You sound tired traducir turco

Three years seems like 300 you sound tired of life

Üç mü? Bana 300 gibi geldi. Hayattan bıkmış gibi konuşuyorsun.

You sound tired and afraid of yourself not of us.

Sesinizde bitkinlik var ve kendinizden korku bizden değil.

You sound tired.

Sesin yorgun geliyor.

You sound tired.

Sesin yorgun geliyor

You sound tired.

- Çok yorgunsun...

You sound tired, DiNozzo.

- Yorulmuş gibisin DiNozzo.

Because you sound tired.

Sesin yorgun geliyor.

Allie, you sound tired.

Allie, sesin yorgun geliyor. Evet, Dina.

You sound tired.

Sesin kötü geliyor.

- But you sound tired.

- Sesin yorgun geliyor ama.

You sound tired, Ezra.

Yorulmuş gibi konuşuyorsun, Ezra.

Are you okay? You sound tired.

Sesin yorgun geliyor. iyi misin?

You sound tired.

Yorulmuşa benziyorsun.

You sound tired.

- Sesin yorgun geliyor.

Hey. You sound tired.

Sesin yorgun geliyor.

You sound tired, detective.

Sesin yorgun geliyor, dedektif.

You sound tired. Are you tired?

Sesin bitkin geliyor, öyle misin?

I'm tired of hearing you sound off and then apologize.

Önce yapıp sonra özür dilemenden bıktım.

You sound like a lady who is getting tired of her teeth.

Dişlerinden sıkılmış bir kadın gibi konuşuyorsun.

Have you ever come home so tired you hated the sound of your own kids crying'?

Eve yorgun döndüğünüzde çocuğunuzun ağlaması deli etmiyor mu?

- You sound tired.

- Yorgun görünüyorsun.

Well, you know, the whispering and you, quite frankly, sound a little tired.

Aslında, fısıldamalar ve sen, samimi olayım, sesin yorgunmuş gibi geliyor.

You look and sound very tired, very ill.

Sesinizden de belli, çok yorgun, hasta bir haliniz var.

Maybe I'm just too tired to be intimidated, but you sound very confident for someone who just let a lyco and a corpse walk off with his best friend.

Belki gözümün korkması için çok yorgunumdur. Ama bir köpek ve cesedin en yakın arkadaşıyla beraber çıkıp gitmesine bir şey yapamayan biri olarak kendine fazla güveniyorsun.

You sound a little tired.

Sesin yorgun geliyor.

You sound tired.

Yorgun gibisiniz.

- You sound tired.

Sesin yorgun geliyor.

You sound tired.

Ben evde, çocuklarla kapalı kalmışken Pam, John Stamos'la go kart'a gitse nasıl hissederdim? Sesin yorgun geliyor.

You sound a little tired.

- Sesin biraz yorgun geliyor.

You must be tired after the long day you've had. Doesn't that sound like a good idea?

Oldukça yorucu bir gün geçirdin yorgun olmalısın.

You sound like a man who's grown tired of wearing his guts on the inside.

Bağırsaklarını içinde tutmaktan sıkılmış bir adam gibi konuşuyorsun.