Bir şeyler ye traducir inglés
653 traducción paralela
Uzatma artık da bir şeyler ye.
Cut that out and eat something.
- Bir şeyler ye aptal.
- Eat something, you fool.
Gel de bir şeyler ye.
Come and have some grub.
Bu arada Stiles ile eşyaları arabayı yükleyin, ve sen de bir şeyler ye.
Meanwhile, you and Stiles load the car and get something to eat.
- Gidip bir şeyler ye.
- Go get something to eat.
Bir şeyler ye.
Eat something.
Rimoli'ye şöyle hafif bir şeyler yemeye gidelim diyorduk ama vazgeçtik.
Oh, er... we were thinking of running up to Rimoli's for a snack, but we changed our minds.
Gel de bir şeyler ye.
Come in and eat.
Al ve bir şeyler ye.
Take it and buy some food.
Haydi, bir şeyler ye.
Go on, eat food
En azından gitmeden önce bir şeyler ye.
At least have something to eat before you go.
Bir şeyler ye, Dorothy.
Eat something, Dorothy.
Ben, bir şeyler ye ve biraz uyu.
Ben, get yourself something to eat and grab some sleep.
Haydi, gir içeri ve bir şeyler ye.
Come on, get in the house and get something to eat.
- En azından bir şeyler ye. - Hayır.
At least something to eat.
Git ve bir şeyler ye.
Go and eat something.
Otur da bir şeyler ye.
Have something to eat.
Bir şeyler ye Mike.
have something to eat, Mike.
Git bir şeyler ye.
Go and eat something.
Bir şeyler ye.
Here, eat something.
Açlıktan ölüyorsan bir şeyler ye, ama beni unut olur mu?
If you're hungry, eat something. But olv? Date of m?
Fefe, annenin hatırı için bir şeyler ye.
Fefè, eat something for your mama.
Bir şeyler ye ve yatmaya git.
Have a bite and turn in.
Teklifimi iyice düşün. Bir şeyler ye.
Think about my proposal.
Gel ve bir şeyler ye.
Come and eat
Bir şeyler ye.
Have some grub.
- Bir şeyler ye.
- Have something to eat.
Otur da bir şeyler ye.
Sit down to eat, something.
İyi, bir şeyler ye öyleyse.
Well, get some, then.
Ye şunu! O kadar içtikten sonra bir şeyler yemelisin.
You got to eat something after drinking.
- Bir şeyler ye.
- You ought to eat.
Bir şeyler ye! bendensin!
Let's have something to eat.
Git de bir şeyler ye.
I want you to eat.
Lütfen, bir şeyler ye.
Please, eat something
- Fernando, bir şeyler ye.
- Fernando, eat something.
- Gel de bir şeyler ye.
- Come eat something.
Bir şeyler ye!
Eat something!
Sen bir şeyler ye.
So get something to eat.
Tamam, bir şeyler ye o zaman.
Well, eat something, then.
Al, bir şeyler ye, yoksa öleceksin.
Eat, or ya won't last.
Biraz bir şeyler ye Vittorio.
Here, Vittorio. Eat.
Moriarty'ye takip edecek bir şeyler vermeliyiz.
We must give Moriarity something to follow.
Keşke Minnie'ye şu uykusuzluğuna bir çözüm bulması için bir şeyler söyleseniz.
I wish you'd tell Minnie to do something about that insomnia.
Çok şaşırdım doğrusu. Senin için Leydi'ye onunla konuşacak bir şeyler bulmasını söyledim.
Charge that it the ladies rim well.
Bakın, bu adam hakkında kim bir şeyler biliyorsa saat 07.00'ye kadar yan taraftaki Frank'in yerinde olacağım.
Look, if anybody knows anything about him, I'll be at Frank's Place right next door here until 7 : 00.
Stone... Duncan, Lucy'ye bir şeyler söylediği için Stone korktu.
Stone was scared Duncan told her things.
Toby'ye cidden bir şeyler yapmaya kalkışır mı sizce?
Do you think he really might try something with Toby?
Telaş yoktu : Çünkü gidilecek yer, satın alınacak bir şeyler yoktu... alışveriş için para da yoktu... aslında Maycomb County'ye hiçbir şeyden korkmaması gerektiği... korkacağı tek şeyin kendisi olduğu çoktan söylenmişti.
There was no hurry, for there was nowhere to go and nothing to buy... no money to buy it with... although Maycomb County had recently been told... that it had nothing to fear but fear itself.
Git Yancy'ye yiyecek bir şeyler getir.
Co get Yancy some food.
Annen ve Sonny için bir şeyler aldım. Freddy'ye bir kravat ve Tom Hagen'a da bir Reynolds kalem.
I got something for your mother and for Sonny and a tie for Freddy, and Tom Hagen got the Reynolds pen.
Bak Jackie, Merle bir şey yokmuş gibi davrandığını söylüyor ama bir şeyler var ve Debbie'ye yardım edilebilir.
Look, Jackie, Merle says you like to pretend that nothing's the matter... but something is the matter and Debbie can be helped.
bir şeyler yedin mi 17
bir şeyler yemek ister misin 35
bir şeyler yemelisin 30
bir şeyler içelim mi 27
bir şeyler içelim 56
bir şeyler var 19
bir şeyler yanlış 26
bir şeyler yapın 69
bir şeyler söyle 85
bir şeyler yiyelim 46
bir şeyler yemek ister misin 35
bir şeyler yemelisin 30
bir şeyler içelim mi 27
bir şeyler içelim 56
bir şeyler var 19
bir şeyler yanlış 26
bir şeyler yapın 69
bir şeyler söyle 85
bir şeyler yiyelim 46