You forget yourself traducir turco
153 traducción paralela
- You forget yourself, Lohrmann.
- Kendinden geçmişsin sen, Lohrmann.
You forget yourself to hedge me in.
Kendini bilmez olup bunaltıyorsun beni.
You forget yourself.
Siz kendinizi unutursunuz.
- You forget yourself Madame!
Majesteleri böyle saçmalıklara inanamıyorum!
You forget yourself sir.
Kendinize gelin.
If you forget yourself and ask how to help others, life becomes perfectly simple.
Kendinizi unutup başkasına nasıI yardım ederim, diye sorarsanız hayat basitleşir.
You forget yourself, General Katana.
Kendinizden geçtiniz galiba, General Katana.
You forget yourself.
İstemiyorsan katılma.
You forget yourself, sir.
Kim olduğunuzu unutuyorsunuz, bayım.
You forget yourself, Father.
Sözlerine dikkat et baba.
You forget yourself, Mollari.
Haddini aşıyorsun, Mollari.
You forget yourself, Thopok.
Kendini kaybediyorsun Thopok.
or if you forget yourself they will know who you are and where you're from.
Eğer ölürsen, veya bi şekilde kaybolursan kim olduğunu nereli olduğunu hemen anlarlar.
You forget yourself, madam.
Kimliğinizi unutuyorsunuz madam.
Sir, you forget yourself.
Bayim, kendinizi kaybettiniz.
- You forget yourself.
- Küstah.
You're sure you didn't forget yourself in the park?
Kendini parkta unutmadığına emin misin?
Men like yourself — German, or of German ancestry — rise up with all the might and power of the great German people behind you conscious of the sacred duty that binds us all together... and in the knowledge that he who doesn't forget his people... will not by his people be forgotten.
Sizin gibi insanlar — Alman ya da Alman soyundan gelenler — bütün büyük Alman halkının gücü ve kuvvetini arkanıza alarak bizi bir araya getiren korkunç görevlerin bilinciyle... onun halkını unutmayacağını ve ve halkının da onu unutmayacağını bilerek.. ayaklanın.
While you're throwing bouquets at yourself, don't forget me and Alison.
Kendini taçlandırırken benle Allison'ı unutma da.
Ned, you forget yourself.
- Kendinizi unutuyorsunuz.
I mean you didn't forget yourself?
Yani kim olduğunuzu unutmadınız değil mi?
Both of you seem to forget that in striking out at each other you hurt others besides yourself.
İkiniz de unutuyorsunuz. Birbirinize sataşarak, kendiniz dışında herkesi de kırıyorsunuz.
And if you let yourself go, you can forget about women.
Ve yorumu kendine bırakıyorum, Kadınlar bunu aynen böyle düşünür.
YOU'LL HENCEFORTH DEVOTE YOUR TIME TO YOUR JOB AND FORGET READING, OR YOU'LL FIND YOURSELF OUTDOORS ON A PARK BENCH READING FROM MORNING TILL NIGHT
Ya okumaktan vazgeçip kendinizi işinize vereceksiniz ya da kendinizi dışarıda, parkta bir bankın üstünde, sabahtan akşama iş ilanları okurken bulursunuz.
You seem able to forget yourself.
- Kendini koyverebiliyorsun.
Girl, you need to forget about Africa and all them Africans and go marry yourself a man with some loot. Somebody like George Murchison.
Afrika'yı ve Afrikalıları unutup zengin bir adamla evlensen iyi olur.
You don't permit yourself to forget him, is that it?
Kendine izin vermiyor musun, onu unutmak için?
And, Rufio if, for whatever reason, the guards should forget or misjudge the time will you, yourself, wake me?
Ve, Rufio eğer, herhangi bir nedenle, muhafızlar unutur ya da zamanda yanılırlarsa sen beni uyandırır mısın?
Forget about that. You yourself have never been first to draw a sword.
- Şunu unutama, bir kıIıç sebepsiz yere çekilmez.
- You can't forget yourself.
- Hayır, kendini unutamazsın.
You forget that you learnt how to forget, that, one day, you forced yourself to forget.
Bir gün unutmak için kendini zorladığında unutmayı öğrendiğini unutuyorsun.
If you hide yourself after the war in Algeria, if you tried to pass yourself off as dead, it was to make people forget your subaltern rank in the secret army.
Cezayir savaşı sonrası kendinizi gizlediniz, herkese kendinizi ölü olarak yutturmaya çalıştınız, Astınız olan insanları kullanarak kendinizi unutturdunuz.
You mustn't forget yourself!
Kendini unutmamalısın.
Can't you forget about other people and think about yourself?
Diğerlerini unutup kendini düşünemez misin?
Now, don't forget, you owe this to yourself.
Unutmayın, bunu kesinlikle hak ediyordur.
- Can you forget it yourself?
- Sen unutacak mısın?
You yourself told me to confirm your presence there. How could I forget?
Toplantıya iştirakinizi temin etmemi istemiştiniz.
And, on the other hand, maybe you should forget what you've read about your father and go in there and find out for yourself.
Ama diğer taraftan, belki baban hakkında ne okuduğunu unutmalısın ve oraya girip kendin öğrenmelisin.
So why don't you forget about all this and turn yourself in?
Neden bütün bunlardan vazgeçip, teslim olmuyorsun?
Forget about her, you look after yourself.
Bırak sen onu, şu haline bir bak!
You think you can run away from yourself... and just forget everything.
Kendinden kaçabileceğini ve her şeyi unutacağını sanıyorsun.
- If you listen to me, you will forget yourself.
- Neden? - Eğer beni dinlersen kendini unutursun.
And if you'll forget yourself what will you remember about me?
Ve eğer kendini unutursan, beni nasıl hatırlayacaksın?
I mean, come on, if you really wanna kill yourself, forget about pills.
Gerçekten kendini öldürmek istiyorsan hapı unutacaksın.
From anyone else, I'd take that as an insult but you forget that I know how you put yourself through college.
Başkası olsa bunu hakaret kabul ederdim ama üniversiteyi nasıI bitirdiğini bildiğimi unutmuş gibisin.
Will you forget everyone else and think about yourself?
Herkesi unut. Kendini düşün biraz.
You will forget your family, friends and even yourself.
Aileni, arkadaşlarını ve hatta kendini bile unutacaksın.
All you could do right now is play it cool for a while, turn down the emotional heat and Donna, God willing, he'll forget you threw yourself at him.
Şu anda yapabileceğin tek şey, her şey yolundaymış gibi davranarak duygularını engellemek. Ve Donna, Tanrı şahidimdir, kendini onun kucağına atmanı affedecek.
If you find yourself in a tough spot, don't forget :
Eğer sen, bunu yapamıyacak gibi hissedersen, unutma :
I'm not leaving you here by yourself, so forget it.
Seni burada yalnız bıramıyorum onun için unut gitsin.
Look, forget you'll give yourself cancer and die a slow and horrible death.
Bak, kanser olup yavaş ve iğrenç bir şekilde öleceğini boş ver.
you forget 132
you forget something 21
yourself 387
yourself included 25
you fucking pussy 17
you fucking bitch 144
you fucking idiot 110
you fucked up 69
you flatter me 83
you feel me 201
you forget something 21
yourself 387
yourself included 25
you fucking pussy 17
you fucking bitch 144
you fucking idiot 110
you fucked up 69
you flatter me 83
you feel me 201
you fucking dick 17
you found me 135
you fucking asshole 99
you fucking whore 34
you fucking cunt 67
you figure it out 87
you fucked me 29
you first 511
you feeling better 72
you fucking faggot 21
you found me 135
you fucking asshole 99
you fucking whore 34
you fucking cunt 67
you figure it out 87
you fucked me 29
you first 511
you feeling better 72
you fucking faggot 21