Why is that traducir turco
19,798 traducción paralela
Why is that?
Neden?
Why is that? Wanna ask about my hands?
Ellerime ne olduğunu mu soracaksın?
And why is that, Mr. Gross?
Peki neden Bay Gross?
Why is that your concern?
Bu merakınız ne?
Oh, why is that?
Nedenmiş o?
I'm saying, you're so good, why is that like that?
Diyorum ki işinde çok iyisin, burası neden böyle?
Why is that not an option?
Niye bu bir seçenek değil?
- Why is that?
- Neden? - Çünkü iyi bir açıklaması yok.
Why is that?
Neden gittin?
Why is that not a simple thing to you?
Niye bu, bu kadar basit değil senin için?
You may be wondering why they set it up that aliens must rule Fillory and I'm sure there is a great reason and nobody has any clue what that is.
Neden uzaylıların Fillory'i yöneticisi yapıldığını merak ediyorsunuzdur, ben geçerli bir sebepleri olduğundan eminim, ama kimsenin en ufak bir fikri yok buna sebep göstericek.
I know this is hard for you to believe, but that's why I did it...
- Senin için inanması zor biliyorum ama o yüzden yaptım.
I-I know this is crazy, but I'm starting to think that's why she came here from Chechnya with her brother to do this.
Amira bu şekilde kendini kanıtlamış olacak. Saçma geldiğini biliyorum ama Çeçenistan'dan buraya kardeşiyle bunu yapmak için geldiğini düşünmeye başladım.
Is... that why you've come?
Bunun için mi geldin?
Is that why they leave you?
Bu yüzden seni terk ediyorlar?
Is that why you asked me out here?
Beni bunun için mi çağırdın?
Why don't you tell me exactly what it is that you wanna know?
Tam olarak neyi bilmek istediğini söylesene.
That would explain why whatever this is is working its way back to Melissa.
Bu her neyse neden Melissa'ya döndüğünü açıklıyor.
He bounced around jobs for a little while, and that's why he ended up working at the garage a year and a half ago.
Bir ara sürekli iş değiştirdi ve böylece bir buçuk sene önce otoparktaki işi buldu.
Is that why you insist on working alone?
Tek çalışma konusunda neden ısrarcısın?
Hey, so is that why you have D-man out here with me, huh?
O yüzden mi o D-man maskesi falan giymişsin?
Is that why I chose this place?
Bu yüzden mi burayı seçtim?
Oh, that, uh, a fearless moral inventory isn't simply a list of excuses for why everyone else in the world is to blame for your own poor choices?
Şu korkusuz ahlakî envanter kendi zayıf seçimlerin yüzünden dünyadaki geri kalan herkesi suçlayabileceğin kadar basit bir liste değil mi yani?
Is that why you bought that shirt, advertising?
Tişörtün nedeni bu mu? Kendini göstermek?
But that is why our friends are sneaking around an export shop, investigating the theory of a serial felon from Cabe's childhood.
Zaten bu yüzden arkadaşlarınız bir ihracatçı dükkânında gizlice dolanıp Cabe'in çocukluk arkadaşı... bir seri suçlunun teorisini araştırıyorlar.
Do you know why that is?
Niye biliyor musun?
- Yeah. - That's why our events coordinator is VP-level.
O yüzden aktivite organizatörümüz yönetim kuruluna bağlı olacak.
And that is why you have to do everything you can to make it work.
Ve bu yüzden de bunu yürütmek için elinden geleni yapmalısın.
Why do you think that is?
- Sence neden böyle?
I do not get why that is fancy.
Neden sevildiğini anlamıyorum.
That is why we are here.
Bu yüzden geldik.
- That is why we are here.
- İşte, bu yüzden geldik.
That is why I have you.
Sen de bu işe bu yüzden girdin.
- Why is that weird?
- Nesi tuhaf?
- No, that is why we are here.
- Hayır, bu yüzden buradayız.
That is a Rolex. Why so angry all of a sudden?
- Niye birden sinirlendi?
That's what parents do, and there's lots of time to worry when you're in prison, which is why I focused all my energies on creating groundbreaking musical theater.
Babalar bunu yapar ve hapisteyken endişelenmek için çok fazla vaktin oluyor. İşte bu yüzden bütün enerjimi çığır açan bir müzikale odaklıyorum.
Is that why you didn't answer my calls? No.
- Bu yüzden mi telefonunu açmadın?
Why is it that people covet what doesn't belong to them?
Peki insanlar neden kendilerinin olmayan şeylere imrenirler?
That is why I traded the English ambassador for your release.
Bu yüzden İngiliz elçi'yi serbest kalmanız için takas ettim.
That is why Lady Somerset thinks she's safe coming to my court, even though she is the liar who testified that my mother slept with her own brother.
Bu yüzden Lady Somerset sarayıma güvenle geleceğini düşünüyor. Annemin kendi kardeşiyle yattığına dair yalan ifade verenin o olmasına rağmen.
That is why he is half-drunk.
Bu yüzden yarı sarhoş.
- And that's why it is so hard to be in conflict with you.
Bu yüzden seninle anlaşmazlığa düşmek bana acı veriyor.
What I mean is... why is it now that you're bringing this up?
İyi de niye şimdi bununla ilgileniyorsun?
The truth is that I'm not sure why I was called at this critical time.
Böyle kritik bir zamanda neden çağrıldığımı ben de bilmiyorum açıkçası.
And it knows that, which is why I don't think it'll show up unless it knows it's just me and Toothless.
Bunu biliyor, sadece ben ve Toothless olmadan ortaya çıkacağını sanmıyorum.
Cutoff dates, we don't normally see that in other threats, and you have to think, well, why is there a cutoff date in there?
Durdurma tarihleri... Bunları diğer zararlı,... yazılımlarda pek göremezsiniz ve aklınıza hemen şu soru gelir, "Peki, neden bir durdurma tarihi girilmişti?"
Why are you talking about that fat poof when my whole life is falling apart?
Benim hayatım mahvolmuşken sen neden o şişko toptan bahsediyorsun?
Is that why you didn't want to get lunch?
O yüzden mi yemeğe gitmek istemedin?
That is why I'm here.
O yüzden geldim.
Is that why you weren't there?
O yüzden mi yoktun?
why is that a problem 20
why is that funny 66
why is that good 16
why is that important 25
why is 26
why is she here 80
why is she crying 20
why is it 76
why is it taking so long 21
why is this 30
why is that funny 66
why is that good 16
why is that important 25
why is 26
why is she here 80
why is she crying 20
why is it 76
why is it taking so long 21
why is this 30