniz olacak.
Hey, we got to go check out Johnny Ramone's grave when we're done here.
İşimiz bitince Johnny Ramone'nun mezarını da ziyaret edelim.
When we're done here, you go home.
Burada işimiz bittiğinde, evine git.
I'LL GIVE YOU THE NUMBER WHEN WE'RE DONE HERE.
Bilemezdiniz, efendim.
That's illegal. You're right, when we're done here,
Haklısın, bunu çok yapıyorum, kendimi tutuklayayım.
Yeah, we'll see where we are when you're done here.
Buradaki tedavin bitince nasıl olacağına bakarız.
And when we're done here, I'm going to go to the D.A., and we're going to start talking about bail.
Burada işimiz bittikten sonra, bölge savcısına gideceğim. Ve kefaleti konuşmaya başlayacağız.
I'll be down there when we're done here.
İşimizi bitirdiğimizde aşağıya gelirim.
You can sleep when we're done here.
İşimiz bittiğinde uyursun.
When we're done here, I want you to pack your things and go.
İşin bittiğinde eşyalarını toplayıp gitmeni istiyorum.
When we're done in here, we need to make sure to safe-proof the bedroom next.
Burada işimiz bittiğinde, yatak odasında güvensiz şey bırakmadığımızdan emin olalım.
¶ We said, "Hey, Stan, when we're done with this show ¶ ¶ You can stay here and I'm sure you will find ¶ ¶ That we're here to rape and kill you" ¶
Stan sahnede işimiz bittiğinde hiç merak etme sana tecavüz edip seni öldüreceğiz.
When we're done here, we'll guide you up there.
Burada işimiz bittiği zaman, size orada rehberlik edeceğiz.
Yeah, we'll have somebody bring'em down when we're done here.
Eşyalarından bazılarını hastaneye götürebilir miyim? Buradaki işimiz bittiğinde biriyle yollarız.
when we're together 26
when we're alone 19
when we're done 49
we're done here 458
when they 28
when we first met 137
when the saints go marching in 18
when you 160
when were you born 26
when i was younger 134
when we're alone 19
when we're done 49
we're done here 458
when they 28
when we first met 137
when the saints go marching in 18
when you 160
when were you born 26
when i was younger 134
when are you leaving 116
when i was a child 198
when you're gone 25
when he died 111
when i'm gone 52
when i 169
when you're ready 256
when it comes to you 25
when it rains 55
when in doubt 76
when i was a child 198
when you're gone 25
when he died 111
when i'm gone 52
when i 169
when you're ready 256
when it comes to you 25
when it rains 55
when in doubt 76