Oh be traducir inglés
23,125 traducción paralela
Oh be.
Okay.
- Kocan için bunu yapmaya devam edemem artık.
I can't be doing this for your husband anymore. Oh.
Aman Tanrım, bu kız'o'olabilir.
Oh, my God, she could be the one.
Ayrıca ileride bir gün dönüp bu anı hatırlayabilirsin.
Oh, but also be in the future, where you can look back on this moment.
Hey Flavia, sanırım boğa tozu sporcu olmayanlar için biraz tehlikeli.
Oh, Flavia, apparently bull powder can be dangerous for non-athletes.
Akıyorsun be!
Oh, he's on a roll!
Dion gelmek istiyordu ama son dakika bir mutfak işi çıktı.
Oh, Dion wanted to be here, but, urn, some, uh, last-minute kitchen business came up.
Belki çoktan gelmiştir.
Oh, she may already be here.
- Aman Tanrım, benzin istasyonu ünlüleriyle arkadaş olacağız!
- Oh, my God, we're gonna be friends with a gas celebrity!
- Dalga geçiyor olmalısın.
Oh, you've got to be kidding.
Onu cinayete karıştırmış oluruz.
Oh. We'd be implicating her in the murder.
Tanrım, eskiden ondan çok korkardım.
Oh, God, I used to be so scared of her.
Iyyh! Kusacağım şimdi.
Oh, I'm gonna be sick.
Çok eğlenceli olurdu.
I love games! Oh, my God, how much fun would that be?
- Ben getiririm. Harika olacak.
Oh, my God, this is gonna be so great.
İşe yarar olabilirim.
Oh, I can be useful.
Artık olmana gerek yok tatlım!
Oh, you don't have to be, darlin'!
Hayır, çok sürmeyecek.
Oh, no, we'll just be a minute.
- Yok artık!
Oh, you've got to be kidding.
Oh, şey, hey, Eplodie, Eğer böyle olacaksa, Belki senin ödenmemiş park cezalarına bakabiliriz, Sistemde taratırız...
Oh, well, hey, élodie, if you're gonna be like that, maybe we need to look into your unpaid parking tickets, run them through the system...
Ama savaş olacak.
Oh, but there will be a war.
- Sen kimsin peki?
And who might you be? Oh, uh, amy.
Oh, Bu o kadar da kötü olmayabilir.
Oh, that might not be all that bad.
Oh, sonunda aydınlığa kavuştuk.
Oh, let there be light.
Of be, eğitmenlik yaptığım kızların çoğu burada.
Oh, man, so many of the girls that I coach are here.
Dalga mı geçiyorsun benimle!
Oh, you got to be kidding me.
Alıp bakacaklar ve "Avukatmış yahu." diyecekler. Sonra...
"Oh, cool, $ 20." They'll pick'em up and then they'll be like, "Oh, it's a lawyer."
- Olivia iyileşecek.
Olivia's gonna be fine. Oh!
Burası olmaz, bizim odamızın yanındaki oda olmalı.
Oh, not here, it should be next to ours.
Yapma be!
Hey! Oh come on!
- Vay be.
- Oh, wow.
Bütün kür 250 kağıda çıkar.
Oh, the whole series will be about, uh, 250.
Evet be.
Oh, yeah.
- Unutma, kendisi benim hakkım.
Just to be clear, uh, dibs. - Oh.
Kafan mı güzel be?
- Oh, uh-uh. - What, are you frigging high?
Aman be kadın, başka kitap okusana.
Oh, dear woman, can you please read another book?
İçiyor olacağını düşünmemiştim.
I thought you weren't supposed to be drinking. Oh.
Şunu açıklığa kavuşturalım ;
Oh, let's be clear...
Benim sıkıcı, candan olmayan Ken ile beraber olmamı istiyorsun.
Oh, you just want me to be with some boring, un-deep Ken doll.
Sence Axl davetsiz geldik diye kızar mı?
Oh-ho-ho-ho. You think Axl'll be mad that we're crashing here?
Şaka yapıyor olmalısın.
[Dion] Oh, you got to be kidding me.
Aidan sahteciliğin kitabını yazdı be.
Oh, then I guess he'll admire your handiwork.
Tanrım, ne yapıyorum ben?
Oh, my God, what am I doing? He would be a terrible father.
Şaka mı bu?
Oh, you've got to be kidding me.
Yapma be.
Oh, man.
- Yapma be.
- Oh, come on.
Yapma be.
- Unh-uh. - Oh, come on.
Dışarı çıktığında parçalayacak bir şeylerin olursa hepimiz için daha iyi olacağını düşündüm.
Oh, I figured we'd all be better off if you had something to smash when you got out.
Hadi be.
Oh, shit.
Hadi be!
[scoffs] Oh, come on.
Devamı gelecek.
- Oh. [chuckles] To be continued.