Where is here traducir turco
2,115 traducción paralela
- Where is here?
- Burasi derken?
Everything is so flat, and they have these cliffs up here that blocks your perspective of where you are.
Her şey aynı görünüyor. Dağlar olmasa, perspektif kavramı olmayacak.
Here is a copy of Al-Uqlidisi's manuscript where he showed how the decimal point is used for the very first time.
İşte, Ukludîsî'nin ilk defa ondalık noktanın nasıl kullanıldığını gösterdiği el yazmasının bir kopyası.
Here is a video can you find out where's the point of transmission
Bunun nereden aktarıldığını öğrenebilir misin?
This is the only place where we can buy gifts near here
Hediye için bu civardaki tek yer bu.
Now, just take that finger of yours and point out on this here map where this party is being held, how many is coming and what they brought to play with.
Şimdi o parmaklarını al ve bana partinin yerini bu haritada göster. Kaç kişi geliyor ve oynamak için yanlarında ne getiriyorlar?
Listen, I ain't leaving here till you tell me where Victor is.
Dinle, sen Victor'ın nerede olduğunu söylemeden çıkmayacağım.
Who is this man here in all the photographs where she's crying?
Ağladığı fotoğraflarda yanında oturan adam kim?
We are live here at St. Peter's Square... where, despite a bomb threat, and an order of evacuation the crowd is actually growing in size As we await an official announcement from the Vatican spokesman as to the exact nature of the threat and whether or not they are treating it as a credible danger.
Şu anda San Pietro Meydanı'nda canlı yayındayız. Bomba tehdidi ve tahliye emrine rağmen burada toplanan kalabalık giderek daha da büyüyor. Vatikan sözcüsünden, tehdidin boyutlarına ve bu durumu nasıl ele aldıklarına dair resmi bir açıklama gelmesini bekliyoruz.
Where are you going? There is a door here!
Nereye gidiyorsun kapı burada!
Here is where we hung our stockings.
Burası da çoraplarımızı astığımız yer.
But where'here'is I know not.
Ama şu an nerede olduğumu bilmiyorum.
Here is the station where you get off.
Sen bu istasyondan ineceksin.
The headquarters of the Temple of the Four Orders where he died... is here.
Dört Tarikat Tapınağı'nın ana merkezi ise, onun öldüğü yer yani burası.
Fifty years from now, people will look back and say, here, this place, is where it all began.
Elli yıl sonra insanlar geri dönüp baktığında her şey işte burada başladı diyecekler.
Herman this is where I work, I work here, you cannot be here right now.
Herman, burası çalıştığım yer. Çalışıyorum ben burada. Şu an burada olamazsın.
If you don't talk about work here, Danny, where do you talk about it?
Burada iş konuşmayacaksın da, nerede konuşacaksın, Danny?
Here is the living room where we put a bunc of junk.
Ve burasıda hurdalarla döşediğimiz salonumuz.
Come here! Where is it?
Hangisinde?
Right here is where homicide begins.
Cinayetin başladığı yer, tam olarak burası.
And here is where the trouble began.
İşte olayın başladığı bölüm burası.
You gotta move out here, Wardo, this is where it's all happening.
Buraya taşınmalısın, Wardo. Bütün aksiyon burada.
Touch my knee right here where my finger is.
Dizime dokun. Parmağımın olduğu yere.
There's photo of him in here where his name is Robert
Burada ismi Robert yazan bir fotoğrafı var.
So I think that is where he's headed and that is about 3 hours from here.
Sanırım oraya gidiyor ve buradan 3 saat mesafede.
Where they write, That people travel to Miami while I'm minding my business here under ground. There is no worse job than punching tickets in the cave.
İnsanların Miami'ye gittiğini yazdığı yerde burada oturmuş işimi düşünürken mağarada bilet basmaktan daha kötüsü olamaz.
I come here and imagine that this is the spot where everything I've lost since my childhood has washed up.
Buraya geliyorum ve her şeyin çocukluğumdan beri kaybettiğim herşeyin yenilendiğini hayal ediyorum.
Where is Misfortune? Is he here?
Misfortune nerde burda mı?
True. Until I get Roland here to peel off all your skin with a needle-nose pliers and then you tell me where she is and the fastest route to her.
Doğru ta ki Roland senin derini yüzer ve seni..
That could be, but where you all come into this is, he put this house here, and your timber acres, up for his bond.
Olabilir. Ama geldiniz nokta şu ki baban bu evi ve kereste arazinizi senedi için ipotekledi.
No, we will wait right here, offer our friend a warm hello, and ask him where he is going.
Hayır, burada bekleyeceğiz. Sıcak bir karşılamadan sonra arkadaşımıza nereye gittiğini soracağız.
You worked here and you don't even know where the opening is?
Burada daha önce çalıştın ve nereden açılacağını bile bilmiyor musun?
Uh, Mr. Hastings, uh... Meredith Reed, the woman you brought here for questioning, where is she?
Meredith Reed sorgulamak üzere buraya getirdiğiniz kadın, o nerede?
And where we go from here.... your white count is still incredibly - -
Akyuvar sayısı hâlâ inanılmaz...
Where is he? He should be here.
Burada olmalıydı.
Cain has some followers here and war is bad for business. I control where and when.
Cain bizi takip etse de sorun yok.
Which is where you landed the plane you flew back here, right?
Buraya döndüğünüzde uçağı oraya indirdin değil mi?
Where is she? She is not here.
Burada değil.
Did you find a child on the subway and think you can keep him here without anyone knowing where is he?
Metroda çocuk buldun ve kimseye nerede olduğunu söylemeden onu burada tutabileceğini mi düşündün?
Usually, this is where I come up with an excuse to get you the fuck out of here.
Genelde şu an bir bahane bulup seni buradan defetmem gerekirdi.
So, it is here where it all happened.
Bütün her şey burada olmuş yani.
Well. If here is where I think it is.
Aslında, buradan yaklaşık 90 mil ötede bir müzik festivaline gidiyorum.
Where's Grandma? Is she here?
Büyükannen nerede?
- Janu came here, right? Where is she?
Janu buraya geldi mi?
The actual position where stu is hiding is here,
Stu'nun saklandığı yer burası. Lone Pine'ın hemen yakını.
The toothed beast is here. Where?
Dişli canavar burada.
If he's not here, then we don't know where he is.
Eğer orada değilse nerede olduğunu bilmiyoruz demektir.
He is no longer here and you will never know where he is.
Artık burada değil. Ve sen de nerede olduğunu asla öğrenemeyeceksin.
Either you tell me where he is or I swear to God you will not get out of here alive.
Ya bana nerede olduğunu söylersin.. .. ya da Tanrı'ya yeminim olsun burada canlı çıkamazsın.
This is the part where I tell you that one phone call from me, and the Department of Health will be down here.
Şu anda sana bir telefonumla Sağlık Bakanlığı'nın buraya geleceğini söylüyorum. 30 gün kepenk kapatırsın.
- Where the fuck have you guys been? - Is mick here?
Mick geldi mi?
where is he 5231
where is it 2891
where is 140
where is your wife 24
where is he from 17
where is your brother 26
where is she 3620
where is the boy 29
where is it from 16
where is this place 56
where is it 2891
where is 140
where is your wife 24
where is he from 17
where is your brother 26
where is she 3620
where is the boy 29
where is it from 16
where is this place 56