English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ N ] / Nerede olduklarını bilmiyorum

Nerede olduklarını bilmiyorum traducir inglés

160 traducción paralela
Nerede olduklarını bilmiyorum ki.
I don't know where they are.
Onların nerede olduklarını bilmiyorum.
I don't even know where they are.
Nerede olduklarını bilmiyorum.
I don't know where they are.
Nerede olduklarını bilmiyorum. Sen...
I don't know where they are.
- Söylemiştim sana. Nerede olduklarını bilmiyorum!
Didn't I tell you you wouldn't believe me?
Üzgünüm. Gerçekten nerede olduklarını bilmiyorum.
I'm awfully sorry, I don't know where they are.
- Nerede olduklarını bilmiyorum.
- I don't know where they are!
- Nerede olduklarını bilmiyorum.
jamie : I don't know where they are!
Halkını arıyor... ve ben nerede olduklarını bilmiyorum.
He's calling his people and I don't know where they are.
Parçaların nerede olduklarını bilmiyorum.
I don't know where the pieces are
- Nerede olduklarını bilmiyorum.
- I don't know where they are.
Nerede olduklarını bilmiyorum çünkü taşınırken pek çok şey kaybettik.
Well, I don't know where they'd be because, uh... you know, we lost a lot of stuff in the move.
- Nerede olduklarını bilmiyorum.
I don't know where they are.
Nerede olduklarını bilmiyorum.
I don ´ t know where they are.
Nerede olduklarını bilmiyorum.
Dunno where they are
Nerede olduklarını bilmiyorum.
I don't know where they are! Where the hell were you?
Ama nerede olduklarını bilmiyorum.
But I don't know where they are.
Nerede olduklarını bilmiyorum.
I don't know where they could be.
Nerede olduklarını bilmiyorum.
I don't know where.
Nerede olduklarını bilmiyorum ama onu bulmaya çalışacağım.
I don't know where, but we have to try to find him.
Nerede olduklarını bilmiyorum.
I don't know where it is. Wait a minute.
- Nerede olduklarını bilmiyorum.
The lost. - I do not know.
Nerede olduklarını bilmiyorum. Gene başlama olur mu?
I've no idea where they are or where they went.
Nerede olduklarını bilmiyorum
I don't know where they are
Benim türümden geri kalanların nerede olduklarını bilmiyorum.
I don't know where the rest of my kind are.
Ve nerede olduklarını bilmiyorum.
AND I DON'T KNOW WHERE THEY ARE.
- Nerede olduklarını bilmiyorum bile.
- I don't even know where my kids are.
Nerede olduklarını bilmiyorum.
I have no idea where either of them are.
11, ama nerede olduklarını bilmiyorum.
11, but I don't know where they are.
Nerede olduklarını bilmiyorum. Kim olduklarını bile bilmiyorum.
I don't even know who they are.
- Nerede olduklarını bilmiyorum.
I don't know where the fuck the are!
Nerede olduklarını bilmiyorum, ama buraya geleceklerdir.
I don't know where, but they'll be coming here.
Hayır, cidden nerede olduklarını bilmiyorum.
No, I seriously don't know where they are.
Ama nerede olduklarını bilmiyorum.
I don't know where they are.
Nerede olduklarını bilmiyorum. Yemin ederim.
I have no idea where they are, I swear.
Baba, sınıflarımın bile nerede olduklarını bilmiyorum daha.
Dad, I don't even know where my classes are.
Nerede olduklarını bilmiyorum. Benimle gel.
I don't know where they are.
Ajanların nerede olduklarını bilmiyorum.
I don't know where the agents are.
[Nerede olduklarını bilmiyorum.]
[I don't know where they are.]
Şey, burada bütün çeklerimi imzaladım... ama şu an nerede olduklarını bile bilmiyorum.
Well, here I've endorsed all my checks... and now I don't even know where they are.
Ama şu an nerede olduklarını bile bilmiyorum.
But now I don't even know where they are.
Bayan Patterson, gerçekten, nerede olduklarını kesinlikle bilmiyorum.
Mrs. Patterson, really, I have no idea where they are.
Kim olduklarını bilmiyorum nerede olduklarını, hiçbir şey.
I don't know who they were where they are, nothing
Bay Colton, onları kaybettim, nerede olduklarını da bilmiyorum.
Mr. Colton, I've lost them and I don't know where they are.
- Onların nerede olduklarını dahi bilmiyorum.
- Pickles! I don't know where they are
Nerede olduklarını bile bilmiyorum.
I wouldn't even know where to look for them.
Nerede gömülü olduklarını bile bilmiyorum.
I don't even know where they're buried.
Lütfen, söyleme. Gerçekten bilmiyorum nerede olduklarını.
Please, don't, I really don't know where they are.
Nerede olduklarını henüz bilmiyorum.
I cannot answer you yet.
Nerede olduklarını bile bilmiyorum.
I don't even know where they are.
Nerede olduklarını tam olarak bilmiyorum! - Şimdi yani.
I don't, uh, know exactly where they are,

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]