Kayboldular traducir inglés
639 traducción paralela
Ama, saatlerdir böyle sürüyor. Korkarım ki, kayboldular.
But this has been going on for hours - I'm afraid they're lost -
Mağaralarda kayboldular!
Lost in the caves.
Mağarada kayboldular.
Lost in the cave.
Mağaralarda kayboldular.
Lost in the caves.
Gene kayboldular efendim.
They cleared up again, sir.
- Ortadan kayboldular.
- They disappeared.
Şimdi onları göreceğim, şimdi kayboldular.
Now I'd see them, now they'd disappear.
Kayaların arkasında kayboldular.
They made off behind those rocks.
Rotayı öğrendikten sonra hiç gözden kayboldular mı?
After they learned which route, were they ever out of your sight?
- Kayboldular.
- I lost them.
Ama sonra kayboldular.
Then they disappeared.
Kayboldular.
We lost.
Peşlerinden koştum, ama hayaletler gibi ortadan kayboldular.
I ran after them, but they vanished like ghosts.
Üzgünüm, kayboldular...
I'm sorry, it escaped my...
Ama bu adamlar Seven Dials'da kayboldular.
But these people have disappeared from the Seven Dials.
Onlar da kayboldular.
Both of them are also missing.
Gemi ve uçuran insanlar... 24 saatliğine radardan kayboldular.
THE SHIP, WITH THE MEN WHO FLEW HER DISAPPEARED FROM THE RADAR SCREEN FOR 24 HOURS.
- Bulutların içinde kayboldular.
- They're lost in the clouds.
Ya kayboldular, ya yakalandılar ya da başka bir şey oldu.
They're lost or captured, or something or other.
Nehrin yanlış çatalına girdiler ve çağlayanda kayboldular.
They took the wrong fork of the river and they went over the falls.
Lanet olsun, nereye kayboldular?
Damn it, where did they go?
Kayboldular...
Disappeared...
- Ortadan kayboldular.
- They've disappeared.
Ne demek kayboldular?
What do you mean, disappeared?
Yine kayboldular.
They've disappeared again.
Kuzeybatı'ya döndüler ve radar ekranımızdan kayboldular.
They turned northwest and dropped off our radar screens.
Bilmenizi isterim ki, baylar, Tintin, Kaptan Haddock ve Milou da ortadan kayboldular.
I should inform you, gentlemen, that Tintin, Captain Haddock and Snowy have also disappeared.
- Kayboldular.
- They've gone to ground.
Kayboldular.
- Maybe they're gone.
Yine kayboldular ama Tanrıya şükür burada biraz var.
They vanished again. Thank God I have some more.
Ve sonra, ansızın, ortadan kayboldular.
And then, all of a sudden, they all disappeared.
Feshny ve Bulgas ortadan kayboldular.
Feshny and Bulgas have disappeared.
Ve çalıklıkların arasında kayboldular.
And they disappeared through a hole in a hedge.
Jimmy, bütün kızlar kimseden habersiz bir gün içinde kayboldular sadece bayan Meers kaybolmadı.
Jimmy, all of them were here one day and gone the next. Without a word to anyone... Except Mrs. Meers.
Kaptan ve İkinci kaptan Eminiar VII yüzeyinde kayboldular.
The captain and first officer are overdue and missing on the surface of Eminiar Vll.
Bir saat sonra kayboldular.
An hour later, they were missing.
Mr. Spock, kayboldular!
Mr. Spock, they're gone.
Hepsi şimdi karanlıkta kayboldular.
All that's left nowis darkness.
Sonra ortadan kayboldular.
And then disappeared.
Üç tane el bombası attılar, iki el ateş ettiler ve ormanlık alanda gözden kayboldular. Savaşçıları tutmanın ve eğitmenin tek yolunun bu olduğu kanıtlanmış oldu böylece.
Do you have the impression that France today has been somewhat determined by the way it was during WWII, or at least from'39 to'44?
Ama savaş sırasında.... Birinci ve beşinci kardeşler bir şekilde kayboldular
During the fight your eldest and second brother were somehow separated
Sonra kayboldular. Belki de daha dünyaya gelmeden yok olan çocuklarımdı onlar.
Those are perhaps my children who faded away before being born.
Londra ile Bristol arasında bir yerde kayboldular.
Disappeared between London and Bristol.
Parayı görünce korkudan veya panikten alıp ortadan kayboldular.
And then, after they saw it, out of fear or panic, take the money out of the bag and run.
Hay Allah! Şimdi gözden kayboldular.
- Why didn't you give me this before?
Nereye kayboldular?
Whither are they vanished?
nereye kayboldular?
Where could they be?
Nereye kayboldular?
Where'd they go?
Birden bire ortadan kayboldular!
It just kinda like vanished!
Bir şekilde ortadan kayboldular.
I have you on my screen now.
Açıkçası, bu durum hakkında bir şey yapmak zorundaydık. Elbette partizanlar ortadan kayboldular.
Did you know that many people were arrested on Jaude Square, many young people who were deported?
kaybol 495
kayboldum 90
kayboldu 136
kaybol buradan 28
kayboluyor 20
kaybolduk 72
kaybolmuş 47
kaybolun 67
kaybol gözümün önünden 18
kayboldum 90
kayboldu 136
kaybol buradan 28
kayboluyor 20
kaybolduk 72
kaybolmuş 47
kaybolun 67
kaybol gözümün önünden 18