You really love her traducir turco
245 traducción paralela
You really love her, don't you?
Onu gerçekten seviyorsun, değil mi?
You really love her.
Onu gerçekten seviyorsun.
Tell me, did you really love her?
Söyle bana, gerçekten onu seviyor muydun?
Joe, if you really love her, I mean if you really love her then you help her.
Joe, onu gerçekten seviyorsan, gerçekten diyorum yardım et.
You really love her?
Gerçekten seviyor musun?
You really love her? Course I do.
Onu gerçekten seviyor musun?
If you really love her... be aggressive.
Eğer onu gerçekten seviyorsan... agresif ol.
- You really love her that much, huh?
- Onu bu kadar çok mu seviyorsun, ha?
If there is such a person... and if you really love her... why don't you write her name?
Eğer böyle biri varsa... ve eğer onu seviyorsan neden onun adını yazmıyorsun?
You really love her, don't you? You know, I do.
Geçen sene o kadar yalnızdım ki mektubunu bulduğumda ilaç gibi geldi.
If you really love her, marry her.
Onu gerçekten seviyorsan, evlen onunla.
If you really love her, you shouldn't speak of her in that way.
Onu gerçekten seviyorsanız bu şekilde konuşmamalısınız.
You really love her, don't you?
Onu gerçekten çok seviyorsun değil mi?
Did you really love her?
Onu gerçekten sevdin mi?
If you really love her, you should let her go.
Eğer gerçekten sevseydin... gitmesine izin verirdin.
I would just really love to go to that Mary Hart whatever-she-calls-it thing with you.
Mary Hart'ın "adı her neyse" şeysine seninle gitmek isterim.
Tommy, are you really in love with her?
Tommy, gerçekten ona aşık mısın?
I love her dearly, but you really ought to know what you're getting into.
Onu çok severim, ama neye buIaştığını biImeIisin.
One must have somebody to love, you know. So I make believe that he really cares.
Her insanın sevecek birine ihtiyacı vardır, ben de kendimi, umursadığına inandırdım.
You didn't really love her any more than you do me.
Beni sevmediğin gibi onu da sevmedin.
You don't really love her.
Onu gerçekten sevmiyorsun.
You love her — if you really do — because you're supposed to.
Öyle gerektiği için seviyorsun, tabii sahiden seviyorsan.
You really do love her, don't you, Jason?
Onu gerçekten seviyorsun, değil mi Jason?
You know what I really love, though?
Her şeye rağmen neyi seviyorum biliyor musun?
No, really, does she know you love her?
Hayır, cidden, senin ona aşık olduğunu biliyor mu?
You really did love her, huh?
Onu gerçekten sevmiştin, değil mi?
Did you really give up a chance to play for the Bears for your wife? I figured if I'm gonna take a kick to the groin, might as well be for love. Yeah.
her geçmiş ve bugün karşılaştırmalarında hafızanın derinliklerindeki hatıra çizgisini geçer ve... geçmiş günleri bir bir hatırlarsın.
Trust me. If you really love the girl you should consider taking her with you to America.
Bu kızdan cidden hoşlandıysan onu Amerika'ya götürmeyi düşünmelisin.
If you both take this potion and you were in love with her but she really never was in love with you, you will love her for the rest of your life, and she will hate you for the rest of hers.
ikiniz de bu iksiri alirsaniz ve sen ona gerçekten asikken o sana hiç asik olmamissa, onu hayatin boyunca seversin. O da hayati boyunca senden nefret eder.
He was really in love with her but I tell you, she was fun, and smart.
Onu gerçekten çok seviyordu ayrıca, akıllı ve esprili bir kadındı.
Turn away I really love her hair when it's all wild, you know.
Dağınıkken saçlarına bayılıyorum.
If you really love each other, you can tell her now.
Ona söyleyeceğim, merak etme. Birbirinizi gerçekten seviyorsanız ona gerçeği şimdi de söyleyebilirsin.
- You must really love her.
- Onu gerçekten seviyor olmalısın.
I really love you more than anything else, my Julia.
Seni her şeyden çok seviyoum Julia'm.
Did you feel that you had to sleep with Debra... to see whether or not you were really in love with her?
Debra'ya aşık olup olmadığını anlamak için....... onunla sevişmek zorunda olduğunu hissettin mi?
- Were you really in love with her? - Yes.
- Gerçekten ona aşık olmuş muydun?
She must really be in love with you, if she's ready to give up her panties for you
Külotunu böyle işler için kullandığına göre... seni gerçekten çok seviyor olmalı.
- You're really in love with her!
- Harbiden aşık mı oldun kıza şimdi?
- that's really good - thanks, I love baking you know, cakes, cookies, pies, anything
Her zaman "Bu kız harika, ama aradığım kız değil" derdim. - Tabii ki de aradığın kız değil! Onu buldum Lauren aradığım kız olabilir.
Not many men know how to do it... ... but when they do it... ... it means they really love you.
Bunu yapmayı her erkek bilmez ama yapıyorsa seni gerçekten sevdiği anlamına gelir.
Were you really in love with her?
Ona gerçekten aşık mısın?
I was thinking that, um... when she gets better, I'd really love for you to meet her.
Düşünüyordum da, hm... Daha iyi olduğu zaman, Seni onunla tanıştırmak beni gerçekten mutlu eder.
Look if you really do love her, there is only one thing to do man!
Bak eğer onu gerçekten seviyorsan, yapılacak tek şey var dostum!
Would it make me a better person if I was to say to her... " I'd really like to blow you off'cause there's a woman here I'm falling in love with.
"Seni başımdan savmak zorundayım çünkü burada aşık olmaya başladığım bir kadın var, eve kendin gitsene" deseydim...
I wanted to. Well, Marcus, when you were making love to her, didn't you believe it was possible she really wanted to?
Peki, Marcus, onunla sevişirken, onun gerçekten bunu istemiş olma olasılığına inanmadın mı?
If you really love someone, you gotta work together, as a team. I...
Birini gerçekten seviyorsan, birlikte yaparsınız her şeyi, tıpkı bir takım gibi.
[Liz] I knew you weren't really falling in love with her.
Ona gerçekten aşık olmadığını biliyordum.
You really do love her, don't you?
- Onu gerçekten seviyorsun değil mi?
Listen. If you really love this girl as much as you say you do, just tell her goodbye and good luck.
Eğer bu kızı o kadar seviyorsan ona veda et ve şans dile.
I'm glad that you said that because, um... If you really love this girl as much as you say you do, just tell her goodbye and good luck.
Bunu iyi ki söyledin, çünkü... eğer bu kızı o kadar seviyorsan ona veda et ve şans dile.
You know what I really hate about this chick... is that I think--I know that I'm in love with her.
Biliyor musun bu kızların neyinden nefret ediyorum sanırım... Ona aşık olduğumu biliyorum.
you really do 96
you really shouldn't have 29
you really think so 206
you really hurt me 29
you really 167
you really mean it 21
you really want to know 115
you really don't get it 45
you really think 43
you really don't remember me 23
you really shouldn't have 29
you really think so 206
you really hurt me 29
you really 167
you really mean it 21
you really want to know 115
you really don't get it 45
you really think 43
you really don't remember me 23