English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / ruso → turco / [ Д ] / Доверие

Доверие traducir turco

2,292 traducción paralela
И в конце концов... это означает доверие к нему.
Ve sonunda, ona güvendim de.
Доверие надо заслужить.
Güven, kazanılmalıdır.
Должно быть Гейб оставил его на моём столе, пытаясь завоевать мое доверие.
Gabe güvenimi kazanmak için bunu masamda bırakmış olmalı.
- Дружба это доверие, сэр.
- Arkadaşlık güven demektir, efendim.
Тебе нужно втереться в доверие к девчонке, которая едва что видела, кроме стойки бара.
Bir kızın güvenini kazanmak için az tanınan birisin ama bir barın içine girebilirsin.
Она завоёвывает его доверие.
Güvenini kazanıyor.
Я хочу поблагодарить вас за доверие, честность и синхронизацию ваших ртов и движений рук.
Hepinize böyle açık ve dürüst olduğunuz ayrıca el ve ağız senkronizasyon için teşekkür ederim.
Я не могу потерять его доверие.
Onun güvenini kaybedemem.
Окажите мне свое доверие, в конце концов.
Ver onu bana. Güvenini.
Агент Гиббс, я выставлю своих офицеров вокруг вас, если это то, что поможет заслужить ваше доверие.
Ajan Gibbs, eğer güveninizi kazanacaksa yanınızda elemanlarımın karşısında duracağım.
Еще более ценный. Её доверие.
Daha değerli bir şey güveni.
Он завоевывает доверие и совершенно обоснованно.
Güven kazanıyor ve iyi bir sebebi var.
Проявите уважение... заслужите доверие и подружитесь с жителями того района.
Saygı göster, iş birliği yaptır, insanlarla aramızı düzelt.
Это совсем не то место, которое вызывает доверие.
Burası pek de güven teşkil edecek bir yer değil, Nathan.
Мы чувствуем, что доверие должно быть заработано.
Güvenin kazanılması gerektiğini hissediyoruz.
Доверие людей – это ключ к успеху.
Şuna bir bak.
Это просто должно было повысить доверие к факту покушения, ведь так?
Bu da planın bir parçasıydı, değil mi?
Даже, если я верну ему здравомыслие он потерял доверие Марселя.
Onu artık düzeltmeye çalışmam bir işe yaramaz. Bir kere Marcel'in güvenini kaybetti.
Доверие с обоих сторон, да?
Güven karşılıklıdır.
Этому особенно содействовало огромное доверие, с которым министр...
... bakanligi sayesinde guvenle yuzuyorlar
Я ценю оказанное доверие, но просто посмотри на это место.
Güven verici konuşmanızı tebrik ediyorum ama mekana bir baksana!
Личная связь. Доверие, слово надо держать.
Kişisel bir bağ kurmak, güven oluşturmak ve sözümüzü tutacağımızdan emin olmak istiyor.
Итак, один из членов решает подорвать доверие к лидеру, и все вокруг превращается в хаос.
Şimdiden üyelerden biri liderliğe zarar vermeye çalışıyor, Sonra da her şey kaos halini alacak.
Доверие.
Güven.
Потому что для успеха операции мы должны найти способ вернуть взаимное доверие.
Çünkü bunu çözmeksek, birbirimize yeniden güvenmenin yolunu bulmamız gerekecek.
Кто то должен внушать доверие
Birisi güven oluşturmalı.
Вау! Спасибо за большое доверие!
Duyduğun büyük güven için teşekkürler.
- Я должна вернуть доверие обратно.
- Güvenlerini geri kazanmam gerek.
Мы потеряем доверие наших союзников и Америка лишится всех прав на то, чтобы считаться моральным ориентиром для мировой общественности.
Müttefiklerimiz zor bir duruma düşer ve Amerika dünya çapında etik açıdan haklarını kaybeder.
Он совершенно не случайно всегда держал меня за руку, когда переводил через дорогу, но я могу сказать, что доверие так много для него значило.
Karşıdan karşıya geçerken elini tutmuyordum tabii ama ona çok güveniyordum.
Правда, ребята. Спасибо за доверие.
Güven duyduğunuz için eşekkür ederim çocuklar.
Когда узнаёшь о разговорах, которые от тебя пытались скрыть, невольно теряешь доверие к человеку.
Bir konuşmayı saklamak ve sonradan suçsuzluğunun kanıtlanması dürüstlüğüne gölge düşürür.
Спасибо за доверие, Дениэл.
Bana çok güveniyorsun Daniel.
Доверие?
Güven.
Я должен сначала завоевать твое доверие.
Önce güvenini kazanmak zorundayım.
Иногда нелегко понять, как далеко нужно зайти, чтобы построить доверие.
Bazen... güveni inşa etmek için ne kadar ileri gideceğini bilmek hiç kolay değil.
В чём вред нарушить наше доверие, когда я уже мёртв?
Kredi akla uygun ise kredi vermenin zararı ne?
Я знаю, твое доверие почти закончилось, брат, но не мог бы ты потерпеть еще немного?
Ama lütfen benimle şu işi biraz daha devam ettirebilir misin? Senin millete yaptıklarından haberin var mı?
Нелегко узнать, как далеко нужно зайти Чтобы построить доверие.
Güven oluşturmak için ne kadar ileri gitmen gerektiğini tahmin etmek kolay değil.
который под видом ребёнка втёрся к нам в доверие!
Doğru! Büyük ihtimalle çocuk görünümünde içeri sızmış bir Dev o!
Вы подрываете доверие оперативника в меня.
Ortağımın bana olan güvenine gölge düşürdün.
И доверие между нами чрезвычайно важно.
Aramızdaki güvenin çok önemi var.
Ты - ее парень и доверие для вас превыше всего.
Sen onun erkek arkadaşısın ve aranızdaki güven çok önemli.
Да, я ее парень, и да, доверие превыше всего.
Evet, öyleyim ve evet, öyle.
Завоюй его доверие, расположи к себе, посмотрим, что он сделает с информацией.
Biraz güvenini ve iyi niyetini kazan. Sonra bu bilgiyle ne yapacağına bakarız.
Публичная компания, зависит от дотаций правительства, что требует восстановить общественное доверие.
Halka açık ve işletme sermayesi için devlete tabi olan bir şirket olarak kamuoyunun güvenini tekrar kazanmak bu kurulun görevidir.
Лучший способ, чтобы восстановить общественное доверие - позволить мне продолжить работу.
Kamuoyunun güvenini tekrar kazanmanın en iyi yolu işe devam etmeme izin vermenizdir.
Да, и это стоило мне четверть миллиона на прошлой неделе, вернуть доверие Бригама Янга железнодорожникам.
Evet, Brigham Young'ın demiryolu çalışanlarına tekrar güvenmesini sağlamam geçen hafta çeyrek milyon dolara patladı.
Похоже я должен завоевать ваше доверие.
Görünüşe göre güveninizi kazanmam gerekecek.
Похоже, мне придется заслужить ваше доверие.
Görünüşe göre güveninizi kazanmam gerekecek.
Завоюй доверие Марселя разрушь его империю исполни желание Элайджи - чтобы ребенок родился.
Önce Marcel'in güveni kazanılacak. Sonra imparatorluğu yavaşça parçalanacak. Elijah'nın bebeğin doğması yönündeki isteğini yerine getireceğim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]