Will you please stop traducir turco
351 traducción paralela
Will you please stop annoying me?
Beni rahatsız etmekten vazgeçsen artık!
- Will you please stop worrying, Mother?
- Endişelenmeyi bırakır mısın anne?
Mother, will you please stop borrowing trouble?
Gereksiz yere endişelenmeyi bırakır mısın?
Will you please stop doing that with your hat?
Şapkanızla şunu yapmayı keser misiniz?
Will you please stop it, Nick?
Lütfen susar mısın Nick?
Will you please stop worrying aboutJack?
Jack için endişelenmeyi keser misin?
Will you please stop clowning?
Soytarılığı keser misin?
Will you please stop dawdling with that infernal puzzle?
Lütfen şu iğrenç şeyle oynamayı keser misiniz?
Frank, will you please stop...?
Frank, Iütfen durur musun?
Look, will you please stop yellin'?
Bağırmayı keser misin? Yaklaş.
Abner, will you please stop saying that?
Abner, lütfen şunu söylemeyi keser misin?
Will you please stop?
Kesecek misiniz şunu?
Will you please stop this picture!
Lütfen durdurun şu filmi!
Ellen, will you please stop being a woman.
Ellen, lütfen kadın olmayı bırak...
Will you please stop stalling and get started?
- Lütfen bana yardım eder misin?
- Will you please stop -
- Lütfen durur musun -
Jo, will you please stop imagining things?
Jo, lütfen hayal görmeyi bırakır mısın?
Son, will you please stop...?
Evlat, durur musun lütfen...?
Will you please stop yelling and listen to me?
Lütfen bağırmayı kesip, beni dinler misin?
Will you please stop humming that idiotic tune?
Lütfen şu saçma melodiyi keser misin?
Will you please stop that pounding?
Lütfen o tapırtıyı keser misin?
Will you please stop chattering?
Lütfen keser misin?
I mean, why didn't she say right out to the Major, 'Will you please stop doing wh-whatever it is you are doing? '
Yani niçin Binbaşı'ya "Lütfen bu yaptığınız şeye son verin." dememiş.
Will you please stop behaving like a maiden aunt.
Bana genç kız gibi davranmayı bırakır mısın?
Will you please stop it? I don't want to hear one more word about that train, understand?
Tren konusunda tek bir söz daha duymak istemiyorum, anladınız mı?
Will you please stop crying, baby?
Ağlamayı keser misin bebeğim?
Will you please stop crying?
Ağlamayı keser misin lütfen?
Tess, will you please stop crying?
Tess, ağlamayı keser misin lütfen?
Will you please stop that and do as you're told?
Bunu bırakıp sana söyleneni yapar mısın lütfen?
Will you please stop that?
Lütfen bunu yapmayın.
Will you please stop talking for just one minute?
Lütfen bir dakika konuşmayı keser misin?
Enzor, will you please stop stepping on my lines?
Enzor, benim diyolaglarımda durur musun lütfen?
Will you please stop?
Keser misin lütfen?
I know when a chap's cut my hair - and when he hasn't, so will you please stop fooling around - and get on with it?
Oyalanmaya bırakıp işe koyulur musun lütfen? Evet. Evet, koyulurum beyefendi.
Will you please stop it?
Lütfen kesecek misin şunu!
Will you please stop playing when I'm trying to talk!
Ben konuşmağa çalışırken lütfen çalmayı durdurur musunuz?
Maurizio, will you please stop?
Maurizio, lütfen durur musun?
Will you please stop? I mean, this is a place of business, huh?
Burası bir işyeri!
Will you please stop it?
Şunu kesecek misiniz siz?
Will you please stop interfering with my last feeble efforts.
Lütfen çelimsiz gayretlerimi engellemekten vazgeçer misin?
Please stop what you're doing. If you continue, I will have you arrested.
Dur yoksa ben durduracağım.
As a special favour, please stop playing with those sleigh bells, will you?
Benim için bir iyilik yap ve çıngırakla oynama lütfen, olur mu?
Please, sir, will you kindly stop?
Lütfen efendim, rica etsem keser misiniz?
WILL YOU JUST STOP, PLEASE? I WILL BE LISTENED TO. I WILL SAY NOW WHAT I'VE NEVER SAID BEFORE,
Şimdiye kadar hiç söylemediğim bir şeyi söyleyeceğim.
Will you stop by, please?
Oraya da uğrar mısınız lütfen?
Oh, will you stop that racket, please?
Gürültüyü keser misiniz?
Will you please make him stop?
Lütfen şunu durdurur musunuz?
Will you stop it, please?
Şunu keser misin lütfen?
Please, Federico, will you have them stop it?
Federico lütfen, şunları durdurur musun?
Will you stop the car, please?
Arabayı durdurur musun lütfen?
Well, I've got to stop you there, Block, I'm afraid because we've got someone who's been doing cabaret in the new forest from America, will you welcome please, a Chippendale writing desk.
Kütük, korkarım kesmemiz gerek çünkü aramızda yeni ormanda kabare yapan biri var alkışlarınızla Amerika'dan bir Chippendale yazı masası.
will you 5002
will you marry me 800
will you forgive me 58
will you be okay 42
will you come 134
will you come with me 163
will you join me 44
will you go out with me 27
will you go 60
will you please shut up 18
will you marry me 800
will you forgive me 58
will you be okay 42
will you come 134
will you come with me 163
will you join me 44
will you go out with me 27
will you go 60
will you please shut up 18
will you come with us 24
will you help me 291
will you excuse me 209
will you do me a favor 69
will you call me 59
will you join us 62
will you listen to me 75
will you shut up 272
will you do it 111
will you sit down 52
will you help me 291
will you excuse me 209
will you do me a favor 69
will you call me 59
will you join us 62
will you listen to me 75
will you shut up 272
will you do it 111
will you sit down 52