Bir oyun daha traducir inglés
514 traducción paralela
Bir oyun daha deneyelim, gitmeden... ha?
Let us try another gaming before I go for the... ha?
Çok hızlı yazıyor. Yeni bir oyun daha yazmış olmalı.
He writes plays so quickly, there must be new ones.
Hiç sevmemiştim. Başka bir oyun daha görmeyeceğimi bilsem, yine de seyretmem.
I wouldn't mind if I never saw another play.
Sonra. Önce bir oyun daha oynayalım.
But first, we will play one more game.
Bir oyun daha.
I want another play.
Bir oyun daha istiyorum.
I'd like one more play.
Kazanması için bir oyun daha gerek.
He needs but one more game for the entire match.
Öyleyse, şunu anımsa, beyin sana bir tür oyun oynayabiliyorsa, tam da şimdi olduğu gibi, bir oyun daha oynayabilir.
Well, then remember this, if the brain can play one sort of trick on you, it can play another, just as it's doing now.
Baylar, yarın başka bir oyun daha oynamak ister misiniz?
My gentlemen, if you are interested to play again tomorrow...
Bir oyun daha? Buraya, sıkıntılı bir öğleden sonrayı üzerimden atmak için geldim. İki yüzlü budalalarla vakit öldürmeye değil.
- I came here to slay a somber afternoon, not to be made sport of by Pecksniffian oafs.
Peki, o hâlde bir oyun daha oynayalım ve eğer kazanırsanız, hepsini geri alabilirsiniz.
Well, one more game then, and if you win, you can take it all back again.
Oynanacak bir oyun daha var.
There's one more game to play.
Bir oyun daha.
One more game.
Bir oyun daha ve sonra doğru yatacığına.
One more game and then beddie-bye.
Sana bir oyun daha vereceğim.
That's why I'm going to give you another number.
Sadece bir oyun daha ve sonrasında rahatsın.
Just one more spin, and you're out of it.
Bu durumda param bende kalır, bir oyun daha oynarız.
In that case, I'll keep my money, and we'll have another game.
Bir oyun daha?
Another game?
"K" harfi gider ve siyahi dahi kadın Scrabble'da bir oyun daha kazanır.
There goes the "K," and the ebony genius has won another game of Scrabble.
Aklımda bir oyun vardı aslında. Sana daha önce bundan bahsetmemiştim. O rolün sana bu kadar uygun olacağını hiç düşünmedim.
I was thinking about this play again... and you know, Larry, I never said anything... but I never thought that part was so hot for you.
Belki daha büyük bir oyun hedefliyorlardır.
They might be aiming at higher game.
Şimdi çok daha iyi bir oyun oynayacağız nalbant oyunu.
And now we'll play an even better game, the blacksmith game.
Bir araba dolusu maymundan daha fazla oyun bilirler.
They know more tricks than a carload of monkeys. And if there's a death mixed up in it, you haven't got a prayer.
Bir daha asla bir oyun kağıdına el sürmeyeceğim.
Never again I will touch a card. So help me.
Daha sonra uğrayacağım, ve hâlâ uyanık olursan küçük bir oyun çevireceğiz.
I'II look in later, and if you're still awake, we'll have a little game.
Gerçeği çarpıtabilirim ama daha iyi bir oyun çıkarmasını sağlarım.
I might bend the truth, but I'll get a performance out of him.
Oyun destesini yırtın, bir daha oynamayın
Tear up your poker deck and play no more
Daha çok bir oyun gibi.
More like a game.
Bana karşı yumşadınız, ama daha sonra pişman olacak... herşeyin bir oyun olduğunu, parayla tutulmuş ucuz bir oyuncu olduğumu söyleyeceksiniz.
You have softened towards me, but later you'll regret it. You'll say, "It was all acting. She was some cheap little actress they hired for money."
İyi bir yedi el oyun için bir kişiye daha ihtiyacımız var.
We'll need one more to make a good seven-handed game.
Daha acımaz bir oyun arıyordun.
You were looking for wilder game.
"Broadway yapımcıları oyunumu yerden yere vurunca..." "... ben de asla bir daha oyun yazmamaya karar vermiştim. " " Böylece, beyhude uğraşmamış ve hüsrana uğramamış olacaktım. "
"It was rejected by every Broadway producer in terms so outraged that I determined never to write another one thus saving myself years of futile effort and frustration."
Sanırım bu oynadığımız bir oyun. Tanrı'nın gözünde hangimiz daha çok alçalabiliriz diye.
I guess it's a kind of a game we play between us to see which of us can be meaner in the eyes of heaven.
Daha önce kimsenin oynamadığı bir oyun çıkarırsın.
And you play that game the way nobody's ever played it before.
- Hayır, daha yakın bir oyun. Ne zaman bitirecekler?
No, a more intimate game, you know?
Oyun durmuşken kaza anını bir kez daha izleyelim. CBS'in özel sabit kamerasından.
And now let's take a look at the accident again on the CBS exclusive stop-action camera.
- Aklımda daha iyi bir oyun var.
- I've a much better game in mind.
Hoşlanmadığım bir şey daha, oyun oynamak.
That's another thing I don't like, playing games.
Virginia, başka bir oyun oynasak daha iyi bence.
Virginia, I think we better play another game.
Bir daha oyun sahnelersem yazar olmayacak.
Next time I produce a play, no author.
Bay Torikoshi, daha sonra benimle bir oyun ister misiniz?
Mr. Torikoshi, would you care for a game with me later on?
Sana daha önce de bunun bir oyun olmadığını söyledim.
I told you before, this isn't a game.
Nasıl bir oyun oynuyorsun, veya bu işten nasıl kurtulacağını umuyorsun, Ancak kesinlikle daha fazlasını dinlemek istemiyorum.
I don't know what your little game is... or what you hope to get out of this, but I certainly don't want to listen to any more of it.
Sizlerin oynadığı oyunlardan daha ilginç bir oyun olacak.
I think you'll find it a much more exciting game than the one you've been playing.
Sanırım daha iyi bir oyun biliyorum.
I think I know a better game.
Siz ondan daha delisiniz. Deli bir adama oyun oynuyorsunuz.
You're more of a fool than he is... playing tricks on a man who is mad.
Ama bir daha oyun yok.
But no more games.
Bir daha oyun yok mu?
No more game?
Monopoly gibi bir oyun ama daha çok insanın canı yanıyor.
It's a bit like Monopoly, only more people get hurt.
Bundan daha büyük bir oyun olur mu?
Do you know a bigger game than that?
Yalnız başka bir oyun seçmeniz lazım. Daha az tehlikeli.
I advise you to play something else, something more prudent.
bir oyun 38
daha 281
daha önce hiç böyle hissetmemiştim 22
daha sonra 654
daha fazla 180
daha neler 80
daha iyi olur 49
daha iyi 561
daha iyiyim 141
daha iyisini yapabilirsin 39
daha 281
daha önce hiç böyle hissetmemiştim 22
daha sonra 654
daha fazla 180
daha neler 80
daha iyi olur 49
daha iyi 561
daha iyiyim 141
daha iyisini yapabilirsin 39
daha iyi olacak 29
daha iyi misin 168
daha sonra gel 18
daha iyisin 19
daha yeni geldim 61
daha iyi misiniz 18
daha sonra da 30
daha iyi olurdu 21
daha sonra konuşuruz 47
daha ne olsun 43
daha iyi misin 168
daha sonra gel 18
daha iyisin 19
daha yeni geldim 61
daha iyi misiniz 18
daha sonra da 30
daha iyi olurdu 21
daha sonra konuşuruz 47
daha ne olsun 43
daha az 29
daha iyi mi 68
daha sonra görüşürüz 59
daha iyi ya 37
daha sert 154
daha iyisi 53
daha yeni 32
daha erken 68
daha ne 26
daha ne istiyorsun 109
daha iyi mi 68
daha sonra görüşürüz 59
daha iyi ya 37
daha sert 154
daha iyisi 53
daha yeni 32
daha erken 68
daha ne 26
daha ne istiyorsun 109