English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ Y ] / You haven't seen him

You haven't seen him traducir turco

354 traducción paralela
You haven't seen or heard from him?
Ondan hiç haber almadınız mı yani?
- You haven't seen him, have you?
- Onu görmedin, değil mi?
Haven't seen him stalking about by any chance, have you?
Tesadüfen onu yürürken hiç görmediniz mi?
- I-I mean, you haven't seen him since?
- O günden beri görüşmediniz mi? - Görüşmedik.
No, I told you I haven't seen him at all today.
Hayır, söyledim size onu bugün görmedim.
You haven't seen him, have you?
Onu hiç görmediniz, değil mi?
Don't say you haven't seen him?
Sakın onu görmediğini söyleme!
Haven't you seen him?
Onunla görüşmedin mi?
I told you I haven't seen him.
Görüşmedim dedim ya.
You haven't seen him all evening?
Onu akşam boyunca görmediniz mi?
He doesn't live with you... and you haven't seen him either?
Sizinle birlikte yaşamıyor. Ve sen de onunla görüşmüyorsun, değil mi?
I haven't seen much of him lately. Driving for people like the Tremaynes makes you kind of exclusive eh?
Tremayne gibilerle çalışmak seni de ayrıcalıklı kılmıştır değil mi?
You haven't seen him the way we did.
Sen onu bizim gördüğümüz gibi görmedin.
Haven't you seen him?
Görmediniz mi?
Miss Cross, are you sure you haven't seen him?
Bayan Cross. Onu görmediğinize emin misiniz?
And you haven't seen him?
- Onu görmediniz mi?
I haven't seen him in... must be (... ) years, oh, you know canon Jones, don't you?
Onu yıllardır görmedim. Oh, rahip Jones'u tanıyorsun, değil mi?
- I haven't seen him around, have you?
- Onu buralarda görmedim, ya sen?
- You haven't seen him looking at you?
Sana bakış şeklini görmedin mi?
Why haven't you seen him?
Onu neden görmedin?
Ray, you haven't seen him in two years.
Ray iki senedir gördüğün yok.
You haven't seen him? !
Onu görmedin demek?
I haven't seen him... since I picked him up... for a gas station heist... a few years back. What else you know about him?
Başka ne biliyorsun?
But I swear to you, señor, we haven't seen him.
Yemin ederim ki onu görmedik bayιm.
You haven't seen him.
Onu görmedin.
I really haven't seen him! You bunch of idiots!
Gerçekten albayımı yollamıştım beceriksizler!
You haven't seen him
Onu hiç gördün mü?
You haven't seen him, have you?
Clyde'ı gördün mü?
If you don't tell us where the golden snake is... you'll not leave here today I am not related to him in any way I haven't even seen him
Eğer Altın Yılanın yerini söylemezsen burdan canlı çıkamazsın Onunla tanışıklığım olmadı...
Don't tell me that Gene gave you a love poem six or seven months ago, but you put it in a book and you haven't seen him since.
Gene'in altı yedi ay önce sana aşk şiiri verdiğini,.. ... onu kitabının arasına koyduğunu ve bir daha görüşmediğinizi söyleme.
Haven't you seen him yet?
Hala onu göremedin mi?
I haven't seen him in years. He told me you were friends. RUPERT :
Onu yıllardır görmüyordum bana sizin arkadaşınız olduğunu söyledi.
Haven't you seen him give her those looks?
Pür dikkat ona baktığını görmedin mi?
Master Qin, I haven't seen him, since you killed his father.
Üstad Qin, babasını öldürdüğünüzden beri... onu hiç görmedim
I know you haven't seen him for a long time, but he wants to see you again.
Onu uzun zamandır görmedin, biliyorum ; fakat seni tekrar görmek istiyor.
Haven't you seen him?
Onu görmedin mi?
I haven't seen him in a few days, but you might want to try him at the car lot on the next block over.
Onu bir kaç gündür görmedim, ama yan sokaktaki otoparka bakabilirsiniz.
And you haven't seen him, huh?
Ve onu görmüyorsun, öylemi?
you know, i haven't seen him around all night, have you?
Biliyor musun, bütün gece onu etrefta görmedim.Ya sen?
You haven't seen him for many months
Kaç aydır onu görmüyorsun
- You haven't seen him at his best.
- Onu daha iyi bir zamanda görmedin.
Look, man. It's like I told you. He borrowed the car yesterday morning and I haven't seen him since.
Bak ahbap her şeyi anlattım sana dün sabah arabamı istedi benden.
Haven't seen him around, have you?
Onu buralarda görmedin ya?
About tony... i haven't seen him in... 12... 13 years, you know?
Onu 12, 13 seneden... beri görmüyorum... biliyor musun?
- You haven't seen him?
- Onu görmediniz mi?
You haven't seen him for 12 years.
Onu 12 yıldır görmedin.
Haven't you seen him?
Onu henuz gormedin mi?
- You haven't seen him here yet?
- Henüz gelmedi mi?
- Haven't seen him. I don't believe you.
Size inanmıyorum.
You haven't seen him in 15, George.
- 15 yıldır da görmüyorsun George. - Tamam.
You haven't seen him have you?
Onu görmediniz, değil mi?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]