English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ Y ] / You were born

You were born traducir turco

3,267 traducción paralela
"before you were born" fun.
Tıpkı sen doğmadan önceki günler gibi.
And when you were born, it was the best day of both of our lives.
Ve senin doğduğun gün ikimizin hayatının da en güzel günüydü.
I was there when you were born.
Doğduğunda ben yanındaydım.
Gregory tells me that you were born in Richmond, Virginia, and your father was a tailor who stole from his clients.
Gregory bana Richmond, Virginia'da doğduğunuzu söyledi. Babanız müşterilerinden çalan bir terziymiş.
It's like her life started when you were born.
Sanki hayatı sen doğunca başlamış gibi.
Rhinebeck, New York, where you were born?
- Rhinebeck, New York.
You were born in our native land, Butters.
Sen bizim memleketimizde doğdun, Butters.
Real question is : do you think you were born a tomboy, or you become one because your dad really wanted a son?
Asıl soru, sence sen erkeksi olarak mı doğdun? Yoksa baban erkek istedi diye mi böyle oldun?
You'll regret the day you were born.
Seni doğduğuna pişman ederim.
Yeah. I bet you were born ready, right?
Eminim doğuştan hazırsındır, değil mi?
Since the moment you were born, your father has been setting aside money so that you could have the wedding of your dreams.
Doğduğun günden beri baban hayallerinin düğününü yapabilmen için kenara para atıyor.
That is your real identity. We checked your records at the hospital where you were born in Leeds.
Leeds'te doğduğun hastanedeki kayıtlara göre gerçek kimliğin o.
You were born to wear that hat!
Sanki bu şapka sen giyesin diye yapılmış.
You were born into greatness.
Yücelikle doğdun sen.
You had an elder sister, but she died the year you were born.
Bir ablan varmış ama o sen doğmadan ölmüş.
You would have made such a good boy... God fell asleep and you were born a girl...
Sen de erkek olacakmışsın ama Tanrı uyuyakalmış ve kız olarak doğmuşsun.
You know you're actually this bad ass girl, how you were born into such a fancy family, I can't understand
Biliyor musun, gerçekten kötü bir kızsın, böyle sosyetik bir aileden nasıl doğmuşsun, anlayamıyorum.
Same as you did on the rest of the world. You were born.
Doğdun.
We have gift certificates for facials for everybody. Then, you are going to get a needlepoint pillow with your face on it and the lead headline from a newspaper on the day you were born.
Herkes için hediye makbuzlarımız var, sonra herkes doğduğu günün gazetesinin başlığının yazılı olduğu el yapımı yastıkları alacak
We've seen you in here the past couple nights, and we want to know if you were born before disco or after?
Son birkaç gecedir seni burada görüyoruz ve disko çağından önce mi sonra mı doğduğunu merak ediyoruz.
Oh, no one made you the bad guy, you were born to it.
Seni kötü biri yapan yok, sen doğuştan öylesin zaten.
You were born to be earl.
Sen kont olmak için doğdun.
Tell me you haven't always felt it- - that you were born for greatness.
Bana bunu hiç hissetmediğini söyleyebilir misin? Görkemli biri olmak için doğduğunu.
I tell you, an hour on the massage table with Trevor, and you'll feel like you were born without bones.
Trevor ile bir saat masaj masasında geçirince kemiklerin olmadan yeniden doğmuş gibi hissediyorsun.
But you were born in America.
Ama sen Amerika'da doğdun.
The day after you were born, there were complications.
Sen doğduktan sonraki gün bazı komplikasyonlar gelişti.
I have been supportive of you since the day you were born!
- Doğduğun günden beri seni destekliyorum ben!
We were just talking about how wonderful it was when you were born.
Sen doğduktan sonra hayatımızın ne kadar güzel olduğundan bahsediyorduk.
You were born Lucas Talbert.
- Lucas Talbert olarak doğdun.
You were born here.
Burada doğdun.
You were born an animal.
Sen hayvan doğdun.
You were born this way.
Sen böyle dünyaya geldin.
You were born into crushing debt, to parents without hope, and your only right is to work for the corporation until you pay it off...
Bit yığın borç içinde, anne babanız umuttan yoksun bir biçimde doğdunuz ve tek hakkınız size ödeme yapılana dek Şirketler adına çalışmak.
Prince Charming is the role you were born to play.
Cazibeli Prens rolü ezelden beri senin için var.
You were born 31 years ago.
- Sen 31 sene önce doğdun.
It was not intentional, but when you were born I just wanted to die.
Kasıtlı değildi ama sen doğduğunda ben sadece ölmek istemiştim.
Where were you born?
- Nerede doğdun?
Where were you born, Tom Smith?
Nerede doğdun Tom Smith?
Okay, were you there when he was born?
Tamam, doğduğunda burada mıydınız?
You know, "some men were born to take risks, " and some men have risks thrust upon them because there's simply no other option. "
Yani, "bazı adamlar risk alarak doğarlar, bazı adamlar da mecburen risk alırlar çünkü başka seçenekleri olmadığı açıktır."
Were you born like that?
Bu şekilde mi doğdun?
I totally agree. And my wife, she was born to make ladoos... I just gave yöu a compliment... yöu were born to make ladoos!
Tamamen katılıyorum ve benim karım, ladoo yapmak için doğmuş... iltifat ettim... ladoo yapmak için doğmuşsun!
Aunty... yöu were not born only to make ladoos.
Teyze... sen sadece ladoo yapmak için doğmadın
Yöu were born... so yöur dad and I could share complete happiness
Sen doğdun... böylece baban ve ben tamamlanan mutluluğumuzu paylaşabildik
"Yöu were born so yöu could bring happiness into our lives...".
"Sen doğdun ve hayatlarımıza mutluluk getirdin..."
And were you born in Philadelphia? Yes.
- Philadelphia'da mı doğdunuz?
But you weren't born here, were you?
Ama burada doğmadınız, değil mi?
And, you know, you should believe the hype, Paul, because you were born to do this.
Sanki bir kömür parçasını almışım da, cilalayıp büyük, parlak bir elmasa dönüştürmüşüm gibi. Herkesin söylediği kadar iyisin Paul. Sen bunun için doğmuşsun.
- What year were you born?
- Kaç doğumlusun?
Were you born there?
Orada mı doğdun?
Or were you born that way?
Yoksa bu şekilde mi doğdun?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]