Bir kız traducir inglés
101,962 traducción paralela
Kayıp bir kız.
A missing girl.
Bir keresinde bir kızı oraya götürmüştüm.
Took a girl there once.
Önünde sonunda Amaya 1942'de Zambesi'ye dönecek ve bir kızı olacak ve önünde sonunda bir torunu Amaya'nın totemini miras alacak ve Detroit'te bir süper kahraman olacak.
Look, eventually, Amaya has to go back to her home in Zambesi in 1942, and she'll have a daughter and eventually a granddaughter who will inherit Amaya's totem, and she will become a superhero in Detroit.
Şanslıyım ki, ölümcül uzaylılar iş yerimi çevrelediğinde önceliğimin bu olduğunu anlayan bir kız arkadaşım var.
Well, luckily, I have a girlfriend that understands when deadly aliens besiege my place of work, that takes precedence.
İster inan ister inanma, bir kız sorunu yaşıyorum.
Believe it or not, I'm having a girl issue.
Tüm bu ihtişam ve yaygarayı bir kız olarak hak ediyordun.
You deserved all of this as a girl, the pomp and the fuss.
Yani görünmez bir kız arkadaşım var.
So, I have an invisible girlfriend.
Keşke senin gibi bir kızım olsaydı.
I wish I had a daughter like you.
Annen böyle bir kızı olduğu için gurur duymalı.
Any mother should be proud to call you daughter.
12 yaşındaki kayıp bir kız.
A missing twelve-year-old girl.
O güçlü bir kız.
She's a strong girl.
Etrafta dolaşarak yaralı ateş böceklerini büyüyle iyileştiren, küçük ve tatlı bir kızım var.
I have a sweet little girl who's going around healing injured fireflies with her magic.
Lara adında bir kız var.
There's a girl named Lara.
Ama şimdi bir kızım var.
But I have a daughter now.
Bir kızın dişi enfekte olmuştu, yine de doktora götürmemişlerdi.
I saw a girl with a tooth gone septic, and they still didn't take her to the doctor.
Belki bir pencereyi kırarız, adam bize dilim dilim yedirir.
Maybe we break a window, and he can feed it in one slice at a time.
Sıkıntılı bir geçmişi var. Yağda yumurtalı sandviç yerken onu konuşacağız.
He has had a troubled past, and we're going to talk about it over a fried-egg sandwich.
Birçok cephede savaşıyoruz, bazılarımız kısırlık için bir çözüm arıyor... diğerlerimiz ise melezlerin yaşadığı alandan ellerinden geldiğince... fazla insan kurtarmaya çalışıyor.
So we battle on many fronts, some of us searching for a cure to sterility, while others try to save as many lives as possible in the hybrid zone.
Bir annenin kızını bulmasından daha önemli ne olabilir?
What's more important than a mother finding her daughter?
O bir kırmızı güneş.
That is a red sun.
Arcturus, kırmızı bir güneştir.
Arcturus is a red sun.
Çünkü dünyalarımız yok olmuş olabilir, fakat bir neden için kurtarıldık.
Because our worlds may have been destroyed, but we were spared for a reason.
Ve ailem her zaman kız kardeşime göz kulak olmam için bana güvendiler, bu yüzden birkaç kez kendim için bir şey yaptığımda, kötü son buldu.
And my parents always relied on me to watch over my sister, so the few times that I've ever did anything for myself, it ended badly.
Kızınız Lily'nin algoritması başka bir mızrak parçasının yerini buldu.
Your daughter Lily's algorithm has identified a location for another piece of the Spear.
Özür diliyorum, muhtemelen bunu sık sık duyuyorsunuzdur ama bir numaralı fanınızım. - Fan mı?
Apologies, you must get this all the time, but I must tell you, I am a really big fan.
Bilinç altına girdiğiniz göz önüne alındığında eski kaptanımız için tanıdık bir yer olacağını sanıyorum.
Given that you're entering his subconscious, I suspect it will look like someplace familiar to our old Captain.
Ama eğer kırmızı düğmeye basarsanız kendinize sizi uyandıracak bir elektrik şoku verirsiniz.
But if you push the red button, you will give yourself an electric shock that should bring you out.
Bir dahakine kız kıza olalım.
Just us girls next time.
Başka bir gece kutlarız artık.
We can celebrate another night.
Ve sen kızım bu aile ağacının bir parçasısın.
And you, my daughter, are part of that family tree.
Cadmus'ın silah taşıdığına dair bir alarm aldık ve onları video yayınladığı ya da suçüstü yakalamadığımız takdirde alarm almazdık.
We got an alert that Cadmus was moving a weapon, and we don't get alerts unless they're releasing a video or we catch them red-handed.
Diğer kızın, Kara Danvers, planlarımızı açığa çıkaran bir yazıyı online paylaştı.
Your other daughter, Kara Danvers, just unleashed an article online, exposing our plan.
Bütün gizli uzay ihtiyaçlarınızı karşılayabileceğiniz bir çeşit uzaylı karanlık ağına erişiyor.
It accesses some kind of alien darknet for all your shady space needs.
Ve Alex'in küçük kız kardeşi bir çizik dahi olmadan kurtuldu.
And Alex's kid sister walked away without a scratch.
Ve ben güzel bir eve ya da sen ve kız kardeşinin sahip olduğu mükemmel aileye sahip değildim.
And I didn't have the nice house or the perfect family that you and your sister had.
Bu cevaplaması imkansız bir soru, sorman bile acımasızlık.
That's an impossible question to answer, and you are cruel for asking.
Bu gezegenin sana, yani yok olmuş bir dünyanın son kızına tapmasını istiyorsun çünkü aksi takdirde hayatta kalmanın bir önemi olmaz.
You need this planet to worship you, the last daughter of a failed world, because otherwise, your survival means nothing.
Herhalde elinizde bir koz var da, pazarlık ediyoruz falan sandınız.
I think you are confusing this situation with one in which you have any sort of negotiating leverage.
Michael'ın bir elinde yarı otomatik silahı ve çanta dolusu parası diğer elinde kızı için kalp vardı.
Michael's got his semiautomatic in one hand and the bag of cash for his daughter's heart in the other.
Kısa bir açıklama yapacağız. Ve şu an herhangi bir soru almayacağız.
This will be a brief statement and we aren't taking any questions at this time.
Fraser kırmızı bir kamyon kullanıyor.
Fraser drives a red van.
Bu kız kankamı seviyor. Hem de çok. Ve bu nadir bir şey.
She loves my buddy... big-time, and that is very rare.
Onu kendi topraklarından ayırmadan önce kızımla huzurlu bir gün geçirmek istiyorum.
I want one day of peace with my daughter before we uproot her.
Hiç bir şey benim küçük kızıma zarar veremeyecek.
Nothing is going to harm my little girl.
Benim kızım bir sanat dahisi.
My daughter is an art prodigy.
Eğer bu gerçekten bir tuzaksa, eğer Marcel bizi öldürme niyetindeyse kızının bir babaya ihtiyacı var.
If this is indeed a trap, if Marcel is intent on killing us... your daughter needs a father.
Kızın buralarda bir yerde, değil mi?
Your daughter's around here somewhere, isn't she?
Evet, iki defa ölümden dönmüş sevgilisi köken vampir olan bir Hasat Kızısın.
Yeah, well, you're a twice-resurrected Harvest Girl with an Original vampire boyfriend.
Bin yıllık bir boşluğun içinde bitmek bilmeyen katliamlarımız....
A thousand years of emptiness, an endless parade of slaughter.
Bir de, görüştüğün şu kız var...
And then, there's that girl you've been seeing...
Evet, çünkü öksürük şurubu kırmızı ve bir de mavi bir şey yemişim.
Yeah,'cause the cough syrup's red... and something was blue.
bir kızım var 22
bir kız mı 24
bir kız var 17
bir kız vardı 25
bir kızla tanıştım 24
bir kızımız 16
bir kızılderili 16
kıza 18
kızım 866
kizzy 59
bir kız mı 24
bir kız var 17
bir kız vardı 25
bir kızla tanıştım 24
bir kızımız 16
bir kızılderili 16
kıza 18
kızım 866
kizzy 59
kızlar 1180
kız kardeş 33
kızı 63
kızgın 55
kızıl 90
kız mı erkek mi 23
kızarmış 18
kız kardeşim 118
kızın 46
kızkardeşim 29
kız kardeş 33
kızı 63
kızgın 55
kızıl 90
kız mı erkek mi 23
kızarmış 18
kız kardeşim 118
kızın 46
kızkardeşim 29
kızınız 24
kızma 130
kızılderili 47
kızgınsın 35
kız arkadaşın var mı 49
kızgınım 46
kız kardeşi 30
kızım nerede 44
kızıl saçlı 27
kızgın değilim 76
kızma 130
kızılderili 47
kızgınsın 35
kız arkadaşın var mı 49
kızgınım 46
kız kardeşi 30
kızım nerede 44
kızıl saçlı 27
kızgın değilim 76
kızdın mı 66
kız kardeşin 28
kız kim 43
kızgın mısın 51
kızdım 17
kızarmış tavuk 16
kız arkadaşın mı 34
kızın mı 25
kız kardeşin 28
kız kim 43
kızgın mısın 51
kızdım 17
kızarmış tavuk 16
kız arkadaşın mı 34
kızın mı 25